çoğuna mesleğim sebepli birebir şahit olduğum durum.
örnek: (aynen yaşanmıştır)
a sınıfı yazılı esnasında;
-arkadaşlar zil çalınca kağıtlarınızı toplayıp yazılı için yan sınıfa geçeceğim, kendinizi ayarlayın ek süre yok.
-b sınıfı yazılı yapılır, zil çalar tenefüssüz 2 dersin yorgunluğu ile merdivenleri tırmanmaya çalışırken, bir önceki ders yazılı yapılan a sınıfın zeki (artık nasılsa?) bilinen öğrencilerinden x;
-örtmenim yazılımızı okudunuz mu?(burası lise)
-hönk!
90 öncesi nesiller de ola ola balta sapı olduğundan şaşırtıcı bi' durum değil. evrim teorisi gibi evrim geçirmeyi de reddederek sabitledik bu zeka meselesini.
"ulan 1 sene ile kaçırdık!" diyerekten dizlerimi dövdüğüm tespittir. çernobil faciasının bu gerizekalılık üzerindeki etkisinin büyük olduğunu düşünüyorum.
bilgisayar, cep telefonu gibi aletlerin hayatlarına bize göre çok erken ve kolay girmesindendir. bizler bilgisayar ile tanıştığımızda zeka gelişimimiz tamamlanmıştı.
öncelikle söylemek isterim kız erkek arkadaşlığına karşı olan örümcek beyinli bir yobaz değilim. yobazları da hiç sevmem. tabi ki kız ve erkek arkadaş olacak belki birbirlerinden hoşlanacak ama her yaşın belli bir sınırı, seviyesi olması gerektiğini düşünüyorum. biz bunu kaybettik.
son zamanlarda yayınlanan dizi ve televizyon programlarında ise kim kimin üstünde kime ne yapıyor belli olmadığı için bunu izleyen çocukların beyni değil başka yerleri gelişmek için uyarılıyor. bacak kadar çocuklar çatır çatır sevişiyor efendim. çünkü izlediği dizilerde sevişmeyen lise öğrencisine mal gözüyle bakıyorlar. düzgün durup o yaşta ilgilenmesi gereken dersleri yada değişik sosyal aktivitelerle ilgilenen erkeklere "kamil" kızlara "kezban" diyerek değişik bir ortam baskısı yapıyorlar. toplumumuz maalesef dış güçler tarafından dejenere ediliyor. bu bir soğuk savaştır efendim.
çağımızda çocukların sadece dersleri ile ilgilenmek yeterli olmaz.
mutlaka müzik, resim, spor gibi sosyal etkinliklere yönlendirilmeli.
evde ki internet filtreli olmalı.
çocuk çok sık boğaz edilmeden kimlerle görüşüyor ne yapıyor göz ucuyla takip edilmeli. (uyuşturucu yaşı ortaokula kadar düşmüş durumda)
en önemlisi ters bir durumla karşılaşınca çocuğa bağırmak, dövmek yerine güzellikle konuşulmalı. böylece çocuğunuzun sizden bir şeyler saklama ihtimali zayıflar.