Mustafa Denizli: Bu maç şunu göztermiştir ki beşiktaşı 10 kişi de kalsa yenmek çok zor.
Bu söz sanırım herşeyi özetliyor bu takım 10 kişiyle bile rakibi eziyorsa bu takım iyi takımdır ve şampiyon
gibi alkışlanmalı ve kutlanmalıdır.biz de bunu yapıyoruz zaten. tebrikler kartal bu sene şampiyonluğu hakediyoruz.
ikinci yarıda beşiktaş'ın beşiktaşlılık ruhuyla mücadele ettiği maçtır. Bu benim için 100 şampiyonluğa bedel.
Maçtan önce hakemlere yüklendiler, dikkat çektiler, yıprattılar, bizi yaktı beşiktaş a maçı verecek dediler sonra da hakem baskı altında kalıp saçmaladı. Bir tek karar dışında:
Söyleyin bana hadi,
sarı kartın varken kornerden gelen topu el ile kesmenin mantığı nedir? Hadi bir mantığını, çıkar yolunu, ucunu bulun da söyleyin. Böyle de olmaz be kardeşim. El insaf!
bize gelince mi timsah kesilir dediğim bursa'yı yine yenemedik. lan vakti zamanında beşiktaş yüzünden ligden düşmüşler de bilmem ne. o sırada mö. 2. yy.'da bütün lig maçları boyunca birinci sırada mıydınız arkadaş.
bi de bobo'nun penaltı pozisyonunda yanlış karar verilmiş galiba. neyse, du bakalim n'olacak.
beşiktaşımızın liderlik şansını teptiği karşılaşma olmuştur.
mustafa hoca'ya bir dizi soru yöneltmek ister deli gönül;
- sayın hocam, ikinci yarı 10 kişiyle rakibini hallaç pamuğu gibi dağıtan beşiktaş ile ilk yarı 11 kişi yokları oynayan beşiktaş arasındaki zilyon tane farkı sayabilir misin ?
- takımın genel özelliği, ilk 20-25 dakika müthiş presle pozisyon bulması. bu noktada, hızla aralara kateden adamlara pas dağıtacak yegane adam da yusuf şimşek iken, sen hangi akla hizmet maça formsuz, kondisyonsuz matias emilio delgado ile başladın hocam ?
- haftalardır stoper oynayan tomas sivok neden takımın en çok top kazanan oyuncusu edouard cisse'nin yerine ön liberoya çekildi ?
- totalde 5-10 dakika futbol oynamaya çalışan rakip, o arada da 2 tane %100'lük gol poziyonu buluyorsa burada bir sorun yok mu hocam ?
gelelim, deniz çoban'a. kendisine sadece bir adet sorum var;
- bugün verdiğin kartlarda sonuna kadar haklıydın. kesinlikle itirazım yok. hem bobo'nun hem de toraman'ın gördüğü kartlar son derece yerindeydi. yalnız şöyle bir şey var ki, sadece doğru yerde kart göstermek sizi iyi bir hakem yapmıyor maalesef. orta saha'da ota boka her hava topuna ve nerdeyse %90'ına bursa lehine faul verince, takke düştü kel göründü adeta. kirita'nın saydığım kadarıyla 3 defa elle müdahalesine kart çıkarmayıp toraman'ı 10 dakikada iki kartla atıyorsan, burda ters giden bir şey var gibi geliyor bana. ne dersin acep ?
son tahlilde, beşiktaş yine de ligin en iyi futbol oynayan takımıdır. bunu 10 kişiyle bile gösterdi bu takım. bugün takıldı evet, ama güzel günler yakında. bundan hiç şüphem yoktur.
maçın zor geçeceği belliydi zaten. ibrahim toraman maçı daha zor hale getirdi. ilk sarı kart haklıydı haksızdı -bana göre haksız, top eline çarptı- onu geçtim, orda niye topa elle dokunuyosun be adam. 11 e 11 olsa böyle mi biterdi bu maç. kartlar beşiktaş'a çatır çatır gösterilirken, hatırladığım kadarıyla bursaspor'da sarı kart gören oyuncu yoktu. bobo hakemi aldatmaktan gördü sarı kartı. bursaspor aynı şeyi 2 kez yaptı kart yok. bir de delgado'nun bir şutu ceza sahası içinde bursaspor'lu futbolcunun eline çarptı. hakem es geçti, olabilir.
mustafa denizli'nin cisse, ernst ikilisini bozarak başlaması anlaşılır gibi değil. 2. yarı doğru değişikler yapıldı fakat 10 kişiyle bu kadar olur. bursaspor zaten beraberliğe gelmiş. biraz zorlasalar belki gol bulacaklar. 3 net pozisyonumuz da vardı 2. yarıda ama olmadı. bursaspor'un direklerden dönen pozisyonu da beşiktaş'ın şansıydı. liderlik bekliyorduk olmadı, neyse. ama güzel ve keyifli bir maç izledik gol olmasa da.
