evet takvimler 1923 yılını gösterirken savaşlar bitmiş ve kalkan toz yavaş yavaş yerine oturmaya başlamıştır..
kurtuluş savaşı yıllarında ittifak kuran bütün evlad-I fatihan artik bundan sonra ne yapacagiz diye toplantilar yapmaya baslamis ve Ankara bu toplantilarin yapildigi en onemli merkezlerden biri olmustur.
Savas sirasinda 2 grup vardır. 1: Atatürk ve inönü cephesi 2: Mehmet Akif Ersoy, Kazım Karabekir ve Said-I Nursi cephesi .
1.Atatürk ve inönü cephesine göre: Artık savaş bittiğine göre o zamanlar milleti bir arada tutan yegane birleştirici hamur olan islam artık gerekli bişey değildir. Daha doğru bir deyişle islam artık camide tekkede kalmalıdır. Zaten Atatürk içki içer avrupa kumaşları kullanır ve isviçre hayranlığı hat safhadadır. Kadınların açık giyinmesi ve arkeklerin sapka takması gerektiğine inanmaktadır. Inönü de çocuklarını amerika da okutur ve din konusunda biraz soğuktur.
2.mehmet Akif Ersoy, Kazım Karabekir ve Saıd-I Nursi cephesine göre: islam olgusu girip çıkılan bir olgu değildir tam tersi bir yasam tarzıdır. Mehmet Akif savas sıralarında cephelere gider ve hepimizin bildiği o Çanakkale Destanı siirlerini askerlerimize okuyarak onları sevklendirmektedir. Hakeza K.karabekir de aynı düşüncededir. Said-I Nursi de savas sırasında büyük destek verdiği Atatürk ün savas bıtıp iktidar olduğunda islamı bir öcü gibi görmesi hepsini küstürmüştür. Ve bunun neticesi olarak hepsi bir yerlere sürülmüştür.
Meselenin aslı budur. Ve taa o günden bu güne o 2 grup hayatlarını devam ettirmektedirler.
Şimdiye kadar 1. Grubun iktidarı söz konusu iken artık 10 senedir 2. Grubun iktidarı bastadır. Ve bunun ne zamana kadar süreceği kimsenin bilgisi dahilinde değildir.
