ayrıca bazılarının bilica ve emre'ye kırmızı kart çıkmalıydı derken, sarı kartı olmasına rağmen düdük çaldıktan sonra topa vuran ismail'e ve semih'e yumruk atan tello'ya çıkması gereken kırmızı kartları unuttuğu maç olmuştur...
fenerbahçe'nin hükmen yenik falan sayılamayacağı maçtır. kuralda; bir futbolcu oyun kuralları haricinde rakip takıma dezavantaj sağlayacak şekilde oyun alanının, kale direklerinin, korner bayraklarının veya topun' herhangi bir kısmında değişiklik yaparsa ve hakem bu futbolcuyu gerektiği anda cezalandıramamış ve futbolcunun yaptığı değişiklik onarılmamışsa, bu futbolcunun takımı hükmen yenik sayılır" ibaresi bulunmaktadır.
evet bilica oyun alanına müdahalede bulunmuş fakat bu müdahele hakem tarafından sarı kart ile cezalandırılmış, değişiklik kısmına gelirsek ise onarılmaya bile gerek kalmamıştır. zira oyun alanında bir değişiklik olmamış, penaltı kullanılmıştır. götten kural uydurmaya gerek yoktur...
kimi beşiktaş taraftarının m. topuz a bok atarak ne kadar balık hafızalı olduklarını gosterdigi mactır. e hani sezon başı gotunuzu yırtmıstınız m.topuz dogustan beşiktaslıdır f.bahce etik davranmadı transferde diye. noldu şimdi ben anlamadım. adam f.bahce size catır catır koydu diye cirkef oldu. normaldir gerci nede olsa dogustan bjk li, her turlu cirkefligi, mac sonrası aglamayı beklemek lazım m.topuz dan...
beşiktaşlıların; kankaları galatasaraylıların da desteği ile mağlubiyetin suçunu "yine" hakeme attıkları maçtır.
ulan oğlum; son 10 maçın 8'ini fener kazanmış, her seferindeki gibi bu sefer de suçu hakeme atıyorsun, anladık ta, hiç düşünmüyor musun; ilk yarı rakibi karşısında anadolu takımı gibi kapanan, üstüne 3-4 net gol pozisyonu veren, penaltıyı bile atamayan takımında; maça 8 defans oyuncusu ile çıkan teknik direktöründe hiç mi suç yok? el insaf, sanki beşiktaş ezdi geçti, hakem 3 net golü vermedi..
maçın özeti şudur: fener özellikle ilk yarıda elde edilen net pozisyonlarla 3-4 fark atabilecekken son vuruşlardaki beceriksizliklerden dolayı; ve üstüne beşiktaş ta penaltı kaçırınca, maç 1-0 bitmiştir.
fenerbahçe bu maç ile birlikte, beşiktaş ve galatasaray ile oynadığı son 21 maçın 16'sını kazanmış ve sadece 2 kez yenilmiştir. ayrıca bunların çoğunu eze eze ve deplasmanlarda kazanmıştır(özellikle beşiktaş'a karşı).bütün hepsini hüseyin göçek yönetti zaten. ağlama yapmayın devam edin canlarım. yenilgiyi hazmedemeyip bilica'nın hareketinden hükmen galibiyet arayan taraftarı görmemizi sağladı bu maç ayrıca...
bu maç için ağlayanlar ilk yarıdaki maçtan sonra gökhan'ın verilmeyen penaltısını, kazım'a çıkan haksız kırmızı kartı (milan baros ve birçok oyuncu hakeme fuck off demesine rağmen oyundan atılmadı) ve ofsayt golü konuşunca ağlamayın diyenlerdi. unutmadık...
bir de fenerbahçe için emek hırsızı, arkadan dolap çeviren takım falan diyenler var. ulan bu takımın 2006'da şampiyonluğunu çaldılar. papermoon'da yıldırım demirören ve adnan polat kupaları paylaştılar. üst üste türkiye kupalarını çaldılar. önce beşiktaş'a karşı yarı finalde, sonrada galatasaray'a karşı çıkan saçma sapan kartlar ile...
siz önce bir sezonda 10'un üzerinde penaltı attığınız günlerin hesabını verin. zalad'ların, oyunculara giden tofaş arabaların hesabını verin. ergun gürsoy'un geçmişiyle yüzleşin... sinan engin-alaattin çakıcı görüşmelerinin ve 2003 yılındaki şampiyonluğun hesabını verin. ondan sonra fenerbahçe'ye bok atın. bunların hesabını verin ki sizinde ne olduğunuzu anlasın millet...
sevgli beşiktaş taraftarının olmasaydı sonumuz böyle diyerek bilica ya söyüp saydığı maçtır.
Biri, saksımızı çiğneyip gitti.
Biri, duvarları yıktı,
Camları kırdı.
Fırtına gelip aramıza serildi.
