kampüsü kanunsuz, kuralsız, başı boş bir çeşit ahır zanneden davar sürüsünün 'demokratik hak' diye savundukları olaylardır.
kampüste toplantı, gösteri, etkinlik vs düzenlemek izne tabiidir. oralar bu barzoların geldiği ormanlara, mağaralara benzemez, her şeyin bir usulü, erkanı vardır. hayvanlığı yaşam tarzı haline getirmiş olanlara bu tip eylemler gayet normal gelebilir. onlar 2500 polisi bahane eder, şunu-bunu bahane eder hayvanlık yapabilir. 2500 polis bunlar için kırmızı pelerin etkisi yapar, arenadaki Boğa gibi saldırma dürtüsü uyandırır. bu da normal, sonuçta ikisi de hayvan.
bu sürü zamanında üniversitelerdeki başörtüsü yasağını 'devletin kanunları var, herkes bunlara uymak zorunda' diye savunanlardır ayrıca.
odtü'lüyüz, zekiyiz bilmem neyiz diyenler boşa gevelemesin çünkü eşeklik baki kalır. metin lokumcu da eğitimli bir insandi, hatta (her ne kadar eğitim politikaları nedeniyle mahvedilmiş olsa da) öğretmenlik gibi değerli bir mesleği olan birisiydi. ama gözü dönmüş vaziyette eline taş alıp polise fırlatmaya, nefretle saldırmaya başladı. işte o saniyeden sonra artık değerli bir öğretmen değil bir anarşisttir. ve sonunda hırsından niyazi olmuştur. 'metin lokumcu'yu unutmayacağız' diye zırlayanlar şunu da unutmasın: biz de o gün katlettiğiniz polisimizi unutmayacağız.
Kimse yazmamış, o zaman ben yazayım. Polis Erdoğan gittikten sonra usulca çekilip gitmedi. En öndeki arkadaşlarımızı sıkıştırıp, aralarına alıp, kafalarını copladılar. Yere düşenlere de tekme atıyorlardı ve her yerden kadın çığlıkları, inlemeler duyuluyordu. Dayaktan ayakta duramayacak hale gelmiş öğrencilere gaz atıp gittiler sonra. Yerde yatan öğrencilerin gazı alıp uzağa fırlatacak hali dahi yoktu. Faşizmin en saf halini gördü Odtü bugün. Aynı zamanda son yılların en güzel direnişini.
Bugün ODTÜ'de yaşananlar, en temel insan hak ve özgürlüklerden bihaber bir iktidar anlayışının hukuk ve yasadışı güç gösterisidir.
Temel insan hak ve özgürlüklerini yalnız öğrencilerine öğretmekle yükümlü değil, aynı zamanda bu hak ve özgürlükleri savunmakla yükümlü öğretim üye ve görevlileri olarak bu hukuksuzluğa karşı hakkın ve haklının yanında olmak ve hukuksal tepki göstermek bir anayasal yükümlülüktür.
Başbakan ve güvenlik görevlileri ODTÜ'de eğitim ve öğretimi engellemiştir. Bu hukuk dışı uygulamalar sonucunda birçok öğrencimiz yaralanmış, bir bölümü gözaltına alınmıştır. Bu öğrencilerimizin devamsızlık nedeniyle hak kaybına uğramaması için bu hafta ders yapmayacağımı bilgilerinize sunarım.
öğrenciler olay çıkarmadı. öğrenciler çıkarmış olsa komünist pkk vıdı vıdısını en azından dinleyebilir, cevap verirdik. bugün kimya bölümü endüstri bölümü ve elektrik elektronik bölümü sebepsizce daha öğrenciler doğru düzgün toplanmamışken gaz bombasına tutuldu. insanlar demokratik hakkını kullanamayacaksa bunun adı faşizmdir.
komünist-pkk ittifakının çıkardığı olaylardır.tabii dağdaki arkadaşlarının kıçındaki boku bile görecek türkiye.zorlarına gitmişdir.
not:akp li değilim.tayyipden nefret ediyorum.
odtü öğrencilerinin kafaları farklıdır. hiç içlerinde bulundunuz mu bilmiyorum. ben 2 sene kadar bulundum. misal fen edebiyat'ın önünde islamcılar kitap sergisi açardı. aslında bildiğin barikat. direniş için kurmuşlar. solcular gelirdi sopalarla saldırırdı. sonra olay akşama yurda sarkardı. kavga artık karakteri olmuş odtü'nün.
