takımdaki bazı oyuncuların aklını başına toplamaları gerektiğini bir kez daha gözler önüne seren bir maç olmu$tur.
sen kalkıp o kadar kapris yapacaksın, takımın huzurunu bozacaksın, lakait davranı$larda bulunacaksın, $ımaracaksın; sonra da bir boka yaramayacaksın.
kimse kusura bakmasın ama burası dingonun ahırı değil.
bu maçta bir şeyler yapmayacaksan ne zaman yapacaksın, neden o kadar para alıyorsun kardeşim ?
ya oynayın, ya da s.ktirin gidin.
galatasaray' ımızın rövanş maçı için aslında pek avantaj sağlamadığı maçtır. riskli bir skor 0-0, burda yenilecek bir kaza golü ile. -allah muhafaza -
maça gelecek olursak, skibbe' yi 3' lü defans anlayışından dolayı eleştiren arkadaşlar, sağ bekte sabri sarıoğlu, sol bekte volkan yaman' ı isterlermiydi acaba kadroda. isteyen varsa zaten onlara söyleyecek bişeyim yok.
3' lü oynamamızın dezavantajları var ama volkan ve sabri' yle oynamaktan daha riskli değil bence.
neyse yorumlar çok fazlaca var zaten. detaya inmeye gerek yok.
amma velakin bir kaç lafım var fitbolculara;
ulen gattuso kılıklı barış özbek; no look pas atarken, tribünlere bakarak kimi kandırmaya çalışıyosun taç çizgisi üzerinde.
cağnııım sabri; kale çizgisi üzerindeki kaleciye aşırtma atarak ne düşüyosun? merak ettim açıkcası.
bi' de sen lincoln, sen nerdeydin abi dün akşam ya? ruhen başka bi yerlerdeydin gibi gördüm seni.
son olarak; önce samir nasri, şimdi yoann gourcuff' u yeni zidane ilan eden fransızlar, nedir lan bu yeni zidane lafı, bunlar zidane' ın tırnağı olamazlar. herkes bizim maicon sabri gibi mi allasen...
skibbe'nin ne kadar farklı bir adam olduğunu gördüğümüz karşılaşma.
normal şartlar altında herhangi bir hoca bu taktiği uygulasa baya eleştirirdim ama dün sahaya çıkabilecek en güzel taktik ve en güzel 11 ile çıktı.
defansı 3 lü tutup kanatlarda hızlı defans adamlarla bindirme yapmayı denedi. wingerback denen şeyi denedi yani. sol defansı tehlikeli volkan'a bırakmak ya da o bölgede acemi oyuncuları kullanmaktansa bu taktiksel değüişikliği yapmak bence güzel fikirdi. (bkz: wbl) (bkz: wbr)
bu şekilde hem forvet arkası olark iki sihibazı serbest bırakmış oldu. kewell sağda oynamış diyenler var kewell aslında forvet arkası oynadı lincoln ile birlikte.
yan taktiksel diziliş şöyleydi
--- emre-servet-meira ---
barış -- m.topal -- arda
---------- ayhan ------------
------ kewell- lincoln -------
----------- baroş ------------
aslında zorunlu değişiklikler ve biraz da mevki acemiliği olmasa bu taktikle çok daha atak oynanır. ama tabi her takım bordeaux değil eskişehir gelir bu taktiğe 6-7 atabilir.
oynana oyun ve gerektiğinde değişik taktikler uygulanması beni mutlu etti açıkcası. istanbul'da gol ararlarsa ki arayacaklar tur atlayabilmek için defanslarında açık vereceklerinden mutlak 2 gol atarız.
isviçreli hakem circhetta nın ve yardımcılarının tam anlamıyla katlettiği maçtır. ancak yinede galatasaray ali sami yan stadında ki maçta tur için avantaj elde etmiştir. (#4720014)ayrıca sonucu daha önceden bana malum olmuş olan maçtır.
