evlenip 3 tane çocuk yaparsan tabi ki 18 yaşındakilere daha hiçbir şey görmedin dersin. ben mi dedim geçinemeyeceksin ama yine de 30 tane çocuk yap diye? şahsen ben evlensem en fazla 1 çocuk yapar paramı normal bir şekilde harcarım. düğün gibi zıvanaya da dünyanın parasını bayılmam. iş hayatı da tabiki zor olacak çünkü karşılığında para alıyorsun, millet sana bedavadan mı para verecek? 30 40 yaşında hayat o kadar da zor değil, siz zorlaştırıyorsunuz. evet 18 yaşındayım.
Mumkundur. Herkes bizler gibi yedigi onunde yemedigi arkasinda yasamiyor, anne-babasiz; uzvu eksik dogan insanlar var. Yargilamayin, ergen ya da simarik diyip yaftalamayin.
Hayat hakkında bir bok bilmeden daha doğrusu onu tanımadan bıktığı zannetmektir, asıl hayatın gerçek yüzünü kendi ayaklarında üzerinde durmaya başladıkça görürsün. Ve hayatın belkide en güzel yıllarını yaşarken bıktığı zannetsen bile aslında bunlar sadece ergenlik tripleridir. Biraz büyüdüğünde o yaşlarda yaptıklarına söylediklerine sadece gülüp geçersin.
bu yaşlar insanın geçiş noktasıdır. kişi ani değişimi kabullenmeyebilir. ruhsal çöküntü yaşayabilir. eskiden daha mutluydum hisleri taşıyabilir. hatta eskiden daha güzeldim/yakışıklıydım bile diyebilir. gereksiz yere huzursuz olur. ve çevreden kopmaya başlar. çoğu genç üniversiteyi ilk sene kazanamaz mesela %80 inden fazlası hep ikinci yıl kazanmıştır neden ? çünkü o yaşlar hem aile hem okul kişiyi bunalıma sokar ki genç o yaşlarda yalnız kalmayı kimsenin ona karışmamasını ister. 20 lerden sonra düzelir diyorlar. geçici duygularmış.
Hiçbirşeyin eskisi gibi olmayacağını anladığımız zaman, hatalarımızın artık daha fazla tepki çektiğini adeta 1 yanlışın 100 doğruyu götürdüğünü anladığımız zaman dilimi.
olağandır. neden şaşırdın ki bacım sen, neden ergen dedin ki?
o 15 yaşındaydı annesi hasta oldu. o zamandan beni zehra bakar eve de kardeşlerine de. 2 ay önce öldü gerçi. ama yaşasaydı da hasta olsaydı diyor kız. ablası da sazcı çocuğa kaçınca babasının gözü hepten üstünde şimdi. bir yandan sınava hazırlanıyor kendisi. mutlak istanbul'u tutturması lazım; yoksa babası göndermez. ama önce şu yemeği yapması lazım. hatta yemeğin altının tutmaması üniversite tutturmaktan daha mühim şu an.
Tam da o çağa özgü, gerçeklerle yüzleşme, hayata karşı tek başına olduğunu idrak etme gibi semptomları olan paniğe kapılınmaması, soğuk kanlı olunması gereken durumdur. Zira gerçekleri hazmetmen gereken zamanda koka kola reklamlarına aldanıp da guya anı yaşayanların sonu bellidir.
Bir de bir sır vereyim aslında bütün hayat ilk gençlik buhranıdır, doğru hayat yoktur, sabredersin ve bir de bakmışsın sona yaklaşmışsın. Şimdi düşün bakalım genç insan. Ne yapacaksın?
her yaşa göre bir derdin olmasından dolayı, garipsenmeyecek olandır.
5 yaşındaki çocuğa sorsan, hayat ona zor.
15'inde birine sorsan, hayat ona zor.
18'inde olana zor.
25'inde olana da zor.
30'unda olan allahlık zaten, ince bir çizgide o, 29 mu değil mi karar veremiyor.
35, yolun yarısı.
40'lar hep 39'da kalıyor.
45'i buldun mu, kuş uçacak değil mi kaygısı.
55'inde bizim mihrap yerinde sancısı.
herkesin hayatına göre bıkma standartı var.
karıncanın derdi ile seninki bir mi?
yoo.
ama o da bıkıyordur arada, demedi deme.