bu seçim r.t erdoğan , m.gökçek gibi isimlerin yıldızını parlattı. o zamanlarda esen refah rüzgarı. 1995te iktidarıda getirdi.
üç büyük ilde:
istanbul:
RP
25.192
ANAP
22.144
SHP
20.302
DYP
15.458
DSP
12.383
ankara:
RP
27.338
SHP
26.889
ANAP
18.649
DYP
8.322
DSP
7.761
izmir:
DYP
27.766
SHP
26.548
ANAP
19.658
DSP
15.020
RP
6.985
15 büyük şehirden;
adana bursa ve mersini anap
ankara,diyarbakır,erzurum,istanbul,kayseri ve konyayı refah partisi
antalya,eskişehir ve izmiri dyp
gazi antep ve kocaelini shp
samsunu chp kazanmıştır.
bugünkü akp iktidarının temelinin atıldığı seçimler olmuştur, lakin yıldızı parlayan refah partisinin ve partideki genç jenerasyonun sivrildiği bu seçimler aynı zamanda bugünlere de zemin hazırlamıştır. bu seçimlerden sonra gelen, 1995 genel seçimlerden de refah partisinin birinci parti olarak çıkması statükonun gözünü korkutmuş ve ardından gelen 28 şubat süreciyle bu yükselişleri engellenmiştir. tabii bundan sonra olan türkiye'ye olmuştur. ve bu süreçle beraber türkiye 1o yıl geriye gitmiştir.
3 kasım 2002 seçimleri de aslında 28 şubattan sonra bunalan ve arayış içinde olan halkın bir patlama yapmasına ve her kesimden insanın akpyi ezici bir çoğunlukla iktidara getirmesine vesile olmuştur.
eğer 28 şubat süreci yaşanmasaydı, akp iktidarıyla birlikte türkiye'nin her konuda katettiği mesafe daha da erken katedilecek ve yıllarını kaybeden ülkeye yazık olmayacaktı.
işin acı olan tarafı da şu: hala bugünlerde darbe çığırtkanlığı yapan akl-ı selim insan olarak bildiğimiz isimlerin geçmişi iyi analiz edememesi ve iyi yorumlayamamasıdır. bugün hala ordu göreve diye pankartlarla sokaklarda kuru gürültü koparan üniversite elemanları olduğu müddetçe, bizim daha çok zamana ihtiyacımızın olduğu apaçık aşikar oluyor.
gençliğin emanet edildiği, ve derslerinde demokrasi de demokrasi, cumhuriyet de cumhuriyet diye bas bas bağıran bu üniversite hocaları, aklı başına insanların gözünde kitap yüklü merkep tanımının içine girmekten kurtulamamaktadırlar.
yazık onlara, ülkeye de.
ama kimse endişeye ve karamsarlığa kapılmasın gari. lakin türkiye artık kendi yörüngesini bulmuş , dünya arenasında söz sahibi olmaya başlamıştır.