Galatasaray ın takım olarak toplamda manchester united tan 3 km daha fazla koştuğu maç olmuştur ki bu zaten maç sırasında da gözle görülüyordu. Manchester , alışık olduğumuz temposunda oynamadı maçı. Sanki haftasonu oynanacak liverpool fc maçını da hesaba katarak full performans oynamadılar maçta. Yanlış anlaşılmasın. Demiyorum ki manchester maçı sallamadı diye. Sadece kendini yırtarcasına oynamadılar.
toplam değeri beşyüz milyon euro olan takıma karşı oynadık.sanki biz çıkıp kesin sikecez dedik.lan kapasite bu amına koiim neyin derdindesin sen.yok rolantide oynadı yok öyle yok kıl yok tüy.hakem dakika bir gol bir sikmiş ortalığı zaten.erkenden oyuncu değiştiriyorsun üstüne ritmin bozuluyor.sanki takım giderken kesin 3 atıp gelecez dedi.sen hiç merak etme sizi de bunların üstüne koyup rövanşta çatır çatır sikecez.bu entryde okumuştum dersiniz.
kimisi galatasaray mağlubiyetini kutlamaya çalışıyor, ingilizlere kök söktürmesine rağmen "nası koydular" "7 8i bulmadı dua edin" "glory glory man united" falan filan...
kimisi ise milli maç yerine koymuş, mağlubiyeti gs'ye değil türkiye'ye mal etmektedir. "onlar türk düşmanı birbirimizi tutalım, bak yarın da biz fenerliyiz yani"
eğer galatasaray kötü bir futbol oynayıp yenilseydi, üzecek maçtı. ancak dün manchester' in mabedinde, hakemin olmayan penaltıyı göstermesine rağmen oyundan kopmayan, ısıran, üç kez de direğe takılmış bir galatasaray vardı. başkalarını bilmem ama ben bu gece gülümseyerek uyuyacağım.
galatasaray'ın hakkını verdiği ama hakkını alamadığı maçtır. 0-1 kaybetmiştir. ilk maç oluşu diğer rakiplerin manchester united'den zayıf oluşu gruptan çıkmak için umut vericidir.
maçtan önce 2 çekincem vardı. biri tecribesin semih ve danny bu maçı kaldırabilir mi? hatta kızdım fatih hocaya crisi oynatmadığı için. çünkü crisin alınma sebebi buydu. daha doğrusu defansa şampiyonlar ligi tecrübesi yaşamış adam aranmasının ve son gün alınıp getirilmesinin sebebi bu maçtı. cluj braga maçları için değil manchester maçları özellikle de rakibi geride karşılayacağın old trafford deplasmanında lazımdı crisin tecrübesi duracağı eri bilmesi ve takımı toparlaması. bu yüzden maç öncesi cris bu maçta oynamayacaksa neden alındı dedim. ikinci çekincem ise hakan balta idi. geçen seneden de biliyoruz ki karşısında hızlı adam olunca eli kolu bağlanıyor bizimkinin. önünde de defansa pek yardım etmeyen amrabat varken nasıl başa çıkacaktı valencia gibi hızlı adamla bilemiyordum. ilk çekincem kısmen daha yersin oldu ancak ikinci çekincem maalesef beni haklı çıkardı. semih-danny beklediğimden çok çok daha iyi oynadılar. zaman zaman hata yapsalar da maçın genelinde harikaydılar. eğer bu kadar erken gol yediğimiz maçta cris oynamış olsaydı o ağırlığı ile canımızı yakabilirdi. semih ve danny hızlarıyla bir çok önemli müdahalede bulundular. sanırım hoca bu saatten sonra o ikiliyi bozmaz ve galatasaray uzun yıllar tandemini oluşturacak ikiliye böylece kavuşmuş olur.
ancak hakan balta çok etkisiz kaldı valencia karşısında. sırf ona yardımcı olsun diye ilk yarının ortasında hamit sola amrabat sağa geçti ve ondan sonra galatasaray pozisyon vermemeye ve atak yapmaya başladı. ujfalusinin sakatlığı planlarını çok bozdu galatasarayın. hakanın yerine bir sol bek bakılıyorken apar topar cris alındı ve o yine alternatifsiz kaldı. hakan balta ile şampiyonlar ligi bitmez çağlar da ne oynuyor ne oynamıyor 3 yıldır hala bir şey bilmiyoruz. solda sıkıntı büyük.
