Keşke en başından bazı işler, çıkarlar haberlerinize ters düştüğünde mesela bazı haberler yaptırılmadığında gözünüzü kapamak yerine kaleminiz oynasaydı, istenmeyen yazarları göndermeseydiniz mesela...
ya da tam da Milliyet'i ve Vatan'ı resmen daha az zararla yırtmak uğruna gözden çıkarıp peşkeş çekmeseydiniz keşke. ilk sinyali aldığınızda, özgürlüğünüz kısıtlanmaya ilk başlandığında olsaydı bu çıkışınız ne kadar da anlamlı olurdu...
Çünkü o zaman ne cemaat, ne hükümet, ne başka bilmediğimiz bir oluşum bu hale gelmezdi gelemezdi emin olun.
Ve siz büyüüüüüüüük medya devisiniz ya arkanıza alırdınız tüm medyayı herkes aynı cesareti gösterirdi. Baş kaldırırdı...
Şimdi bende oluşturduğunuz izlenim Doğan Grubu'nun kaybedecek hiçbir şeyinin kalmadığıdır. Ve sanırım cumhurbaşkanı belki de ilk kez korkmalıdır. Çünkü kaybedecek bir şeyi kalmayan, er geç bu sistemde yok edileceğini gören bir basın kuruluşundan söz ediyorum. Her şeyin çok çirkefleşeceğinin ilk atımı sanki bu sözde sesleniş, özde nota olan yazı...
Bakalım seçime yakın ve dahi seçim sonrası daha da neler olacak...
medyanın seçim yaklaşırken ki isyanıdır. zamanında ak partiyi koruyanlar şimdi canları yandığı için u dönüşü yapmaktadır ki bu olaylara bülent arınç ve abdullah gül de dahildir. yiyin birbirinizi anca öyle bitersiniz dediğim hadise.