oradaki öğrencilerin çoğu fakir ailenin çocukları. bi şekilde ezilmiş, bastırılmış, horlanmış, ötekileştirilmiş insanlar. zengin bebeleri de vardır elbette ama ben tanımadım. o yüzden zaten öfke. tamamlanmamışlık hissi. bunu yaşamayan bilemez. sokakta yatmamış, aç kalmamış insan bilemez.
bana sorsan olmasa daha iyiydi tabi. benim zamanımda olsa ben ne yapardım inanın bilmiyorum.
odtulu ogrencilere bunların "okumeye niyeti yok yeuv" diye atarlananlar oldugunu gosteren olaydır. be azına ılık ılık caktığım, adam çalışmayı okumayı bilmese odtude işi ne? merak etme senin 40 universite bitirsen elde edemeyeceğin ilmi, fenii biliyor o insanlar. eğlenmeyide biliyor, okumayıda biliyor ama düşünmeyide biliyor. etrafındaki olanların farkında olmak böyle bişey.
işte sene olmuş 2013 dünyanın sonu geliyor hala bazı malların üğniversite protestolarına eleştirisi "bunların okumaya niyeti yok". be amına kodumun sen okumuşsun da ne olmuş? sokagındaki esnaf gibi gunde 300 kelimeyle konusuyor aynı tepkiyi vermiyor musun? hayatında hiç bir haksızlıga baş kaldırmış mısın? protestonun ne demek oldugunu tvden ogrenmiş burda cümle içinde kuruyorsun ondan sonra da bunların okumaya niyeti yok bunlar faşist. he amk he, 3500 polisle odtuye ebemde demokrasi getirebilir ama düşün la bi bu adamın ilim fen çok sikinde olsa cerne verilen paraya acır mı, bir tane bilimle ilgili çılgın proje göster bana da ondan sonra bana deki en azından emege saygı. lan olum aynaya baksan eğitim sisteminin ne bok oldugunu göreceksin ama vizyonunu siktiğimin bu saatten sonra senden bi bok olmaz.neymiş ogrenciler faşistmiş!!! la hadi kitap okumuyorsun; beyin bedava ama sende yok diyelim, okuman yazman var en azından. aç bir sözlüğe bak la. bak kitap oku demiyorum aç bi faşist nedir sözlükten anlamına bak senin kafandaki 300 kelime ile anlatmışlarsa anlarsın belki.
edit: iyi olmuş diyenler vur komüniste diyen danalar. . neyi desteklediğinize dikkat edin polis devleti bana dkunmasın sevmediğime koysun dersen bu gün kafaya inen polis jopu yarın götünüze girebilir ama gerçi o zaman uu yeh devletlum dersiniz siz gerçi.
Demokrasi lafını ağzına pelesenk etmiş iktidarın (!) bağımsızlık şiarını ağzından düşürmeyen gerçek vatanseverler ile sınandığı ve açık ara kaybettiği olaylardır. Polis yine üstüne düşeni yapmış onlarca, yüzlerce gaz bombasını sıkarak demokrasi anlayışını tekrardan göstermiştir. odtülü öğrenci arkadaşlarıma ve eylemde bizzat bulunmuş olan her duyarlı insana saygılarımı sunuyor ve tebrik ediyorum.
kanuni bile sefere giderken ordu ayrı gider, kanuni ve yakın muhafızları ayrı giderdi. yani seferde iken kanuni'nin yanında sadece 1500-2000 civarında asker olurdu.
devletlü tayyip erdoğan hazretleri efendimiz, kanuni'den daha üstte görüyor olmalı ki kendini 2500 polis ile ordugah yürütüyor.
maşallah.
tayyip erdoğan'ın 2500 polisinin ateş gücü ile kanuni döneminin ateş gücü karşılaştırıldığında, devletlü tayyip hazretleri'nin 2500 polisi, kanuni'nin 25.000 çerisine bedeldir.
padişaha odtü'nün, ilerici-yurtsever öğrencilerin boğun eğmeyeceğini gösteren olaylardır. ey tayyip! ey amerikancı, faşist, gerici diktatör! bu halk sana boğun eğmez!
yaşanan olaylarda çok sayıda öğrenci üyesi atılan sayısız gaz bombasından etkilenen türkiye komünist partisi, merkez komitesi vasıtasıyla şöyle bir açıklama yapmıştır:
"Göktürk uzayda, Patriotlar Türkiyede, Gençlik ayakta
Patriot füzelerini ve eşlik eden 1200 yabancı askeri meclise bile sormadan ülkeye buyur eden Başbakan, bugün ODTÜde yaşananların da sorumlusudur. Orta Doğuda savaş çığırtkanlığı yapan hükümetin Orta Doğu Teknik Üniversitesini savaş alanına çevirmesi manidardır.
