eskiden ciddiye alıp bir şeyler yazardım bu tip açıklamalara, şimdi gülüp geçtiğimi bana farkettiren açıklamadır.
ben iddianameyi okuduktan sonra "fenerbahçe taraftarı aziz yıldırım ve yönetiminden kurtulmalı" diyordum, saldırdılar ettiler, düşman ilan ettiler, şimdi hâlâ aynı şeyleri söylüyorum ama tepki gösteren yok...
Ciddiye alinmamasi gereken bir aciklamadir. Bilgi degil sadece laf kalabaligi ve suclama icerir. Olasi bir cezada hesap verecekleri milyonlarca taraftar varken topu federasyona atma cabasidir.
ibrahim hacıosmanoğlunu sikip atan açıklamadır. ayrıca uefanın verebileceği bir cezada sorumlunun tff olacağını söylemektedir ki benim pek anlamadığım kısmıdır bu açıklamanın.
Kendi Kurum ve kurul kararlarının dahi arkasında duramayıp bu konuda UEFA dan randevu dahi alamayan ve Türkiye Futbol Federasyonunu UEFA nezdinde Bir Hiç konumuna getirenlerin, Fenerbahçe adına konuşması ve Fenerbahçe adına katkı sağlamasının beklendiği iddiası ise spekülasyondan başka bir şey değildir.
Bununla birlikte kendi kulüp ve camiaları için sadece Fenerbahçeye ve etrafındaki herkese galiz ve yakışıksız hakaret etmekten başka bir şey yapamayanların aczi ortadadır. Her platformda sınırlı kelime hazineleriyle ezberlenmiş aynı konuşma ve açıklamaları yapmak durumunda kalan ve kendi camialarınca dahi utanca neden olan bu cehalet timsallerinin suç içeren ifadelerinin muhatabı ise Fenerbahçe Kulübü değil adli makamlardır.
buraya da laf söyledikten sonra tekrar tff'ye dönüyor ama komik şekilde dönüyor. tff'ye her türlü boku atıp, sonrasında haluk ulusoy korkusuna diyor ki;
TFF yönetimi idari zaaf içinde olabilir. Birtakım görev ve yetki boşluğu yaşayabilir ve hatta Türk futbolunu yönetecek erkten yoksunda olabilir.
Ama ve ancak bu durum tarihleri, geçmişleri ve hatta bugünleri dahi tartışmalı olan bir takım kişilere durumdan vazife doğuramaz ve doğurmayacaktır.
Türk Futbolunun karar organları ve seçim süreçleri belirli olup bu sınırlara saygısı olmayanlar karşılarında ilk önce Fenerbahçeyi bulacaklardır.
--spoiler--
bu nedir abiciğim ya? adamlar tam uçmuşlar vallaha uçmuşlar. hiçbir zaman kendilerinde hata yok diğer herkes hatalı ve yanlış. kendileri temiz, geri kalan insanlar pisliğin içinde.
--spoiler--
Türkiye Futbol Federasyonu Mali Genel Kurulunda yaşanan gelişmeler kulübümüz tarafından ibretle ve dikkatle takip edilmiş ve gelinen mevcut durum üzerine bu açıklamayı yapmak zorunluluğu doğmuştur.
Kamuoyu tarafından bilindiği üzere Fenerbahçenin gündemi; hadsiz, sorumsuz ve en önemlisi temsil ettikleri çevrelerce dahi utanılarak takip edilen açıklamalara muhatap olamayacak ölçüde önem ve yoğunluğa sahiptir.
Ancak anlaşılan o dur ki Fenerbahçenin bu meşguliyeti, bazı savaş yağmacılarını harekete geçirerek durumdan vazife çıkarmalarına ve tarihi fırsatçılık sergilemelerine zemin hazırlamaktadır.
Öncelikle belirtelim ki Fenerbahçe Kulübünün hiçbir kişi ve kurum tarafından korunmaya ve savunulmaya ihtiyacı yoktur. Aslolan ve korunması gereken TFFnin ta kendisidir.
Kendi Kurum ve kurul kararlarının dahi arkasında duramayıp bu konuda UEFA dan randevu dahi alamayan ve Türkiye Futbol Federasyonunu UEFA nezdinde Bir Hiç konumuna getirenlerin, Fenerbahçe adına konuşması ve Fenerbahçe adına katkı sağlamasının beklendiği iddiası ise spekülasyondan başka bir şey değildir.
Ancak düşündürücü olan adında Türkiye ibaresi taşıyan bir kurumun başında bulunanların, 3. Sınıf mafya tavrıyla yüzlerine karşı yapılan hakaretlerden korkarak; temsil ettikleri kulüpleri ve camiaları anında terk edecek karakterde olduklarına kamuoyunun tanıklık etmek zorunda kaldığıdır.
Kaldı ki başkanımızın ve kulübümüzün talimatlarda yapılan suni madde değişiklikleri ve altyapısız ikili ilişkilerle bu sürecin yönetilmesine karşı net tavrı tüm kamuoyunun malumudur. Bununla birlikte unutulmamalı ve peşinen bilinmelidir ki, UEFAnın ülke içi lobi ve çıkar ilişkilerinin gölgesinde alacağı her türlü hukuka aykırı kararın yegane sorumlusu TÜRKiYE FUTBOL FEDERASYONU olacaktır.
Bununla birlikte kendi kulüp ve camiaları için sadece Fenerbahçeye ve etrafındaki herkese galiz ve yakışıksız hakaret etmekten başka bir şey yapamayanların aczi ortadadır. Her platformda sınırlı kelime hazineleriyle ezberlenmiş aynı konuşma ve açıklamaları yapmak durumunda kalan ve kendi camialarınca dahi utanca neden olan bu cehalet timsallerinin suç içeren ifadelerinin muhatabı ise Fenerbahçe Kulübü değil adli makamlardır.
Ve önemle bilinmesi gereken husus, Fenerbahçe Başkanı ile sorunu olanların Fenerbahçe camiası ile de sorunu olacağı gerçeğidir.
Son sözümüz ise:
Fırsat rantı peşinde koşanlaradır.
TFF yönetimi idari zaaf içinde olabilir. Birtakım görev ve yetki boşluğu yaşayabilir ve hatta Türk futbolunu yönetecek erkten yoksunda olabilir.
Ama ve ancak bu durum tarihleri, geçmişleri ve hatta bugünleri dahi tartışmalı olan bir takım kişilere durumdan vazife doğuramaz ve doğurmayacaktır.
Türk Futbolunun karar organları ve seçim süreçleri belirli olup bu sınırlara saygısı olmayanlar karşılarında ilk önce Fenerbahçeyi bulacaklardır.