Pek bir değişiklik olmaz. 18 oldun diye plaket vermiyorlar. Ha gidersin paşa paşa ehliyetini alırsın güzel olur. Benim hayatımdaki tek değişiklik o olmuştu. Ailem beni sıkmıyor zaten saat sorunum vs. Yok. Öyle Gül gibi geçinip gidiyoruz.
adam yerine tabi ki koymam amk. 18 yaşındasın lan, teen olarak geçiyosun malum literatürde, adam yerine mi koyacam seni. ekonomik özgürlüğün yok, anana babana bağlısın, eve girdiğin çıktığın saat belli... eee 16-17 ile ne fark var arada? üniversite sınavından çıkıyolar, üniversitede çok daha farklı bir ortama giriyorlar, kendilerince dünyaları aydınlanıyor ve bir bok oldum sanıyorlar ya, tipik hazırlık veya 1. sınıf öğrencisi amk...
2 senen daha var yumurcak az sabret, 20 yaşında olmak diye bir başlık açarsın orda daha yumuşak davranabilirim...
Kaybedilen zamanın bir daha asla geri gelemeyeceğini hatırlatan bir yaş.
5 sene önce bu yaştayken hiçbir şeye önem vermeden kafama göre yaşayıp gidiyordum. Okul, dersler, arkadaş derken bu büyük boş vermişlik benim tam anlamıyla 5 senemi alıp götürdü.
Bu boktan dünyaya üniversite ile atılan ilk adımda resmen bir bataklığa saplanıp kaldım ve hem kendimi hem de ailemi yıprattım.
Şimdi dönüp bakınca sadece pişmanlık duyuyorum.
O yüzden en güzeli her şeyi daha yeni başlamış gibi yaşamak.
Hayatımı 18 yaşım öncesi ve sonrası diye ayırıyorum. Pek bir şey olmadı saçmalıklarım, karışık düşünceler, kayıplar, stres, üzüntünün çoğunluk olduğu bir yaş olarak geçti.
Hayatın baharında olmaktır. Karar vermektir. yaşam cizgine hani bir yol vardır ikiye ayrılır ya doğru ya yanlış işte ona karar verip yön verirsin hayatına. O yolun başında karar vermektir 18 yaş...
Güzeldi. Hayat bambaşka güzeldi. O zamanlar çok iyi hatırlıyorum. Dayım vardı yanımda izmirden gelmişti.
Bana şöyle dedi.
- en güzel yaştasın kerata, bu günlerin değerini bil. O zaman dayım 37 yaşında falandı. Şimdi ben geldim 32 yaşına. Ne kıymeti be dayım. Zaman işte akıp gidiyor. Bak yirmili yaşlarda aktı gitti bizden.