türkiye 2 sayi öndeyken, macin bitimine yaklasik 45 saniye kala savunmada kazandigimiz top ile ciktigimiz hücumda eger ömer onan kisisi daha topun elimize gectigi muhtemelen besinci saniyede "ulan 2 sayi öndeyiz simdi kastirip da hizli hücumdan sayi cikarmanin anlami yok. süreye oynayip olasi hücum ribaund'unu da alirsak zaten maci almis oluyoruz" fikrini akil edebilseydi bugün cok iyi baslamis oldugumuz turnuvayi belki cok iyi degil ama yine de en azindan yari final oynamis olarak bitirebilirdik.
kisaltmak gerekirse macin kaderini anlattigim pozisyon belirlemistir bence. gerci insanin milli takiminda ömer onan gibi biri 2 numara oynuyorsa, kendisinden cok da mantikli kararlar almasini beklememek lazim. yazik!
(#6083077) alın işte maçtan önce yazılmış bir entry.
hido maçın a.q dur.
son 2 dakika 5 farkla öndeyiz. ve top bizde bir steps bir saçma sapan top kaybı bir boş atış. zaten oyunun bitmesine 2 dakika var. bir maç bu kadar mı satılır. git abicim sen nba'ine.
kazanmayı hak etmedik ve elendik özet bu. herhangi bir karaktere sokulamayan hücumlarla amaçsız top dolaştırmalarla açamazsın kilitleri. potandan seken her topu rakibe aldırıp her hücumda en az iki atak şansı verirsen beynine verirler böyle. maça ağırlığını koyamazsan madalya laflarına ağzına tıkayıverirler böyle. hiçbir bok üretemeyen yunan takımının oyunda kalabilmesinin tek yolu bizim kendi kendimizi vurmamızdı ve oldu. hülasa; kazanmamak için ne yapılması gerekiyorsa yaptık. bu arada sikilmiş götün davasını yapmak gibi olacak ama hakemin verdiği 4 saniye kararı kesinlikle yanlıştır. 24 saniye yenilendiğinde yunan hücumunun bitmesine 4 saniye vardı. schortsianitis topu alıp dönüp kendi elemanına verinceye kadar da o dört saniye doldu. yani hücum süresi bitti. ha, o top schortsianitis'in koca götünün olduğu yere gelene kadar ersan ve diğerleri sike mi bakıyordu? orası yaş...
hakem hatası değil kural hatası yapılan maçtır. top bizim kontrolümüze girmediğinden, 24 saniye süresi dolmasına rağmen - ne şekilde sıfırlandığını anlayamadım, masa sıfırladı - topun yunanistan'a verilmesi, ayrıca hakemlerin kafasından 4 saniye hücum süresi vermesi, ama aynı zamanda bunlar olurken maç saatinden bu sürenin düşülmemesi çok net kural hatasıdır. sonuç itibarıyla, o 4 saniye fazladan oynanmıştır. kesinlikle ve kesinlikle fiba'ya itiraz edilmelidir bu. maç sonu kötü oynanmış olabilir, hidayet, ender ve ersan saçma tercihlerde bulunmuş olabilir, maç kaybedilmiş de olabilir ama bu kural hatası - bence - bu kadar açık ve netken, bu saydıklarımın hepsinin önüne geçmiştir.
turnuva başından beri şunu gördük ki pota altını iyi kapatarak savunma yapan takımlara pota altını zorlayarak basket atamıyoruz. yani öyle tekniğiyle geçip de basket atacak takım yok. en çok farkla yendiğimiz bulgaristan maçında dahi böyle oldu. o zaman yapılacak iş ya üçlük deneyeceksin ya da çok güzel pas organizasyonlarıyla gireceksin içeri. yunanistan'ı diyoruz ama beceriksiz ve gereksiz pas konusunda hiç onlardan aşağı kalmadık. riboundalara bişey diyemeyeceğim top sürekli adamların önüne düştü. üçlük konusunda da yapabilecek tek adamımız hidayet o da cenabetleşince sayı bulamıyoruz işte. slovenya maçında da aynısı oldu. düzenli organizasyonla sayı yapamıyoruz tamamen oyuncuların gününde olmasına bağlı. kesinlikle bizim kalitemizin çok altında bir takımdı ama kesinlikle yunanistan kaybetseydi haksızlık olacak bir maçtı.
