sadece ve sadece bik bik dayıyla kutlaştığımız elim gün.
8 mart'ta yer yerinden oynuyorken, 19 kasım femaniz karılarca unutturulmaya çalışılan, bilerek kutlanmayan, flörtözü olan yazık gariban erkeke bir çift hoş söz dahi söylenmeyen bir gündür.
Lan zaten mevcut ülke şartları içinde bulunduğumuz sosyal statülere uygun olarak hepimize fırsat buldukça bir sekilde “günümüzü gösteriyor” bir de özel gözüme sokma günü mü icat etmişler…
yine kimsenin hatırlamadığı, hatta bugünü hatırlatan erkekler ile dalga geçilip örselendiği, erkeklerin ötekileştirilmeye çalışılıp mahalle baskısı ile mobbinglere maruz kaldığı gün...
olsun. varsın kimse hatırlamasın, varsın kimse kutlamasın.
ama biz biliyoruz ki senede bir günümüz var ve işte o gün bugündür arkadaşlar.
her 19 kasım'da olduğu gibi, bu sene de kimse tarafından hatırlanmadı, kimse dünya erkekler günümüzü kutlamadı.
oysa ki bugün 14 şubat olsaydı, yahut 8 mart olsaydı ve biz kadınlar gününü, sevgililer gününü, anneler gününü, evlilik yıldönümünü falan hatırlamasaydık, o günü zehir ederdiniz her biriniz...
yazık ya, cidden çok yazık...
hadi diğer erkekleri siktir edin, hepsi pis, kaba, iğrenç yaratıklar.
ama benim gibi kadın haklarını savunan, istanbul sözleşmesini savunan, kadınlara pozitif ayrımcılığın gerekliliğini savunan, kibar, nazik, centilmen ve son derece yakışıklı bir erkeğin bari kutlanmalıydı dünya erkekler günü diye düşünüyorum.
ne yapmak gerek peki?
her yere yazıp bugünü mü hatırlatmalıyım?
bunu mu yapmalıyım?
tam bir sitede bir şey okurken çıkan trendyol reklamı gibi
gözünüze gözünüze sokmak mı?
centilmenlik yerine dolanla tırmanmak mı?
istemem!
herkesin yaptığı şeyleri mi yapmalıyım le bret?
sonradan görmelere övgüler mi yazmalıyım?
kadınlar bu günü hatırlasın diye biraz şaklabanlık edip,
taklalar mı atmalıyım?
istemem! eksik olsun!
her 19 kasım'da sabah gazeteye ilan mı verilmeli?
sabah akşam dolaşıp pabuç mu eskitmeli?
onun bunun önünde hep bugünü mü konuşmalı?
istemem! eksik olsun böyle hatırlanmak!
eksik olsun!
******************
neyse, bugünün yarını da var hanımlar.
sakın bana mesaj atıp kutlamayın, geçti artık.
ama dur.
siz göreceksiniz, 8 mart'ta ben de kadınlar gününü kutlamayacağım artık.
bakalım nasıl oluyormuş hatırlanmamak, yok sayılmak. hepiniz öğreneceksiniz...!
Vay anasını kimse siklememiş işte böyle feministleriniz siz erkekler gününe saygısı olmayan varlıklar kadınlar gününü unutsun, yok bana hediye al, yok şu yok bu nah sana hediye erkekler gününe saygınız yoksa bizimde sizin o uydurduğunuz güne saygımız yok net.
peşinden gelen 24 kasım öğretmenler günü ile aslında bir bakıma dikkatlerden kaçan ama bizim kendimizi biz gibi hissettiğimiz ve rahat tek bir gün geçirebildiğimiz o asil gün.
üzerimizdeki baskıyı bir nebze olsa üzerimizden attığımız gündür.
kız arkadaşlarımızın evine gidiyoruz, çay istiyoruz sadece gazoz var diyip kötü kötü bakıyorlar.
gece temiz hava almaya çıkamaz olduk, peşimize kim kardaşyan gibi enine boyuna geniş kadınlar takılıyor, hepsi senin mi, off göte bak diyorlar. korkuyoruz, umarsız çocuk gibi ağlayıp kaçıyoruz.