maç saatine kadar kanıma karışacağını tahmin ettiğim-umduğum bu akşamki yemek mönüm;
dört dilim ekmek
yarım tabak kesme çorba (kurban etli, iman power)
bir tabağın dörtte ikibüçuğu kadar bezelye (bunda da kurban eti var, iman power up)
üstteki bezelyeden arta kalan alana pilav (şehriyeli)
bir normal ebatlarda su bardağı kola
beş adet kemalpaşa (mis)
"bu adam çok yemiş, kesin kesilecek davul nihahaha" diye gülen arkadaşlara not: gereksizleri sabah saatlerimde vücuttan atılacak, merak etmeyin.
porto riko takım kaptanı ''deplasmanda oynamanın zorluklarını biliyoruz. Onceki maçta seyircilerimizi üzdük, bunun telafisi için sahada olacağız'' dedi. Ayrıca tecrübeli golcu '' sahaya değişik bir taktikle çıkacağız, ilk 5 dakka uyum sorununu atlattıktan sonra karşımızda yenmek için hiç bir engel olmaz'' dedi. *
kaleci olarak buyuk bı sorumluluk yüklendiğimin farkındayım ve arkadaşlarımın yüzünü kara çıkarmayacağım. Son maçlardaki dalgalanan garfiğime son vermeyi umut ediyorum ve bu maçla çıkışa geçiceğimize inanıyorum.
porto rikomuzu gönülden desteklediğim ve kazanacaklarına inandığım maçtır.özellikle hendrixten bol gollü ve güzel bi futbol bekliorz tabı butun takımdanda.
sakatlıgım nedeniyle sahalardan uzak kaldım ama bu ilk macımda tekrar eski performansıma dönecegime inanıyorum. benim hep arkamda olan, desteklerini esirgemeyen takım arkadaslarıma ayrıca tesekkür ederim. Porto riko'nun gercek gucunu bu sefer en iyi sekilde göstericez.
alınan haberlere göre randy maça 2 günlük bir kamp süreciyle hazırlandı. salı günü fitness/body olayını abartıp çar$amba günü rugby antrenmanına çıkan randy maç için %100 hazır olduğunu belirtti.
istanbul'un batı yakasında her şey sakin gözüküyor.
maça sayılı saatler kala evinde kampta bulunan eqin'in, litrelerce kahve içip film seyretmesi şaşkınlık ile karşılanırken;
"ya yerim porto riko'yu" demesi dikkat çekti.
ismi şike iddalarına karışan uludağ istanbul takımının kalecisi eqin ''kolay maç olucak biliyorum, rahat yenicez, onlar da kimmiş? diyerek rakiplerini küçümsediklerini söyledi. Bunun üzerine porto riko kaptanı hendrix'e bu lafların hatırlanması sonucu ''biz sahada konuşucaz, elimizden geleni yapacağız'' demesi ortalığı kızıştırıcağa benziyor.
muhabirlerin eqin'e; "porto riko iyi takım, ne gibi bir taktik düşünüyorsunuz?" sorusuna "mhuahuahua" diye gülmesi tepki toplarken. sorunun üstelenmesi üzerine sinirlenen eqin'in "eeeh sittirin be" diye bağırması satır arasına düşen bazı başlıklardan..
ilk maçta geliştirdiği deplase ataklar ve derinlemesine paslarla rakibine göz açtırmayan a milli futbol takımımız biraz o maçın rehaveti biraz da isteksizlikten maça tam konsantre olamadığı gözlenmiştir.
porto riko'nun sağlı sollu kombinezonları ile boşalttığı koridorları, defans bloğunun arasında yer yer kopukluklar oluşan takımımızı zorlarken haznedaroğlu'nun çapraz koşularla rakip defansın dengesini bozarak adam eksiltmesiyle ilk 10 dakikada skor üstünlüğünü ele geçirmiş bulunduk.
bu dakikadan sonra oyunda üstünlüğü ele geçiren ve orta sahada top yapmaya başlayan porto riko ekibi kollektif futbol anlayışını benimseyerek çeşitli varyasyonlarla oyunu kendi sahasında kabul eden ekibimizi zorlayama başlamıştır. orta saha defans işbirliğinin doruk noktalarına ulaşan porto riko ekibine karşı ekibimiz zamanlamalı koşularla rakip defansın arkasına sarkmaya çalışmış ve çok çok da başarılı olamamıştır.
kontrollü oyunuyla maça denge getiren porto riko ekibi defans omurgası zaafiyetleriyle hakan şükür tipi çağdaş forvetimiz arjen robben'e boş alanlar bırakmış fakat bu oyuncumuz maçtan iki saat önce yediği acılı adananın burnundan çıkması nedeniyle gol atma başarısını yerine getirememiştir.
toparlanma sürecine giren takımımız depar kulvarına sarkıttığı oyuncularını topla buluşturması ve yerleşmiş savunmayı arızaya uğratacan deplaseleriyle tekrardan üstünlüğü sağlamış aynı zamanda gömülü defans anlayışıyla da rakibine gol şansı tanımıyarak tekrar üç farklı üstünlüğe ulaşmıştır.
üzerindeki ölü toprağını silkeleyen riko takımı splinter oyuncularının orta alanı topla rahatça geçebilmesi ve köşe vuruşlarında ön ve arka direk paylaşımının iyi yapamayan rakibinin zaafiyetlerinden yararlanmasıyla skor dezavantajından kurtulmuş ve tek farkla öne geçmiştir.
günümüz futbolundaki "yenemezsen yenilme" anlayışıyla rsikli ofansif oyunu benimseyen takımımız tek gol daha atarak zorluk derecesi yüksek bu maçtan taraftarlarını çok sevindiremese de rövanşı vermeyerek başı dik ayrılmıştır. rakibinin "allah'ın hakkı üühühüühümümüüüüç" heyezanlarına ilk başta hade leyn diyen cool futbolcularımız büyük bir acıma hissiyle "tamam lan size son hak" diyerek geri çevirmemştir. sıradaki;
çok çeki$meli geçen, ilk golü her zamanki gibi porto riko'nun yediği, bir sürü atak organizasyonu yapılan, atılan goller kadar, kaçırılan gol olan*, çok güzel gollerin yanında her zamanki gibi yalan goller olan, çok zevkli, tam bir futbol maçı olmu$tur. basın açıklamasında randy, arjen robben'den, sırtında patlattığı top için özür dilemi$, "her $ey spor için, arkada$lık için" demi$tir.
bonservisim elimdedir istenildiği taktirde iki takımlada anlaşabilirim. ofansif yönü yüksek olan teknik bir isimimdir ofansta sorunu olan takımlara duyurulur. ** (bkz: uludağ süper ligi kurulsun kampanyası)
ilk maça oranla * daha çekişmeli ve heyecanlı geçen bir maç olmuştur. porto riko takımının ilk maçtaki uyumsuzluğu ortadan kaybolmuş ve takım olarak kollektif futbolun bütün detaylarını sahaya dökebilmiştir. defans bloklarında yaşadığımız problemler nedeniyle yakalanan 3 farkı koruyamayan uludağ istanbul takımı 1 farkla geriye düşmüştür. maçın sonlarına doğru atılan bir gol ile durumu 7-7 ye getirerek maçın berabere tamamlanmasını ve heyecanın 3. maça sarkmasını sağlamıştır.
son dakikada yediğimiz talihsiz gol sonucu uludağ istanbul takımının maçı berabere bitirmesini sağlamışızdır. Gerçekten çok heycanlı bir maç olmuştur, maçın gidip gelmesi oyuncuları daha da hırslı oynamaya sevketmiştir.