atatürk'ün de 1938'de öldüğü ve üzüntüsünün hala milyonların kalbinde olduğunu düşündüğümüzde son derece saçma tespittir.
ölen bedenlerdir. fikirler ve eserler değil.
ölüm yıldönümünde "adet yerini bulsun görevimizi yapalım " mantığıyla anılması. yoksa ailesi ve yakınları dışında yıldönümünde üzüntüden uykusu kaçan yoktur herhalde.
Buraya başlık sıçan 80 sonrasının salak gençliği ünvanından kurtulmak için, Uğur Mumcu kitaplarını okumak yeterli olacaktır. Kitap okumadığınız, okumaktan sıkılacağınız, okuduğunuzu da anlamayacağınız gerçeği göz önüne alındığında, en azından wikipedia'dan hayatını okuyunuz. Belki o zaman üzülmek için bir sebep de sizin olur insan ve yurttaşsanız, kimbilir?
biraz akıllı olmak yeterlidir, vicdansız bile olsanız üzülürsünüz.
çünkü bu üzüntü vicdan ve sevgiden öte akla ve mantığa dayalı bir üzüntüdür. düşünün evet hiçbiri görmedi, üzülen gençlerden uğur mumcuyu ama şimdi ülkelerinde gazeteciyim diyen her gün ekranlarda gezen patron ve iktidar dalkavuklarını görüyorlar hemde her gün ama her gün. biliyorlar bu dalkavukların her söylediğinin yalan ve işlerine gelen çarpıtma laflar olduğunu...
ve bu dalkavuklar korkuyorlar işlerini kaybetmekten, popülaritelerini ve bunların kendilerine sağlamış olduğu rahat hayatı kaybetmekten.
ama o korkmadı hiçbir şeyi kaybetmekten korkmadı hatta hayatını bile. parayı ve popülariteyi değil vatanının çıkarlarını için mücadele etti. şimdi bunu gören ve bilen birinin uğur mumcunun öldürülmesine üzülmesi çok doğaldır. **
ne alaka diyeceksiniz belki ama müslüman olmak yeterli bir sebeptir.
Allah'ın adaletine inanmaktır mesela...
uğur mumcunun mazlum olduğunu bilmektir.
müminlerin sözü dinleyip güzeline uymakla mükellef olduğunu bilmek(zümer 18) ve uğur mumcu'nun kendisi inanmasa bile hikmetli sözler söylediğini anlamaktır.
belki sana saçma gelebilir kardeşim. ama benim perspektifimden durum böyle...
kişinin ya da aradan geçen yılların hiç bir önemi yoktur.aydınlatılamayan cinayetler, gerçek faillerin bulunamaması ya da ülkenin önünde kirli bir oyun oynanmasıdır esas sorun.ölümlere üzülmek için 50 yaşında olmak zorunda değiliz.düşüncelere kurşun yollamak ve ya kendi devletinin cinayetlere adının karışması; üzülmek,utanmak ya da tepki göstermek için yeterlidir.
devletin arkasında neler döndüğünü halkına anlatmaya çalışması. evet, tek sebep bu değilsede sonuç olarak gerçekleri konuştuğu için öldürülmüştür uğur mumcu. toprağında rahatça uyusun çünkü türk milleti artık gerçekleri görmeye başladı. uğur mumcu ve uğur mumcu gibi susturulan tüm devlet büyüklerinin söyledikleri yavaş yavaş çıkıyor.