maçın en büyük hayal kırıklığı ise melo idi. 90 gün yatış yapmasının acısını hala hem o hem de biz çekiyoruz. pas hataları top kayıpları saç baş yoldurdu bir an önce form tutmalı ve geri kalan maçlarda iyi oynamalı bu akşam çok kızdırdı. kendisinin hatalı ve kötü oyunu selçuk inanı da etkiledi. zaten alışılagelmişin dışında meloya göre daha geride oynayan selçuk melonun arkasını toplamaktan kendisinden beklenen pasları dağıtmaya fırsat bulamadı. yaptığı bir iki derin top denemesi ise manchester defansı ve orta sahası tarafından eritildi.
burak yılmaz teoride çok önemli bir performans ortaya koyacaktı bugün ama oyunun gidişatı onun özelliklerinden faydalanmamızı da engelledi. kuşkusuz bugün ondan beklenen selçuk inanın uzun toplarıyla defans arkasına sarkması ve gol aramasıydı fakar manchesterin golü çok erken gelince bunu da yapamadık. dikkat ederseniz burak bu maçta ofsayta bile düşmedi.
hamit kendisinden beklenen oyunu sonunda ortaya koydı. uefa tarafından maçın adamı seçilen hamit çok koştu mücadele etti sorumluluk aldı direk dövdü. kendisinin performansı hakkında korkmaya başlarken bu geceki oyunu derin bir oh çektirdi ve gelecek hakkında umutlandırdı.
muslera hakkında konuşmak istemiyorum çünkü nazar değmesinden korkuyorum.
birey birey öne çıkanlar bu isimlerdi. genel olarak galatasaray çok iyi mücadele etti. özellikle ilk yarı çok iyi futbol oynadık ve şampiyonlar ligi seviyesinde bir takım olduğumuzu gösterdik. ancak ikinci yarının sonlarında fiziken çok düştük. ancak kolay değil old trafforda manchestarla başa baş hatta ondan daha iy oyun ortaya koymak. bugünkü performanımızn yüzde 80inin diğer rakipleri geçmemize yetecektir diye düşünüyorum. bu oyunu sürdürürsek 2. manchester maçına kadar olan 3 maçı da kazanır manchestarla grup liderliği maçına çıkarız. bu yüzden bugün tek farklı yenilgi önemliydi. içeride 2 farklı yenersek ikili averajda geçeriz bu şeytanları.
son değinmek istediğim nokta şampiyonlar liginde yedek kulübesinden gelen adamlar emre çoklak ve aydın yılmaz olmamalı. tıpkı 11deki sol bekin hakan balta olmaması gibi. ama yavaş yavaş olacak bunlar. baltadan daha iyi bir solbek ve emre-aydından daha iyi yedekler bulduğumuz zamanlarda zaten bu ligde yarı finale oynarız.şimdilik ikinci tur çok büyük başarı.
Hakemin yanlış kararları vs. çok tartışmalı durumlar içeren maç. Hakem kararlar açısından iki takım için de rezaletti, burada hemfikiriz. Hakeme edeceğimiz küfrü zaten ediyoruz da ben bir de ÖzManUsporlu diğer takım taraftarları hakkında bir iki bir şeyler diyeceğim. Yoksa burada sinirden kendi kendimi sikeceğim, o da hoş olmayacak.
Maç sonunda "Gaassaray ucuz yırttı, kurtuldu ManU'nun elinden yhaaaa xD XD" diyen arkadaşım,tamam belki manu 5 kere gol pozisyonu yakaladı, 1 tane penaltı aldı falan ama ulan bre dürzü, Galatasaray hiç mi bir şey yapmadı? oynamadı mı götoş?!! ulan bu takımın 3 tane golü çok net direkten döndü, bir tane de %100 penaltısı verilmedi. Bunu niye hiç hesaba katmıyorsun özmanusporlu güzel kardeşim? bir yıllık yeni yeni oturmaya başlayan bir kadroyla 6 yıllık aranın ardından manu'yu kendi evinde zorlayıp 1-0 yenilen bir takım var karşında. hiç mi utanma yok lan sen bunları derken, beynin nerde amk?!! Atıp tutarken azıcık dengeli salla ki bir şeye benzesin.
Tabi biz CL maçı yaparken sen Kuzey Güney, Muhteşem Yüzyıl falan izlemiş de olabilirsin canım özmanusporlu kardeşim. ondandır bu yorumların, belki de altında bir kıskançlık falan vardır ha?
Galatasaray bugün manu'ya 1-0 yenilmiştir ama oynayarak, manu'ya da kendi evinde rahat vermeyerek yenilmiştir.
Gurur duyuyorum.
(not: manu'nun aldığı penaltı da haklı bir penaltı değildi.)