skibbe'nin ikinci yarıdaki değişiklerle takımı bariz yatırdığı maç. zaten baros'un çıkıp da yerine nonda'nın girmesiyle beraber maç orada benim için bitti; "bu maç golsüz biter ya da atarsa bordeaux bir tane atar öyle biter" dedik. nitekim herkes gördü ki bu takımın* elenmeyecek bir yanı yok, yani bu boş şişirmeler anlamsız. galatasaray daha geride gibi görünse de maçın en net pozisyonunu kewell heba etti, ayrıca iki tane mükemmel atağın da olmayan ofsaytlarla kesildiğini belirtelim. galatasaray kewell'ın daha da etkin oynamasıyla beraber ali sami yen'de bu takımı paçavra eder, abartıyor muyum? kesinlikle hayır. ligimiz tırto diye takımlarımızı küçük görmeyin lütfen, "sevilla manyak oynuyor" dedik geçen sene. iki maçta da fenerbahçe karşısında yokları oynadı ve elendi, bu fransızlar onlardan daha kötü. galatasaray bu işi ali sami yen'de bitirecektir ancak elenirse de kimse şaşırmasın...
edit: kewell'ın yerine sabri'nin girdiğini de gördük ya daha ne diyeyim ben...
evet gelelim mac sonrasi yorumumuza. gozlerimiz sis(uykusuzluktan), sukur saglimiz yerinde ,is yerinden bir entry daha girmeye basladik..simdi mactan once atip tutan buyuk taktisyenler, cm bilginlerinin dedigi uzere 3-0, 5-0, 35-0 yenilmedik ..0-0 biten bir mucadele oldu..ha benim bulundugum yerdeki saat farkindan oturu tuttum 03:45te kalkip maci izledim neden cunku ben taraftarim yoksa adam gibi uyur maci mi da cm uzerinden oynatir vay be yoann gourcuff yine dokturdu falan gibi ossuruktan sacma seyler soylerdim.evet ayar vermeye calisma guzel kardesim,eksilersen de eksile fakat futbol asla sadece futbol degildir derken birseyden eminim futbol cmden ibaret degildir. simdi gelelim maca; evden izlemek zorunda kaldigim her macta oldugu gibi, elimde patlamis misirim, sirtimda hagi formam basladim izlemeye hatta sagolsun saglam bir futbol dilencisi olan kolombiyali ev arkadasim da uyandi maci izlemek icin her ne kadar 1994 senesinde hagi kalplerini kirsa da icindeki futbol sevgisi bambaska..konudan sapmayayim, simdi skibbe ile baslayalim; guzel arkadasim skibbe,sen bu takimi skib atiyorsun nasil bir mantiktir ki bordeux'un teknik direktoru blanc: uefa bizim icin ikinci planda derken( ki taktiktir bu mac oncesi aciklamalari, adamin dusundugu var herhalde.bu noktadan sonra kimse eleneyim de ligime donup takilayim demez) sen cikip kewell'i oyuna suruyorsun, aklim almiyor formsuz bir adami deplasmanda boyle onemli macta, yirtik dondan cikar gibi oynatmak, gecen hafta oynatirsin biraz sonra bu macta da bir devreyi cikartacak formu da, inanci da olur.ha keza lincoln da oyle ahim sahim top oynamadi ama cani sagolsun.sabri sarioglu'na neden bu kadar yuklenildigi ayri bir enteresanlik, ne yapsin adam yani nedir bu tasak geccme olayi , bu adam umit milli takimda orta sahanin ortasinda oynuyordu ha keza genc takimda da ayni pozisyonda, gerci cmciler cok iyi bilir bunu soylememe bile gerek yok. simdi dedigimiz uzere bu adam sag kanada cekilince anca kosuyor iste orta yapiyor onun da kapasitesi bir yere kadar.18 subat konya macinda ugur sakatlanmasaydi belki ugur oynayacakti ama yok iste elden gelen .o yuzden sarbi'ye yuklenmiyorum hatta severim de kendisini hele dun yaptigi bir tutuneker