2 gollü bir beraberliğin galatasaray için çok iyi bir sonuç olabileceği müsabaka. iki takımında defans hattında belirsizlikler baş gösteriyor. forvetler ise forlan ve arda dışında pek istikrarlı oyunculardan oluşmuyor. elano artık bir maç kazandırabilir ve bizi sevindirir umarım. galatasaray'ın işi besbelli kolay değil. tam kadro çıksa galatasaray kesin favori olurdu ancak maça günler kala tur şansı iki taraf için eşit duruyor. barcelona'yı yenip gelmiş bir atletico, rijkaard'ın takımı galatasaray diye sıfatlandırırsak, takımlar kontrollü ve gergin oynayacaktır. bu, basit ve saçma bir defans hatasından gol olma ihtimalini yükseltiyor. başarılar galatasaray...
bir galatasaraylı olarak korktuğum başıma gelmiştir. maç oynanmadan önce kuzenimle gerçekleştirdiğimiz fikir alış verişlerinde, madrid'in bu maçtan galip ayrılması durumunda perşembe günü bize karşı daha moralli ve istekli oynama ihtimali olduğunu, dolayısıyle barcelonanın bu takımı biraz ezmesi gerektiğini filan söylemiştim. ne var ki; barcelona ligdeki ilk mağlubiyetini tattı bu maç. umarım bu maçta madrid adına ortaya konan futbol bizim maçımızda tekerrür etmez. abicim, bir agüero vardı ki sahada basmadık yer bırakmadı. barca defansını hallac pamuğu gibi attı. tiagosu, forlanı falan ayrı zaten.
inşallah yanılırım, iyi bir sonuçla türkiye'ye dönen galatasarayımız olur.
duyulan endişeler bakımından "6 kasim 2008 benfica galatasaray maci"na bir hayli benzeyen maç. o zaman da takım ümit vermiyordu, o zaman da "benfica'nın da kadrosu peeh peh, serveti görcez eki eki" diyen süzmelerle doluydu ortalık. maksat kağıt üstünde takım karşılaştımaksa galatasaray kadrosunun ileri ucu da arda - elano - gio dos santos - keita dan oluşuyor. uu ne korkutucu değil mi. sahada her zaman işler öyle yürümüyor. messi-ibra-iniesta-xavi bile zaman zaman takım oyunu kaybolduğunda yok oluyorlar sahalarda.
aynı benfica maçındaki gibi, aynı galatasaray'ın başarılı her avrupa maçındaki gibi akıllı uslu takım oyunu sergilendiği vakit madrid'ten avantajlı bir skorla dönmek hiç de zor olmayacak...
atletico'nun barça maçı sonrası sıcağı sıcağına bi yorum yapalım:
bu maçı izleyip umutsuzluğa düşen gs taraftarları görüyorum sağda solda, üzülüyorum. tamam hacı, yendikleri takım barça, eyvallah. ama onların da ligdeki durumları itibariyle sonuna kadar asılmaları gereken bir maçtı, üst düzey motivasyonla iyi bir maç çıkardılar. zaten kadroları ligdeki konumlarını hak edecek bir kadro değil.
ancak galatasaray'ın ligdeki performansını bu maç için ölçü görmek yanlış olur. bizim de motivasyonumuz bu maçta üst düzey olacak. teknik analiz yapacak olursak, jo tarzı bi forvetin eksikliği kötü. çünkü jo tarzı forvetler yaptıkları çapraz koşularla arkadaki hızlı ve teknik adamlara güzel boşluklar sağlayabilen forvetlerdir. tam anlamıyla bi santrafor olmamasının eksikliğini hissedeceğiz. ancak diğer yandan 4-3-3 sistemi zaman zaman 4-6-0'a dönecek ki, bu karşı takım için daha kafa sikertici bir taktik.
ilerde arda-keita-dos santos üçlüsünün oynayacağını düşünürsek, bu üçlü her daim yerlerini değiştirecek, bazen orta sahaya gelerekten kaybolmaya çalışacaklar, rakip defansın dengesini bozmak için iyi bir harekettir bu.
ancak en kritik nokta 4-3-3'ün orta üçlüsü. yani mehmet topal-mustafa sarp-elano üçlüsü belki de bu takımın en zayıf noktası şu an. elano çok önemli bi adam. ancak arkasındaki ikili, oyunu ileri doğru hızlı oynayamadıkları sürece elano da zorlanacaktır. ve oyunu ağırdan oynadığımız her an, atletico'nun yarı sahamıza çabuk bir şekilde yerleştiğini göreceğiz, barça maçında dikkat ettiğim bir diğer nokta, oyunu rakip sahaya yıkma istekleri. çizgi defans kurgusu uygulamaya çalışıyolar. barça karşısında bol bol ofsaytlarla başarılı oldular. yani bu işi bilen bir takım.
oyunun yarı sahamıza yıkıldığı anlar, maçın bizim için en bunaltıcı anları olacaktır. ancak yine hızlı adamlarla, araya atılan toplarla bir şekilde bu baskıyı kırmamız gerek.
