izlemediğim için hakkında bir şeyler söyleyemeyeceğim futbol karşılaşmasıdır. zaten önemli bir karşılaşma değildi hani gs ne ki, 90+x dakikam heder olsun.
yeni sözlükten okudum gs 1-0 mağlup olmuş manchester'a... bir de penaltıları verilmemiş. her neyse hırsız burak mencıstır'dan çalamamış işte. evet...
galatasaray'ın 1-0 mağlup olduğu maç. bir bursasporlu olarak ingilizlere karşı bir türk takımının galip gelmesini isterdim. devamında söyleyeceklerime ise galatasaraylılar alınmasın, alınmalarını gerektirek bir şey yok çünkü lafımız satılmış yandaş istanbul medyasına. "galiptir bu yolda mağlup" zihniyetiyle yürüyedur, helal olsun, sizinle gurur duyuyoruz şeklinde atılan manşetler galatasaray'ın 1-0 yenildiği maç sonrası atıldı, 5-0 yendiği değil. her fırsatta istanbul'da oturmayan istanbul takımı "seyircisi"ni gazlamayı milli görev edinmiş bu satılık basın, lanet olsun sana. umut'un penatılsı verilmemiş, doğrudur. gazeteleri açıyorum bakıyorum, en baş haber bu, köşe yazarlarının konusu bu, hakeme düz girip yamuk çıkmaya çalışmışlar. be ebesinin oğlu anadolu takımlarının istanbul takımlarına her maç hakem dalavereleriyle yenilmesine bugüne kadar ses çıkartın mı? ağlanıp, sızladın mı anadolu içinde şimdi ingilizlere karşı ağlayıp sızlıyorsun, iki yüzlü dallama.
bursaspor iki sene evvel manchester'a deplasmanda 1-0 mağlup oldu, o maç sonrası yerel basın dışında istanbul medyasında taşak geçmeyen bir insanoğlu var mıydı ? işte siz böyle bir o.çocuğusunuz, hepinizin ta aq.
alışılageldiğimiz korkan oynayan türk takımı imajını büyük ölçüde kırmayı başaran ve şanssızlık üzerine gol bulamayan ama gönlümüzde galip gelmiş kadar umut veren galatasaray'ın manchester united'la oynadığı maç.
Hamit Altıntop - 12000 m
Michael Carrick - 11390 m
Burak Yılmaz - 11343 m
Selçuk inan - 11253 m
Jonny Evans - 11193 m
Nani - 11150 m
Hakan Balta - 10835 m
Shinji Kagawa - 10823 m
Emmanuel Eboué - 10659 m
Antonio Valencia - 10438 m
Nemanja Vidic - 10387 m
Semih Kaya - 10384 m
Johan Elmander - 10122 m
Dany Nounkeu - 9924 m
Rafael - 9911 m
Patrice Evra - 9629 m
Robin van Persie - 9379 m
Felipe Melo - 9121 m
Paul Scholes - 8578 m
Nordin Amrabat - 7243 m
Emre Çolak - 4178 m
David de Gea - 4143 m
Fernando Muslera - 4140 m
Umut Bulut - 1962 m
Aydın Yılmaz - 1925 m
Darren Fletcher - 1854 m
Javier Hernández - 1556 m
Danny Welbeck - 1520 m
futbolun en dramatik yanı tamamen skor odaklı olması... belki de onu güzel kılan, hayatla direk özdeşleştirilebilen yanı da bu... neyse, en azından Avrupa futbol nasıl oynanır görmüş oldu. kısaca manchester'a kendi evinde 90 dakika boyunca tecavüz eden galatasaray'ı tebrik ediyorum.
iki takımın da galip gelebileceği, iki takımın da fark atabileceği, iki takımın da 3 4 gol bulabileceği fakat; sonunda manchester united'ın 1 - 0 kazandığı maç olmuştur.
hakem hatalarını bir yana bırakarak söylüyorum, "bu maçın hakkı" diye bir şey söylenemez. bu maçta ne olsa bu maçın hakkı olurdu.