Biri, milyon kere çoğaltıp hüzünleri
Her şeyi kötüledi,
Bizi yaraladı ...
ne bilica'ymış birader adamlar koskoca kaleye golü atamadılar hala sallayıp duruyorlar, golünüzü mü saymadı?
kaç tane atağınız vardı? ibrahim toramanın topsuz alanda yaptığı çirkeflikleri gördünüz mü?
hakemi daha mac başlamadan etki altına almaya niye çalıştınız. 17 nisanı söyleyip duruyordunuz ya o son kadıköye galibiyetiniz daha da göremeyeceksiniz kadıköy de galibiyet.
her fırsatta büyük takım olduğunu savunan daha kötüsü 107 yıllık bir kulübe bu konuda dil uzatan bir kulüp düşünün.
kendi sahasında öndeyken hocası tonla eksiği olan rakibi karşısında takımını ikinci yarı tamamen geri çekiyor ve tek bir
atak yapma gereği bile duymuyor. yine o takımın oyuncusu rakip oyuncu penaltıyı atamasın diye futbol sahalarında görülmemiş
bir şekilde penaltı noktasını kazıyor. insan önce bir aynaya bakar..
hakkında hala madde madde konuşulan maç. yok penaltıymış yok bilmem neymiş... öncelikle şunu söylemeliyim ki ilk yarıda müthiş oynayan fenerbahçe'yi hakem sindirmiştir verdiği saçma sapan fauller ile. ernst'in hareketinde topla oynama gibi bir düşünce yok ve direk emre'ye vuruyor net kırmızı kart. lugano'nun pozisyonu tartışılır çünkü birçok eski hakeme göre bu pozisyon penaltı değil. lugano kaydığı için fizik kuralı olarak kolunu başka bir yere koyamaz. dengesini sağlamak için sol kolunu oraya koymak zorunda... emre'nin toraman'a yaptığı hareket sarı kart.
bilica'nın ibrahim'in saçını çektiği söyleniyor ama orada sadece hafif bir tutma var abartmaya gerek yok. tello'nun semih'e attığı yumruğa kart çıkmamasıda ilginçti. maç içinde sadece bilica atılabilirdi ama atılmadı. ayrıca vederson ve toraman'a çıkan kartlar yanlıştı.
bu yüzden bu kadar ağlamaya gerek yok. sen kazanmak zorunda olduğun maça iki ofansif adamla başlayıp penaltı dışında rakip kaleye gidemezsen ağlamaya hakkın yoktur. nasıl ki ilk yarıdaki maçta gökhan'ın verilmeyen penaltısı ve ofsayt gol sonrası bize ağlamayın diyorsanız, bugünde siz ağlamayacaksınız... efendi gibi yenilgiyi kabulleneceksiniz...
ilk yarısında en az 6-7 tane faul bile olmayan pozisyonun beşiktaş lehine çalındığı mücadele. 2 tanesi üzülmez kırlangıcı! iyi izleyin dıngıldaklar!
perdeleri kaldırın bir daha izleyin! lan ne güruhmuş a.q. be!
Dün gece ahmet çakar'ın da dediği gibi bunca skandal maç gördüm ama böylesi herhlde ilk 3'e girer. hemen heyecanlanmayın
mağlubiyete kılıf uydurmayacağım. hocamız korkaktı ve çok kötü futbol oynayarak kaybettik. ama dikkat edin fenerbahçe ne zaman
özellikle kadıköyde final niteliğinde maçlara çıktığında resmen tekmet tokat futbol oynuyor. rakibi bu şekilde sindirerek
yeniyorlar. hakemlerde bu baskının altında eziliyor. bunun adında da 'profesyonellik' diyorlar. kadıköy'de resmen dayak yedik.
maçtaki skandalları başlıklar halinde yazayım:
1. emre belözoğlu denen şahıs maç boyu adeta şov yaptı(kötü anlamda). toraman'a arkadan salladığı tekme, her fırsatta hakemi
çocuk gibi azarlaması, bilica ile bir olup tek suçu kafa topuna çıkmak olan kaş'ı tartaklaması ve maç boyu ağzından küfürün
eksik olmaması
2.lugano'nun çok açık penaltısı
3. topuz'un kötü niyetli olarak düşündüğüm bobo'nun bileğine basması.
4. güiza'nın hem toraman'a faul yapıp hemde üzerine yürüyüp tahrik etmesi.
5. alex'in sivok'a çemkirmesi
6. gökhan gönül ve saz arkadaşlarının en ufak bir taç kararında bile ağızlarından salyalar akıta akıta hekeme sövmeleri ve üzerine
yürümeleri.
vee gecenin bomba adamı futbolla uzaktan yakından ilgisi olmadığını düşündüğüm futbol katili bilica'nın hem hayvanca bir
penaltı yapıp hem de penaltı noktasında petrol arar gibi kazı çalışması ve sahalarda görülmeyen bir skandala imza atması.
7. yine emre belözoğlunun ernst'in dirsek atmamasına rağmen oscarlık bir oyunculuk sergileyip ernst'i attırması. ve hakem
triosunun tüm bu rezillkler karşısında kadıköy'de korkudan dizlerinin titremesi skandal kararlar vermesi ve en acısı
kendisine yapılan hakaretleri bile sineye çekmesi.
fenerbahçe'nin galibiyetini kutlarım..