gelelim defansımıza. ben servet-neill ikilisinin aguero-forlan ikilisi karşısında ezilmeyeceğini düşünüyorum. aguero oldukça teknik adam, belkide canımızı yakabilecek tek adam. ama neill bir şekilde onun hakkından gelecektir. servetle birebir kalmaması gerekir bu adamın tabi bir de. o yüzden neill'ın aguero'nun götünden ayrılmaması lazım.
arda'nın liverpool düşüncesi, keita'nın premier lig düşüncesi, dos santos'un ise eski günlerine dönme düşüncesi var ise, bu maçta kendilerini göstereceklerdir.
o yüzden ben bu maçtan avantajlı bir skor elde edip ali samiyene döneceğimizi düşünmekteyim. en ufak bir umutsuzluğum yok.
galatasaray ın siki tuttuğu maçtır, necati ateş i durduramayan aslanların forlan ve agüero önünde ne yapacağını çok merak etmekteyim bir de servet çetin in forvet oynaması yönünde bir isteğim var meşhur sümükleriyle zemini kayganlaştırıp rakip defansı hataya zorlayabilir.
hakan balta ve sabri sarıoğlunun (ki kendisi keitayı da rahatlatacaktır) takıma dönmesiyle beraber kazanma ya da puan alma ihtimalimizin arttığı karşılaşmadır. malumunuz galatasaray avrupa'da her zaman bir başka oynar.
bir fenerbahçe'li olarak galatasaray'lıların neden bu kadar korktuğunu anlayamadığım karşılaşmadır. ispanya'nın en formsuz ve en kötü savunmaya sahip takımlarından biri atletico madrid. birkaç yıldız futbolcusu var ama onlarda kariyerlerinin en kötü sezonlarını geçiriyorlar. galatasaray savunmasını biraz düzeltebilirse zaten gol atacağı için turu geçeceğini düşünüyorum.
iki ayaklı eleme turunun ilk maçı. iki takım da çok iyi oynamıyor. genel görüş atleticonun ağırlığı kupaya ve uefa ya verdiği yönünde çünkü ligde darmadağın bir portre çiziyorlar. galatasarayın ise sorunu malum. her ne kadar forvetsizlik olduğu düşünülse de bence sorun defans hattında. istenildiğinde, yani konstantre olunduğunda forvetsiz diye yaftalanan galatasarayın 3 tane gol de atıp bir o kadar da kaçırabildiğini gördük. galatasarayın yapması gereken şey konstantre olmak. sonucunda çok da umutsuz bir sonuç çıkacağını düşünmüyorum.*
ama atleticonun da ne kadar kötü oynarsa oynasın agüreo, forlan, simao gibi dünya çapında yıldızlara sahip olduğu da bir gerçek. bi de yeni bi eleman almışlar arjantinden deli oynuyorumuş adını unuttum şimdi fm den biliyordum aslında.
sonuç olarak maçın sonucunun her türlü olasılığa açık olduğunu düşünüyorum. evet kötü oynuyoruz. evet forvetimiz yok. evet sakatımız çok ama onlar da gayet iyi biliyor ki bu takımın adı da galatasaray.
rijkaard ın teknik direktörlükten çakıp çakmadığını net ve kesin olarak anlayacağımız müsabaka . bu adam ispanya ligini * biliyor . allah izin verirse baros ve jo hariç sakatlığımız da olmazsa herşeyi belirleyecektir maçtır kanımca..
galatasaray'ın tur için umutlu bir sonuç elde ettiği taktirde, bugünkü * gazete köşelerinde, rijkaard'a verip veriştiren pek sevgili cm/fm tabanlı spor yazarlarının acep galatasaray hakkında bir sonraki sabah ne yazacaklarını çok merak ettiğim maçtır.
--spoiler--
"rijkaard türk futbolundan anlamıyor, ligi tanımıyor."
--spoiler--
zaten biz ispanya ligi'nden bir önceki en çok takip edilen lig olduğumuz için, capello, lippi, mancini, morinho hepsi bizim ligi takip ediyor, bugün türkiye'ye getir, dün antalya'nın taa 70. dakikada yaptığı erutğrul - tita değişikliğini 15 dakika önce yapardı, değil mi? ben bu kadar na ehil gazeteci sürüsü görmedim arkadaş...
copa del rey'de recreativo huelva deplasmanında 3-0 mağlup olduktan sonra rövanşı madrid'de 5-1 alan ev sahibinin doğal olarak faovri olduğu maçtır.
galatasaray turu geçmek istiyorsa burada en azından bir beraberlik kurtarmak zorundadır. atletico kesinlikle en iyi futbolunu oynamıyor. galatasaray'ın eleyebileceği bir takım. ama turnuvanın güçlü takımlarından olduğu da kimsenin reddedemeyeceği bir gerçek. adam gibi oyna cimbom, kazanırsın ulan. kazanmasan da olur zaten, madrid'de de kazanmayıver.