muslera sov yapti diyip ardindan, oyunu manchester sahasina yiktik diyenler var. bunlarda beyin bu kadar iste. ulan valencia degilmiydi, tum takimi ipe dizip rezil kepaze eden. aci bir sekilde koymustur manu, bu gercegi kabul edin, gercekleri kabul etmek daha kolaydir.
galatasaray yenilse de bu heyecanı bize yaşattığı için bizleri mutlu etmiştir. Ayrıca maç sırasında manu ile neredeyse başabaş oynayarak bizleri gururlandırmıştır.
bir gol veya daha fazlası olsaydı tabiki daha iyi olurdu ama gerçekten keyif veren bir maç oldu.
maç arkasından hissettiğim ilk şey "özlemişiz" oldu. özlemişiz gerçekten gerçek futbolu.
çok güzel bir maç oldu. yenebilirdik. bir iki futbolcumuz ama özellikle melo halen bu yüksek kalitede maçlara hazır değil.
sahada iki şampiyonlar ligi kalitesinde iki takım vardı ama malesef amatör bir hakem. pozisyonlarda nerede duracağını bile bilemeyen tipik eyyamcı bir salatalık.
nani penaltıyı kaçırmadı. muslera kurtardı bence. çok iyi bir kaleci ve muhtemelen takımda kalamaz. sezon sonu birileri parayı basar alır.
semih, aferin sana.
hamit kendini hatırladı. üst düzey bir futbolcu olduğunu hatırladı. umarım bir daha da gerilere gitmez.
selçuğu iki topçu sürekli markaja aldı. demek ki sanılanın aksine adamlar bizim takımı tanıyorlar biliyorlar.
rakip manu. dünyanın en iyi beş takımını sayarken mutlaka sayacağınız takımlardan biri. galatasaray şunu gösterdi, her takımla başa baş bir futbol oynayabilir.
bu guruptan çıkarız. önümüzdeki maçta bragayı yenersek uefa ya gitmeyi garantileriz.
tek tek dikkatlice okumadım ama belli ki methiyeler düzülmüş cimbom'a. maçın özetini izledim, manu'nun çok tehlikeli, en az yarım düzine gol girişimi varken, gs'nin sadece birkaç tane. bir fenerli olarak böyle devam et cimbom diyorum, bu savunmanla devam et lütfen.
"...and Galatasaray could easily have registered a couple of times last night. It was alarming to see how easily the Turkish side opened United up and, with due respect to Galatasaray, who played extremely well, a better team would have punished Ferguson's players. "
"...ve galaatasaray dun gece kolaylikla 1-2 tane (gol) yazabilirdi. Turklerin Manchester'i ne kadar kolay acabildigini gormek tehlike canlarini caldirdi ve, galatasaray'in cok iyi oyununun hakkini da vererek, eger daha iyi bir takim olsaydi ferguson'un oyuncularini cezalandirabilirdi."*
dün gece ile ilgili söyleyeceğim birkaç şey var, birincisi selçuk'un kafa vuruşu sonrası kaleye giden topu kahvede herkesin ayağa kalkıp goool diye bağırması yüzünden gol zannedip sonra geri dönen oyuncuların yüzünden gol olmadığını anlamak.
ikincisi sürekli takılan, donan d - smart yayını.
üçüncüsü, bir ara m. united'ın korner kullanmak için defalarca top değiştirmesi, bir türlü top bulamaması üzerine, yanımdaki abinin " o kadar topun (m.united'lı oyuncuları kastediyor) arasında bir top bulamadılar. aha top işte vur a.q. esprisiydi. moralimin bozulduğu o dakikalarda baya güldüm, canımın sıkkınlığı biraz olsun geçti.
ve bir de kahvenin aşırı kalabaklığıydı. sadece gsliler değil, herkes vardı. büyük maç olduğunun ve herkesin gs'nin bu işin altından kalkar inancına dayanarak geldiğinin göstergesiydi. olmadı, sağlık olsun.