tanjevic in slovenya maçında sinan güler ve engit aksür le maça başlaması ne kadar hatalıysa yine bu maçta spanoulis i en iyi tutan adam olan sinan güler i oyundan almasıda o kadar da yanlıştı, bu yanlış herifin kabak gibi potamıza attığı çoğu 3 lük ve serbest atış olmak üzere toplam 23 sayı ile bize döndü, yanlış taktikle beraber ruhsuz ve tarafımızdan gaza getirilmiş sahadaki oyuncuların oynadıkları maçın telafisinin olmayacağını unutmaları elenmemize neden oldu. ömer aşık ın kaçırdığı serbest atışlar, savunmanın yaptığı lüzumsuz fauller verdiğimiz hücüm ribauntları, ömer onan ın öndeyken kullandığı lüzumsuz 3 lük, hidayet in durduk yere yaptığı steps, ender arslan ın çok uzun mesafeden son atışı sallaması velhasıl yenildik elendik.
yunanistan en kötü basketbolunu oynuyor tarihinde;yeniliyoruz, bosna-hersek en kötü futbolunu oynuyor; berabere kalıyoruz -yada yeniliyoruz diyelim, bi anlamı kalmadı-. sizce de birşeyler yapma zamanı kapıya dayanmadı mı? bence kırıyor.
sinir katsayımı yükselten maç olmuştur. sen maçın neredeyse tamamında ribound alama, serbest atış atama, gerekli gereksiz faul yap, yunanistan defalarca top kaybı yapmışken hiçbir hücumu değerlendireme, sonra da maçı kaybet! e bravo!
yine bir yunanistan maci yine kritik pozisyonlarda gozune perde inen hakemler. maglubiyeti hakeme baglamak degil olay, biz de maalesef sogukkanli olamadik, bir turlu oyunu oturtamadik ama el insaf, 24 saniye suresi bitmis top bize gecmis daha dogrusu gecmeli, oyun duruyor ve yunan kocu tarafindan adeta kafa kola alinan hakem rakibe topu teslim ediyor bir de ustune 4 saniye oh suyundan da koy yavrum. tabi o lanet top ta kahpece kazanilan 3 sayilik bir basket olarak potamiza giriyor. simdi gel kendini millilerimizin yerine koy, insan kopar zaten oyundan, psikolojik olarak coker. ozellikle fiziksel olarak ta bitmisken bir de yanlis karar... yine de biraz sansli, sogukkanli olabilsek alabilecegimiz macti. saglik olsun demekten baska bir sey yok yapacak.
tanim > 74-76 kaybedip yari finale cikamadigimiz mac.
maçın bitimine saniyeler kala önde olmamıza rağmen 3lük denemesi yapan şahsiyet..maçı uzaktan biyerden izlediğim için kim olduğunu göremedim, öğrendiğim an silicem seni defterimden.*
ılk 2 dakika da 7 -2 öne geçince aklınca dalga geçersen sonunda böyle boynun bükük ayrılırsın sahadan cin olmadan adam çarpılmıyacağının ortaya çıktığı fiba avrupa kupası maçı.
maç sonrasında yapılan bir yorum kadar gerçektir durumumuz:"insanüstü bir mücadeleyle oynadık." ama yeterli gelmedi.
belki hakem belki oyuncular belki motivasyon belki yorgunluk... çeşit çeşit neden sayılabilir lakin elimize geçirdiğimiz bir fırsatı, bir uzatma bölümünü kullanamadığımız bir gerçektir.
son 1,5 dakika boyunca yunanistana basket attırmayıp her yaptığımız ataktan eli boş dönmemiz bizi bu sonuca getirmiştir.
ömer aşık'ın oynanılan maçlar boyunca yüzde doksan oranla kaçırdığı atışlar beni en çok şaşırtan olay olmuştur. bir değil iki değil hepsi mi kaçırılır birader?
gereksiz yere yapılan fauller yunanistan takmına havadan sayı kazandırmıştır sürekli. daha az faullü oynamayı becerebilseydik savunmada etkili oluşumuzun karşılığını bol bol alırdık.
ha buradan ahkam kesmesi kolay mı? evet... ama daha büyük mutluluklar yaşamak isterdik ve eleştirme hakkımızı da kullanacağız.
yine de herşey için teşekkürler ve saygılar 12 dev adam.