klasigi burun sumkurtmesi ile gonlumde ayri bir yere kondu..mehmet topal; adam gibi adam, mehmet topal bu macta da iyi oynadi yerinde mudahaleleri istekli oyunu boyle devam ederse takim icin surekli bir arti.baris ozbek; no look pas atti ustteki bir entryde de dendigi uzere evet yakismadi belki fakat boyle maclarda bu tip hareketler hem kendi takimini rahatlatmak guven vermek icin hemde karsi takimi sinirlendirmek icin cok gerekli, kostu da akilli bir sekilde helal olsun.baros; zaten klasik bir sekilde sonuna kadar kasti kartini gormek icin adamin amaci bu belkide , orta okulda sorarlardi 10 yil icinde ki hedeflerin ne diye, belki baros'un ki her mac sari kart gormektir.yaniz ceza sahasi icindeki pozisyon da gozleri topa bakiyor, topa hamle ediyordu cakallik oldugunu sanmiyorum pozisyonda.nonda'ya gelirsek, skibbe gercegine donmek gerekir, neden bir teknik direktor tutup da yaser'i oyuna surmez de , nonda'ya katlanir. yaser'i boyle bir macta avrupa arenasina cikarmayacaksin da ne zaman cikaracaksin ey,skibbe???
bordeaux cephesinde ise , dikkate deger futbolcu goremedim cmcilerin aski gourcuff iyi bir futbolcu fakat bu macta asiri etkili degildi. onumuzde ki macta da etkili olabilecegini sanmiyorum etrafinda bir,iki etkili ismin daha olmasi sart bu tip oyuncular icin. yani bir zidane degil. marouane chamakh denilen adam ile ciddi bir sekilde kisisel sorunum oldugu icin isterse dunyanin en buyuk topcusu olsun, benim icin marakesh discolarinda icip icip kusan,kariya, kiza yazmaya calisan beceriksiz alt seviye bir playboy..zaten gol atacak diye odum koptu, attigi sut gercekten dunya klasinda .onumuzde ki mac icin birseyler karalamak gerekirse, takimin basinda gaz uzmani imparator ve ya kopekler istedi diye atlar olmez lucescu olsaydi. tur yuzde yuz galatasaray'in derdim ama bu skibbe ile supheli ..yine de geceriz biz bu turu be sozluk..
edit: notrinova ve derin mavi uyardilar, ilk once mehmet topal diye belirtmistim ama ne alaka ise kafam dalmis ikinci cumlemde hakan balta demisim dalginliktan ..
harry kewell ın yine sağ kanatta oynatıldığı maç; sanırım skibbe dünya üzerinde kimsenin bilmediği şeyler biliyor zira sol kanatta da sağ ayağını kullanan arda oynuyor.
galatasaray oynamadi(!) sozun dogrusu oynatilmadi. ne zaman ataga cikacak olsa, sahalarda gormek istemedigimiz tipteki onun bunun cocugu hakem tarafindan düdüklendi.
istisnasiz butun pozisyonlar linc edildi. ne futbolu lan. ortada futbol degil futbol katliami vardi. o fifa kokartini alsinda... daha mac baslamadan belliydi, isvicreli hakemden ne beklersin.
gelisme kismi: galatasaray uzun zamandan sonra nerdeyse tam kadro cikti. pres yapmaya calisti lakin butun ikili uclu mucadelelerde hakem tarafindan bordeaux yanli kararlar verildigi icin daha cekingen bir oyun sergiledi. bordeaux a gelince. bi skim olmaz bu takimdan. her pozisyonda hakem yardimi, yere birakmalar, hayvan gibi dirsekler ne lan bu. ha su var ki, kontrataklara hizli cikiyolardi. hepi topu bir tane net pozisyonlari vardi, direkten döndü. hakem seni burdan yine anmak istiyorum. macin sonlarina dogru bordeaux lu oyuncuya sari kart gosterdin, adam alenen yuzune karsi alkis tuttu. gotun yiyosa ona verseydin ikinci sariyi.