beşiktaş'ımızın güzel oyunu sayesinde 90 dakika sonunda bizi keyiflendirdiği bir başka maç oldu. serdar özkan ve delgado hariç sahada performansından memnun olmadığım oyuncu yok gibiydi. özellikle gökhan zan çok iyi oynadı.***
yalnız mustafa denizli cisse yi oynatmayarak orta sahayı yine rakibe devretti. rıdvan dilmen'in de üzerine basa basa söylediği gibi cisse olmayınca ernst ve önünde oynayan delgado-yusuf un verimi çok düşüyor. sivok orda oynayınca defansın çok içine giriyor. cisse'nin görevini yapamaz.
bursaspor ise beni hayretler içinde bıraktı. allah taraftarlarına sabır versin. 10 kişi oynayan rakibi karşısında zaman geçirmeye çalışan bir takım ve kenardan oyuna hiç müdahele edemeyen pısırık bir hoca. bir buçuk sene o eziyeti çok çektik beşiktaşlılar olarak.
sonuçta bu ligde futbol oynayan, keyif veren takım beşiktaş'tır. şampiyonluğu da en çok hakedendir. ancak futbolun adaleti yok, 3 puanı alabilen şampiyon oluyor. yani bu akşam beşiktaş'ın yapamadığı şeyi yapan.
beşiktaş'ın 10 kişi kalmasına rağmen 3 puanı kaçırdığı maç olmuştur. bu bile yeter bazılarına sanırım.
bir de sevgili çoban *, ibrahim toraman'a iki elle oynamadan kırmızı gösterdin. peki 50. dakikada elle oynayan bursasporlu kel futbolcuya (ismini hatırlayamadım) faulü çalmana rağmen niye göstermedin sarıyı? sadece şuna cevap ver, başka hiçbir pozisyonu sormayacağım.
lafı fazla uzatmaya gerek yok. beraberlik çok büyük kayıp, fakat kimse boşu boşuna heveslenmesin.
ertuğrul sağlam'ın bursaspor'a oynattığı futbolu görünce kendisini hiç özlemediğimi farkettiğim maç. beşiktaş 10 kişi kalınca kendileri 10 kişi kalmış gibi ne oynayacaklarını bilemediler. defans yapıp yapıp kontrataktan gol bulma üzerine kurdukları plandan başkası yokmuş meğer.
beşiktaşımıza gelince iki haftadır önceki tempoları yok. stresden midir artık nedir. bazı oyuncularda form düşüklüğü bariz, bu haftalara denk gelmesi kötü. herşeye rağmen 10 kişi ikinci yarı iyi mücadele ettiler, kaçmaz denilen goller kaçırdılar. sağlık olsun. zor bir süreç, her maç alınacak diye bir şey yok.
hakemin bizim futbolculara bursalı futbolculara dokunma yasağı getirdiği maç. vücudunu koy faul,topa ayağını uzat
faul,hafif dokun faul.bu tepki ibo'ya gösterilen iki karta değil. o kartlar birza da ibo'nun hatası. ama hakem
bize futbol oynattırmadı,bi bırak kardeşim hayatımda bu kadar düdük sesiyle duran maç görmedim. kötü hakemlik
bu olsa gerek.ayrıca bursa takımı on kişi kalan rakibe karşı geri pas rekoru kırdı.ve bu takım ligin beşincisi.
ne diyim..
ya o değilde bizim sözlüğün neferleri hakemi korumaya geçti. geçen hafta fırat aydınusa giydirenler şimdi mhk başkanı olmuş gibi. kuzum biz neden penaltı vermedi sarılar sarı değildi demiyoruz ki. ama madem bu sineği skicen belini incitme. sahi delgado nun pozisyonunda kaleye giden top ömer'in neresine çarptı ona da bir bakıverin. maçın hakkı beraberlikti berabere bitti. lider olamadığımız için üzgünüm sadece.
böyle bitmesi hakinde denizli'nin sorgulanacağı maç. formda olan yusuf yerine bir haftadır idmanlara çıkmayan delgado ile başlamanın bir açıklaması olsa gerek.
Böyle Bitmesi halinde galatasaray'ın umutları artacaktır. beşiktaş büyük bir avantajı değerlendirememiş olacak. bu beşiktaş ve beşiktaş taraftarı için oldukça üzücü.
beşiktaş taraftarının kendilerini aştığı maç. yanlış kararda da doğru kararda da hakeme bok atmayı nasıl becerebiliyorlar anlamıyorum lan, pes mınakoim..
-ibrahim niye elle oynadın ki şimdi? bak hakem hazırda bekliyo bizi 10 kişi bırakmak için!
bi de hakemin pozisyonları iyi süzmesi de suç oldu. ne yapsa yaranamıyor lan bu adamlar.
-vay be her pozisyonu görüyo. başkasına olsa görmez!