kendi kendine beyin egzersizi yapanların açtığı başlık olmuş. bak beyin diyorum egzersiz diyorum üstüne bile alınmıyor sütoğlan.
kimse çıkıp da 1923'ten önce bıdı bıdı... demezken aklınca atatürkçülüğe bok atmaya çalışanlar ağız çalkalamış başlık altında. (bak aklınca diyorum...) hayır düne kadar erbakan köçekliği yapan abdulcanbazlar haberli habersiz entry kasma yarışına girmiş. işin içine de namaz, niyaz, zekat karıştırmış ki mal olduğu anlaşılmasın, oh be ala memleket. tabi din kimin tekelinde, iman kimin tekelinde, üniversite önünde örtünüp kapalı kapılar ardında şan dersleri, keman dersleri, saksofon dersleri almak kimin tekelinde orası malum, yeter ki ürkmesin bacıları, abdestleri kaçar alimallah. rakı masasına sıcak meze yapıp köçek gibi oynattık bin sefer, tarih dersleri verdik kendisine boğaza karşı, uygulamalı hem de, katarina yaptık kendisini hala oturamaz sert zemine. ama aklı başına gelmemiş ki laf yetiştiriyor olacak, köçeklikten kalma musiki firmasına bile ortak olmuş, bravo sabiye, aferin sübyana.
hayatlarını 1923'den önce ve sonra diye ayıran türklerdir. alıngan falan da değillerdir, bilakis bildiğin ağaç gibidirler. kökleri çok derinlere uzanır. etraflarında mantar birikir. onlar da kültür mantarıdır.
çok derin türklerdir. orayı burayı sararlar. namaz kılar, oruç tutar zekat verirler. yemek de yerler. maşallah.
tek farkları mönülerinin bir numarasında keçiboynuzunun yer almasıdır. artık carnivor mu desem, herbivor mu desem bir farklılık bir özellik bir klaslık sezinlenir. ailecek de böyledir ha.
bizim ailemizde yok yani öyle portakallı ördek, hindili kereviz yiyen. bulunmadık şeyler olmadıklarından değil, keçiboynuzundan su çıkartmaya çalışmadıklarından.
zeka yaşı 3 olan şahsiyetlerin uydurduğu palavra. ilkokulu henüz bitirmiş bir insanın zeka kabiliyeti ile yapabileceği "türk olmanın gereği..." sonucu "1923'ten sonra turk olmaktır" yorumu. "kim" olan anlayabilir çıkarımı sonucu "şaşı bak şaşır" benzeri senaryolarla birleşen alt özel düzeyde bir başlık. bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak gerçekten feci birşey, bir salaklıkla harmanlamak büyük meziyet.