sonuc: skibbe dogru degisiklikler yapmadi. nonda cok pasif futbol sergiliyor biliyorsun, al umit karan i, yipratsin defansi. mehmet guven sivas maci disinda nerde iyiydi ki bu kadar israr ediyosun anlamiyorum.
bu isin ali sami yen i de var. orta karar bi hakem verilirse gorecez bordeaux un macasini.
galatasaray'ın yine hücumda çoğalmakta sıkıntı yaşadığı maç oldu. evet belki ideal hücum oyuncuların hepsi kadrodaydı ancak kewell'ın 2.5 ay sonra ilk defa oynaması nedeniyle yeterli kondüsyona sahip olmaması(yine de fena değildi), kafa izni yapan lincoln'ün maç eksikliğinden dolayı al gülüm ver gülüm oynaması, arda'nın savunma yapma gibi bir görevi olduğu için hücuma fazla destek verememesi galatasaray'ın ilerde çoğalmasını engelledi. ikinci yarı nonda denen futbolcu bozuntusunun oyuna girmesi ile birlikte iyice hücum yapamadı galatasaray, hatta ikinci yarı galatasaray'da sadece orta saha oyuncuları oynadı dersek doğrudur. bordeaux belki maçın sonlarına doğru baskılı görünse de pozisyona giremediler.
galatasaray nefretiyle dolmuş empati yoksunu aşırı fanatik fenerbahçelileri yanıltan maçtır. galatasaray çok mu iyi oynamıştır? hayır, iyi mücadele etmiştir. dolayısıyla 0 - 0 ile galatasaray bordeaux ile eşit olan tur şansını ali sami yen' e taşımıştır.
en sevindirici olan da maçtan önce bordeaux' u öve öve bitiremeyenlerin susup oturmaları olmuştur. kendileri tarih dersine iyi çalışmalıdır.
(bkz: galatasaray)
(bkz: uefa kupası)
(bkz: süper kupa)
0-0'lık skrorun, diğer maç * için ne kadar avantajlı gibi görünse de, avantaj teşkil etmediği maç.
genel olarak, galatasaray üst düzey mücadele ortaya koydu sahada. herkes koştu, herkes sonuna kadar elinden geleni yapmaya çalıştı. hücum aksiyonlarında * (ömer üründül'den öğrendim bu lafı) biraz etkisiz kalsa da orta sahada ve savunmada mücadelesi iyiydi.
fakaaaaaaaat;
üçlü defans gibi her an götte patlayabilecek bir anlayışla sahaya çıkmak hangi aklın ürünüdür, meraklardayım. velev ki gol yemesek de kanatlardan gelen (özellikle atak yönü olarak sol kanattan) fc bordeaux atakları ciddi tehlike yarattı. bir gol atabilseydik işin rengi çok farklı olurdu. şu an için her iki takımın da turu geçme şansı %50.
galatasaray'ın gayet akıllı ve mantıklı bir oyun oynayarak istanbul'a az da olsa avantajla döndüğü maç.. lakin burda da o 3'lü defans saçmalığını denerse skibbe sonuç hüsran olabilir..
3'lü savunma oynamak için öncelikle çok iyi bir sağ/sol kanat varyasyonuna sahip olmak sonra da hem havadan hem de yerden çok kaliteli 3 stopere gereksinimi vardır ki bu sistemi dünyanın önde gelen ekipleri bile denemiyorsa vardır bir bildikleri..