ODTÜlü kardeşlerimize geçmiş olsun diyoruz.
Göktürk 2 Çinden uzaya fırlatıldı. Ufku, teknolojide mutlak bir dışa bağımlılıkla, uluslararası siyasette ABDnin taşeronluğu ile sınırlı olan, ekonomiyi kaynağı, ülkeye giriş şekli belirsiz körfez parası ve irana altın ihracatı ile ayakta tutan AKP hükümeti, bunu Orta Doğu Teknik Üniversitesinde yaptığı gazlı gövde gösterisi ile kutladı.
Bugün ODTÜde yaşananlar ülkemiz için bir utanç, hükümet içinse bir rezalettir.
Bilim düşmanlığını künyesine kazımış, eğitim politikaları imam Hatip okulları açmakla sınırlı bir hükümetin başbakanı köklü bir bilim kuruluşuna savaşa gider gibi gitmiştir.
Bir üniversite bugün işgal edilmiştir: 2500 polis panzerlerle ODTÜyü işgal etmiştir.
Orta Doğunun savaş çığırtkanları, Patriot füzelerini meclise bile sormadan ülkeye buyur edenler bugün ODTÜnün bir savaş alanına çevrilmesinin de sorumlusudur.
ODTÜlü gençlere geçmiş olsun diyor, ülkemizin aydınlık yüzü gençlerini Orta Doğunun savaş baronlarına teslim olmadıkları için kutluyoruz."
odtü rektörünün bile yaşanan polis şiddetini kınadığını belirten açıklamasını kulak ardı edip, iktidar köpekliği ve yeminli solcu düşmanlığı yüzünden aklını ve mantığını yitirmiş insan kılıklıları tekrar gün yüzüne çıkaran olaylar.
bunlar ancak meydanlardan, üniversitelerden, fabrikalardan yalnızca padişahlarına "hoşgeldiniz efendimiz!" sesleri çıktığında memnun olurlar. bundan başkası hep "terör"dür, "vatan millet düşmanlığı"dır.
ama yalan ve yağma üzerine kurduğunuz ve güvendiğiniz saltanatı bu ülkenin gençliği başınıza yıkacak.
bu ülkenin emekçi halkı memleketine sahip çıkacak, diktatörlere boyun eğmeyecek.
sözlükte ne kadar kör şerefsiz olduğunu görmemi sağlayan olaylardır. bunun bir polis dehşeti olduğunu anlayın lütfen, çünkü bu olay sadece odtülünün değil, sizlerin de başına gelecektir elbet! iktidar değişse, isimler değişse bu polis şiddeti değişmeyecek, önemli olan bu. bir arkadaşımın yazdığı yazıyı paylaşıyorum burada;
"Bütün direnişler zaferle sonlanmamıştır belki ama bütün zaferlerin temelinde direniş vardır."
18 Aralık 2012 tarihine dair hatırlayacaklarım Göktürk-2'nin uzaya fırlatılması değil, "ORTA DOĞU" Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği binasında 2 saat boyunca hayatımda ilk defa bu denli yoğun bir şekilde biber gazına maruz kalarak mahsur kalmam olacak. Dersten çıkıp eve gidecektim fakat bu mümkün olmadı çünkü bina dışına çıkmak imkansızdı. Bu süre zarfında Endüstri Mühendisliği Bölüm başkanının ve sekreterinin ofisine(2.Kat), öğrencilerin ve çalışanların yani insanların bulunduğu kantine(zemin), bilgisayar laboratuvarına, çalışma salonlarına(3.Kat), 3-5 kişi yürüyen öğrenci gruplarına, otoparktaki otomobillere ve binanın etrafına atılan sayısız biber gazı ve ses bombası güvenlik güçlerinin ne denli zıvanadan çıktığının, toplu bir şekilde akıl ve mantık dışı hareketlerde bulunduklarının bir göstergesidir. Öte yandan bilgisayar laboratuvarındaki görevli kadının astım krizine girip nefessiz kalmasını ve baygın bir şekilde dakikalarca ambulans beklememizi, sağlık görevlilerinin müdahalesi sonrası bilincinin açılmasını, sonrasında hastaneye götürülmek üzere ambulansa bindirildiğini fakat ambulansı dahi hedef alarak atılan biber gazlarını da unutamayacağım. Bu olaya tanıklık etmem aklıma Çayan Birben'in ölümünü getirdi, biber gazı astımlı insanların ölümüne sebebiyet verebilir. Bunları buraya yazma sebebim de birinci ağızdan işin aslını öğrenmenizi istememdir. ODTÜ'de zaten herhangi bir eylem için toplanan öğrenci sayısı 50'yi geçmez hadi bugün 200 öğrenci olsun. 3500 Polis, 105 Koruma, 8 TOMA, 20 Zırhlı araçla gelmek neyin nesi? Bir okul binasına ve çevresine 100e yakın bombayı neden atarsın? Ana akım medyada belki yine ODTÜlü marjinal gruplar, terör örgütü mensupları vb kişiler olay çıkarttı diye göreceksiniz fakat daha öncekilerden biraz daha farklıydı bu. Sanki güvenlik güçleri olay çıkartmaya gelmişlerdi, sanki değil direk öyle aslında. Son olarak, bu topraklarda yaşayan herkes er ya da geç biber gazını soluyacaktır.