95 dakika kendi kalemizden top çıkarmakla uğraşıp 1-0 kazanacağımıza, manchester'ı kendi yarı sahasına hapsedip 1-0 yenilmenin kazanım olduğu maç. Top oynayabiliyorsan şimdi olmasada illa ki kazanırsın. Ama şansa gol atıp kalende çanakkale geçilmezi oynarsan sadece o gün kazanır sonrasında ilelebet kaybedersin. Arena'da yenerek hadlerini daha da bir bildireceğiz manchesterlıların. Dany'nin maçın adamı olduğu ama futbolu herkesten iyi bilen sözlük yazarlarının umrunda olmayan bir maçtır. Hala yok aydında yok emre çolak. Yazarken kusasım geliyo he gülüm he size.
"manu bilerek böyle oynadı" diye tutturmuş bjkliler fbliler. ya arkadaş, neden bahsediyorsunuz siz? maç gayet karşılıklı ataklarla geçen tipik bir büyük maçtı.
manu tek bir savunma hatasından golü bulmuş, maç içinde de birçok gol kaçırmıştır. galatasaray ise rakip kaleyi defalarca yoklamış, üç topu direkte patlamıştır. manu'ya karşı galatasaray değil, hangi takım gelse bu şekilde olacaktı zaten maç. hangi takımdan kastım büyük takımlar. hele ki daha 2. dakikada gs penaltıyı alıp öne geçse ben görürdüm o "bilerek bölyle oynayan" manu'yu.
maçın son 10 dakikasında kupa maçıymış gibi geriye yaslanan manu, galatasaray'ı ne kadar ciddiye aldığını göstermiştir. maç içindeki manu pozisyonlarının çoğu da galatasaray'ın korkmadan saldırmaya çalışmasından kaynaklı.
bu maçta burak'a "topçu değil" demekle van persie'ye "topçu değil" demek arasında hiçbir fark yok. burak ömründe ilk defa şampiyonlar ligi maçına çıkıyor el insaf! bir durun bekleyin.
sonuç olarak galatasaray bu gruptan elini kolunu sallaya sallaya çıkacağını gösterdi.
edit: uyardılar. geçen sene trabzon'la ilk üç maçta cezalı olduğu için, toptan yok saydık. yine de, 3 maçlık şampiyonlar ligi tecrübesi bir şey ifade etmez.
göt gibi bir kafayla, 6 meyhane gezerek sonunda izleme şansına erişilen maç. fenerbahçe' liyim kardeşim ben. ama bu maçı kazanmalıydı cimbom. bu maçın hakkı bu değildi. üzüldüm. ama ilerleyen maçlarda galatasaray gerekeni yapacak ve bu gruptan babalar gibi çıkacaktır.
galatasaray'ın skor olarak ne taraftarlarına ne de bana yaramadığı maç. 2 farklı kupon yapmıştım biri galatasaray'ın galibiyetini, diğeri united'ın farklı galibiyetini içeriyordu. tabii maçın sonunda her galatasaray atağında heyecandan ayağa kalktım, kim kalkmaz ki zaten?
galatasaray tecrubesizliğin getirdiği temel hatalar dışında çok başarılı oynadı. takımın biraz da melo yüzünden selçuk'tan faydalanamaması orta sahayı altüst etti. fatih terim elindeki malzemeyle müthiş oynattı takımını. galatasaraylı oyunculara da helal olsun rezalet bir hakeme (taraf tutan değil toptan rezalet) rağmen sürekli bastırdılar. ben hiçbir türk takımının united karşısında bu kadar bastırdığını görmemiştim (fenerbahçe'nin 3-0 kazandığı maç dahil). yenilgi büyük şanssızlık. daha büyük bir şanssızlıksa galatasaray taraftarının "oo braga'ya beş atarız artık kesin" diye kendini kolay yoldan dolduruşa getirmesi olacaktır. neyse ki takımda böyle bir problem olmaz, sebebi de fatih terim.
galatasaray'ın kaybettiği karşılaşma oldu. ezilmedik ama bundan çok daha fazlasını yapabilirdi bu takım. çok daha fazlasını da yiyebilirdi.
galatasaray adına maçın adamı olara muslera ve dany gösterilebilir. dany'nin maçın adamlığına aday gösterilmesi işin vahametini gösteriyor aslında. bu adam bu kadar iyi olmasaydı durum farklı olurdu.
eğer melo adam olsaydı, dany'de bugün bu kadar iyi olmazdı herhalde.