dün akşam da gördük ki kanatlardan gelen ve defansın arkasına atılan toplar sıkıntı yaratabilir.. allahtan mehmet topal, ayhan, barış, servet ve emre aşık harika oynadılar da çok az poziyon verildi rakibe.. ama bu eğer istanbul'da denenmeye kalkılırsa allah göstermesin sakat sonuçlar doğurabilir.. o yüzden rövanş maçında telaş yapmadan, sakin oynayarak hatta uzatmaları dahi göze alarak mücadele etmeli cimbom ve skibbe ona göre takım çıkarmalı.. ve özellikle orta sahada görev yapan oyuncuların en az dünkü kadar canlarını dişlerine takmaları elzemdir.. inanıyorum ki galatasaray hafta boyunca şişirilen ama pek de etkili ol(a)madığını gördüğümüz bordeaux'yu evine yollayacaktır..
ben skibbe yerinde olsam rövanş maçında ''de sanctis - sabri - emre aşık - servet- hakan balta - mehmet topal - ayhan - arda - lincoln - kewell - baros'' şeklinde 4-2-3-1 sistemiyle sahaya çıkar, hem topun galatasaray'da kalmasını sağlar hem de beklerin de hücuma katılmasıyla orta sahaya destek verebilecek bir oyun anlayışıyla yer alırdım.. neticede kendi liglerini çok daha fazla önemseyen bir rakip karşısında en az dünkü istek ve azimle turu geçecektir cimbom.. iddaa'da 1 yani.. şimdiden rövanş için kolay gelsin cimbom'a..
levent özçelik'in nonda'ya özellikle şaban diye hitap ettiği, sabri'nin bordeaux kalecisi kale çizgisi üzerindeyken aşırtma deneyerek bir kez daha sevgimizi (!) kazandığı maçtır.
galatasaray'ın iyi mucadele ederek beraberligi hak ettiği mücadeledir. daha iyi bir teknik adamı olsaydı galip de gelebilirdi lakin skibbe ile bu kadarı da basaridir.
özellikle hakemlerin kötü ve yanlı yönetimine ragmen defansta fazla aksama olmadı. mehmet topal ve barış'ın iyi performansı, servet ve meira'nin güzel ve risksiz oyunu ile birleşince, galatasaray maçın başındaki tek pozisyon dısında kalesinde ciddi tehlike yasamadı.
ama ileride bir türlü istenen futbol yoktu. kewell bomboş pozisyonda klasına yakısmayan bir vuruşla kaleciye nişanlamasa topu, bugun farklı bir skorla galibiyet içten bile degildi. yazık oldu! onun dısında lincoln sahada yoktu. bugun hiç begenmedim. baros gibi maça hırslı baslayan bir adamın, ikinci yarı -ki en lazım oldugu dakikalarda- nonda gibi, ne duvar olabilen ne de araya kacabilen özelligi olan bir forvetle degiştirilmesi akıl karı degildi.
defansif açıdan düzgün işlerin yapıldıgı ama ofansif olarak yokların oynandıgı bir maçtı galatasaray adına. hakemler de berbattı. bu kosullarda beraberlik normal bir sonuçtu.
inşallah ikinci maçta galatasaray, bu rakibine karşı üstün bir oyun sergileyerek turu geçecektir. buna can-ı gönülden inanıyoruz.
galatasaray'in iyi bir futbol oynayarak ne yazik ki galibiyeti kacirdigi mac. tabii ki bordo'nun da bir kac önemli pozisyonu var. lakin normal bir sey. hem uefa kupasi maci hem de adamlar ev sahibi. o kadar olsun. ama kesin ve de net olan bir sey varsa gs'nin daha iyi ve üstün bir futbol oynamis oldugudur.
spikerin rezil bir performans sergiledigi mactir. ben kendi ekranimdan jurietti ve gourcuff farkini anlayabiliyorsam o da anlayacak. nonda dan bile kotuydu yani o derece. ikilinin yorumlariyla ilgili birsey soylemeye zaten gerek yok.
macta ilginc bir sahne: emre bir pozisyonda yoann gouffran in keliyle oynamistir. gouffran girisecekmis gibi bir bakis atmis ancak o anda arka plandaki ona dogru gelmekte olan servet in ustune sumkurmesinden korkarak vazgecmistir.