turnuvanın en kötü maçını oynayan yunanistan'a altın tepsi ile sunduğumuz maç. lan o kadar favori yunanistan dendi, spanoulis götümüzü sikecek dendi, çok iyi takım oyunu oynuyorlar siksen kurtulamayız dendi lakin karşıdaki yunan takımı sikindirik bir takımdan farksızdı. bulmuşsun böyle bir gün gitsene üstüne. sürekli geriden geldik. en kritik dakikada 6 sayı öne geçtik, yunanistan'ın hafiften dağılmaya başladığını gördük ancaaak 7-0 gibi bir seriyle tekrar geri düştük. bizden başkası da yapmazdı bunu komşuya. bireysel anlamda öne çıkan oyuncumuz olmadığı için kaldık mal gibi. mütemadiyen hidayet'e bel bağlamanın bedelini de ödedik elbet. yunan takımının direncinin kırıldığı birkaç yer vardı ondan da biz yararlanamadık. pota altı tabir edilen bölge iflas etti resmen. herifler gezintiye çıkar gibi dolaştılar pota civarında. ersan ilyasova yine etkili olamadı. bu arada ömer aşık serbest atıştan sayı bulmamaya yemin etmiş herhal. bozmuyor yeminin. ipne hakem de ekstradan 4 saniye verince elimize verdiler. zaten ilk iki maç dışında adam gibi hücum edemedik. sürekli geri giden oyunlar sergilendi. çeyrek final maçında, bu kadar kötü bir yunan takımına bu kadar yaraklık yaparsan geri çevirmez ikramları...
Bu maçın hristiyan hakemi yüzünden (24+1 sn dolmusken hala 4 sn vardı demesi !! ) face de ''Tüm FIBA maçlarını arap hakemler yönetsin'' adlı grubun kurulmasına neden olan maçtır.
bu son macta yenilip elendigimiz turnuvadan sonra hidayet'e saldiran herkese sesleniyorum, topsunuz olm.
adamin oynamadigi 3. ceyrek'te yunanistan gayet elimize versin, hemen hidayet yok mu lan benchte diye tanjevic'e entry dosenin. hidayet girsin, maca yeniden ortak olalim, hatta kazanmanin kiyisindan donelim, sesler kesilsin. sonra iki tane sersem pas verdi diye turnuvadan elenince 'hidayet agzimiza sicti abi, tanjevic de bi bok bilmiyo' olsun. milletin agzi torba degil ki amina koyayim. siz (bazi sagduyulu ve sozunun eri arkadaslari tenzih ediyorum) degil miydiniz lan bu adam nba finallerinde costururken sozluge salya akitan.. ben mi yanlis okuyorum yoksa sozlugu?
ayrica mactan sonra tum siniriyle sozluge oturan, aptal aptal yazilar kusup sonra da 'abi ben oyle dememistim ama hik mik' diyen, ve entrylerini silen bazi yazar cancagizlarimi da buradan sevgiyle selamliyorum. alkollu iken araba kullanmamalarini tavsiye ediyorum.
ayıp ayıp burada okuduğum birkaç entryden sonra gerçekten ülkemizde spor yapmanın ne kadar zor olduğunu gördüm bir kez daha. ya daha 2 güne alkışlanan takım değil miydi bu takım. tanjevicin suçu ne takımın suçu ne 2 maçıda girmeyen 2 üclükten kaybettik. ender o 3lüğü soksa ne diyecektiniz burada. Tebrik ediyorum milli takımımızı en azından futbol takımımızdan daha iyi mücadele ettiler. canları sağolsun inşallah dünya şampiyonasında final oynarız ki bu takım bana umut verdi. Ha bu arada ömer aşık serbest atışta atarsa nbade rahat oynar. semihten pek cacık olmaz nbade pek tutunamaz o.tabi giderse.
hakem iyidir kötüdür*, bu kadar rezil ötesi bir oyunla o maçın uzatmaya gitmesi dahi bir mucizeydi. sen serbest atışlarda daha topu potaya bile yetiştiremiyorsan, 55 milyon dolarlık adamın attığı şutların %90'ını dağlara taşlara yolluyorsa, rakibine ribaund konusunda açık ara boyun eğiyorsan ağlamayacaksın hakem diye, ama biz türk insanı her şeyde mutlaka günah keçisi bulmayı severiz, aynaya bakmaktan da pek hoşlanmayız. basketbolla çok da içli dışlı olmayan bünyem bile yunanistan'ın şu galibiyeti her şeyiyle hakettiğini gördü, bize de amatör takımların bile yapmayacağı şu salaklıklara yanmak düştü. mükemmel başlayan turnuvanın son 2 maçı rezalet şeklinde geçti, artık kısmet 2010'a...
bizim gruptan gelen sırbistan ve ispanya'dan sonra slovenya da yarı finalist olmak üzere. yani diğer taraftan sadece yunan gidiyor yarı finale sayemizde.
