80'ler ve 90'ları içeren bir çocukluğa sahip olmak, susam sokağı ile büyümek, çelik'in bütün evrelerini görmek, 90'lı yılların lak lak gibi oyuncaklarını oynamış olmak demektir.
suanki* tarihe gore dusunurksek 18,5 yasinda olup liseyi bitirmis, universiteye* baslayacak olan kisidir ayni zamanda. teyzemin surekli olarak "bak yegenin lise'yide bitirdi, sana yetisti valla 1 sene daha cakarsan yanyana okuycaksiniz, ahahaha" gibi cumlelerinden biliyorum. kalbi sevgi pitirciklariyla dolu olur bu yastakiler..*
şu an üniversitede çaylak olmaktır. ehliyete başvurabilmektir. kendi ismine telefon hattı alabilmektir. ayrıca anne-babanın yardımına gereksinmen kalmamıştır. **.
muhtemelen sekiz yıllık eğitime geçilmesi ile 5. sınıftan sonra sınava girmekten kurtulmuş ve 2006 yılında değişen öss siteminden ilk nasiplenen öğrencilerden biri olmaktır.
1988 doğumlu olmak farklı olmaktır. o bir ayrıcalıktır. ülkemizin bütün 1988 doğumlularında diğer yıllarda doğanlardan bir değişiklik vardır. şahsen ben birisi bana "88liyim" dediğinde ona bakış açımı şöyle bir değiştiririm. 1988'li olduğunun bilinciyle yaklaşırım. ha soracaksınız bu değişiklik ne? valla ben de açıklayamıyorum ama kesinlikle bir değişiklik, bir ayrıcalık var bu nesilde. birkaç seneye kadar 92'lilerin tahtlarını sallayacağını düşünsem de gönlümde ayrı bir yeri vardır 1988 doğumlu olanların.
her 8 * veya her 6 * sayısını duyunca kendi takımının tarihin bilmem kaçıncı sayfasında kalan bir spor geçmişi ile bağlantı kuran ve başarıyla ovunen üstelik bunu da bir meziyetmiş gibi her yere yazan ezik şahsiyetleri de içinde barındırdığını düşündüğüm gençlik grubu. hepsi böyledir demiyorum fakat içinde barındırır, sen istesende istemesende...