melo'ya sövücem ama ondan önce yönetime mi sövsem bilemiyorum. hazırlık dönemini boş geçmesi ligde çok göze batmıyor ama bu maçta o kadar belirgin ki, resmen takımın işleyişini altüst etti. galatasaray'ın doğru düzgün organize geldiği atağı yok gibiydi. maç hızlı tempoda geçtiğinden biz de pozisyon bulduk, manchester de buldu. ama onlar gerek bireysellikle gelişen hücumlarda gerek ikili-üçlü paslaşmalarda olsun son derece organize şekilde geldiler kalemize. kagawa'yla valencia durdurulması imkansız gibi gözüktüler. neden? çünkü melo üzerine düşeni yapamadı. hakan balta da tek kelimeyle faciaydı. bu adam ya sakat. ya da maç içerisinde inanılmaz demoralize oldu. bir pozisyonda da adam gibi savunma yapamaz mısın be arkadaş.
galatasaray ingiltere'nin en güçlü takımlarında biriyle bile fizik olarak kafa kafaya mücadele edecek durumda bir takım olduğunu gösterdi. * büyük bir aksilik olmazsa bu gruptan çıkacak. 6 yıl sonra ilk maç, çoğu oyuncusu şampiyonlar ligi deneyimini ilk kez yaşadılar ama ne bileyim, biraz ruh eksikti sanki. özellikle melo. bu takımın ateşleyicisi ve takım ona gerçekten çok bağlı. savruk savruk sorumsuz hareketler yapması bugün sinirlerimi çok bozdu. yerine engin oynasaydı daha iyi olacaktı belki de. selçuk'u da sahadan sildi bu performansıyla.
oyun fena değildi, skor kabul edilebilir. ama olmadı gibi.
tartışılan pozisyonlar penaltı kararı olsun bunlar uzun süre de tartışılır sahada gerçek olan tek şey galatasaray çıktı aslanlar gibi oynadı ezdirmedi kendini maçtan bir an olsun bile kopmadı türkleri tekrar hatırlatmış oldu.
sonuca bakarak önyargılı bir şekilde eleştirilmemesi gereken maç. çıktılar çatır çatırda oynadılar, helal olsun ezdirmediler kendilerini. bu arada da fatih terim'in hamit'i uzaktan şutlara çalıştırdığı maçtaki görüntüsünden belli oluyordu.
Pozisyon bulduk hem de ingiltere'de bir deplasman takımının bulamayacağı kadar. Ha onlar da pozisyon buldu ev sahibi olan bir red devils'in bulacağı kadar. Beni tek endişelendiren hakan balta. Çok ciddi hatalar yaptı ve fatih terim alternatifsizlikten ona 90 dakika dayanmak zorunda kaldı. O oyunda iken aklıma gelen tek şey hakan cris değişikliği oldu. Böyle bi değişiklik yapıp dany'i sol beke çeksek olmaz mıydı? Dany ayaklarına hakim, hızlı ve defansif özellikleri üst düzey bir oyuncu. Ilerki maçlarda hoca belki dener. Ama şunu söyleyebilirim ki galatasaray bu gruptan çift haneli bir puanla çıkar.
FIFA kokartını 1999 yılında almış, 1969 doğumlu bir Alman hakem.. Asıl mesleği ise bankacılık.
Kariyeri düşüşe geçmiş ve geçen sene Almanya liginin en kötü hakemi seçilmiş bir hakem. Evet ne yazık ki hakem!
Her maç olaylar yaşayarak, manşet olan bir hakem. Hatta ülkesinde bir maçın ilk yarısında verdiği kararlar sonunda Herta Berlin futbolcuları hakem odasına girerek tepki göstermiş ve Levan Kobiashvili yumruk atmıştı.
Penaltılarımızı vermeyen hakem, hakem değildir olsa olsa Wolfgang Stark'dır. Maçın ilk dakikasında o penaltıyı verebilseydi gerçek hakem olurdu, vermezse eyyamcı da olur, eleştirilen adam da olur.
Sadece Wolfgang Stark mı vardı? Hayır kaç tane hakem atanmış, pozisyonlara yakın hakemler vardı peki neden görmediler? Şampiyonlar Ligi'nde reyting yapabilecek takımları kolladılar belki de..
Wolfgang Stark ne yazık ki maçı katletmiştir, iki takım için verdiği ve vermediği kararlar çok kötüdür. Cüneyt Çakır için yerden vere vuran, linç eden ingiliz basını şimdi ne yazacak?
Onlar ne yazarsa yazsın, Galatasaray tarihi yazacak. Wolfgang Stark sana rağmen yazacak..