short bilmenenin * bıraktığı turnikenin ardından 24 saniye diyerek
sayıyı kabul etmediği sonra masaya gidip kalp gözüyle pozisyonu izlediği sonrada "aaa bak daha 4 saniye varmış 24 saniyenin dolmasına" dediği maç olmuştur. şimdi ibnelerin ibnesi oynar başlıklı sayın hakem madem 4 saniye var "biiirr" sen o hücum süresi doldu olayını nası götünden uyduruyosun "ikiii" madem süre bitmedi sen o izbandutun attığı sayıyı neden kabul etmiyosun diye sormayacağım zaten sorsamda elime ne geçer deği mi? ama burdan çıkarılacak sonuç 2 sayı farkla kaybettiğimizi düşünürsek aslında haksız yere yediğimiz üçlüğü çıkar 1 sayı farkla kazınırdık bu maçı. vay be kardeşim amma girmiş bu olay bana *
yunanistanın bu kadar kötü oynamasına rağmen kaybettiğimiz maçtır. tabi bunun sebebini tek bir oyuncuya veya tek bir teknik adama bağlamak anlamsızdır. ve basketbol bizim televizyondan gördüğümüz oyunla sınırlı değildir. şimdi hatalı da olsa benim düşüncelerime geleyim:
öncelikle tanyevic, en dandik maçlarda bile oynatmadığı barış' ı bu maçta kritik zamanda 3 dk falan oynatmıştır ve barış da hücum faul yapmıştır, bir eksi burdan barışa değil tabi. son 5 dkda tamamen kısa oyunculara döndü ki yunanistan bizim oyuncularımıza karşılık oyuncu aldıkları için bize yaramadı bence. çünkü onların kısaları bizim kısalara göre daha etkiliydi.
hidayet, ikinci turun başından beri hido' nun ritmini bulmasını bekliyorduk, bu maçta sevindik sonunda geri döndü dedik, hooop bir çok kolay bi hatalı pas, sonucunda top kaybı tabiki. sonra uzatmada topu çaldık getirdik, ersan hido' ya verdi, hido pozisyon yaratıp bir şutu atamadı yine ritmini bulamadın be hido.
ersan, çenesi açıldıktan sonra, ersan kapandı malesef... ama ona lafım yok belki ciddidir, belki darbe almaması gerekiyordur atıp tutmayayım. zaten ersan şu ana kadar ki oyunuyla hepimize yetti belki en iyi oyuncumuzdu. ayrıca,
hido baksın ersan' a milli takımda nasıl oynanılır görsün diyorum.
semih, olmaz canım senden olmaz o kadar oyuncu var bak bir sana böyle diyorum. pota dibinden atarsın onlar bile girmez.
gerçi ben sevindim erken faul problemine girdi bugün diye. bilmiyorum ya basketbol zekası denen şeyden nasibini almamış ya da heyecandan falan kendini kaybediyor. sonuç olarak sana burda yer yok semih, anla şunu. ayrıca da al tanyevici, öp başına koy, onun yaptığını baban yapmaz sana.*
oğuz, bence bugün kötü oynamadı, elinden geleni yaptı sonuçta. sadece erken faul problemine girdi. sırtı dönük oynayabilen, yeteneği olan bir oyuncu.* ama daha geliştirecektir kendini.
ömer aşık, yetenekli pivot ve elinden geleni yapıyor. evet, kaybetmemizde ömer' in serbest atışlarının etkisi tabiki de var ama dediğim gibi tek bir kişiye bağlanamaz. ayrıca adam %23 gibi berbat bir serbest atış yüzdesiyle varsa, bu iki günlük çalışmayla aşacağı bir şey değildir. yani biz bugün zaten ömer' in serbest atışlarından bir şey beklememeliydik. seneye dünya şampiyonasında böyle olmayacağını umuyorum, ömer çalışkandır, aşacaktır bu sorunu.
ender ve kerem kesinlikle bugün iyilerdi. sadece kerem ilk 20 dakika yavaş oynadı dinamik değildi, ama sonraki oyunuyla telafi etti bence. turnuvanın başından beri ersanla beraber en beğendiğim oyuncudur, ayrıca.
ömer onan, baba olmanın verdiği mutluluktan olsa gerek, coştu ve coşturdu bugün. dinamik oynadı, hızlı oynadı, akıllı oynadı ama boş üçlüğü kaçırmayacaktı. napalım olur o kadar.
ve tabi yunanistan' a verilen 4 saniye, bize yapılan ve çalınmayan faul lerinde bu mağlubiyetteki katkısı büyüktür.
ama keşke yenseydik be, sadece basket maçı olduğu için değil, rakip yunanlılar olduğu için de çok isterdim bunu. yine olmadı ve ben yine hırsımdan ağladım, evet.