Gözlerim hala ağlamaklı... 12 Mayıs Kadıköy- 14 Temmuz Diyarbakır- 18 Aralık ODTÜ
planlı bir protesto olmayıp, polisin önlem amaçlı müdahalesinden sonra büyüyen bir protesto olduğunu anlamayacak kadar öküz ve yandaş olanlarca net anlaşılamayan olaylardır.
azgın_tayyeap_moskof_köpeklerini_hardcore_sikiyor.avi isimli videoya sahip gösteriler ve olaylar dizinidir. Sayın başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı aklınca devrim !! in kalesi odtüye sokmak istemeyen ahmakların bok yemesidir.
Odtüyede girerim ayaktada sikerim fikrinin vücut bulması halidir.
Başbakanı sevmem yalnız bu sosyalist piçlerede uyuzum , vurun kahpeye.
Edit: Hatalarımı görmek için silmediğim entry olarak burada kal. insanın fikirlerinin değişmesi için yıllara ihtiyaç yokmuş.
bazı saçma yorumları görünce, "yazık bu kafaları yetiştiren beyinlere. ne oldu da, insanlıktan bu kadar uzaklaşabildiniz?" diyebileceğim olay.
neymiş efendim: göktürk uydusu uzaya gitmiş, neyin protestosuymuş. ah be zübük, sanki istenilen anda istediğin zaman başbakanı protesto edebiliyorsun da, "neden şimdi?" sorusunu sormaya hak görüyorsun kendinde.
bunların hepsi ileride kapitalist olacakmış: bunlara kısaca senin beynini s.kiyim demek istiyorum be sözlük. bu mu derdin? ileride ne olacakları mı bu adamların. diyelim ki öyle: bu sistemden olmamaya çalışıp bir şey değişmeyeceğine inanmalarına mı taktın(değişenler için soruyorum). eğer bu şerefsizlikse, sen zaten hiç bir çaba sarf etmediğin için kendini o şerefsizlik kategorisinde kaçıncı kata koyacaksın? kaldı ki, bu nasıl genellemedir. sen bana öyle olduğuna dair bir örnek sunarsan ben de sana karşı örneği veririm. eğer derdin değişmeleri değilse: insanların hayatlarını mahvettiğine inandığı insanları protesto hakkına dil uzatman kadar saçma bişey olamaz. sırf ben ileride portakal sevmeyen birisi olacağım diye, bugün çok sevdiğim portakalı yeme hakkımı elimden hangi mantıkla alırsınız.
bunların hepsi pkklıymış. sanki kütüklerine, sicillerine, fişlemelerine baktı da konuşuyor tipini s.ktiğim.
asıl sorun ne biliyor musunuz? devletin en saygın üniversitelerinden birindeki öğrencilerine bakış açıları. "eğitim şart" falan değil., biat etmek şart. biat etmezsen, benim gibi düşünmezsen ve bunu belli edersen ağzını burnunu kırarım, ebene atlarım diyen bir anlayış karşılıyor öğrencileri. gerisi hikaye. ha bir de haberi "tarafsız yayınlayan medya"mız var ki o ayrı mesele. öğrenciler taş atmışmış. insan düşünüyor "evet ntvmsnbc, çok haklısın. sırf taş atan öğrenciler var diye polisin içlerinde ses bombası da dahil olan bombaları kullanması çok mantıklı" diye. bu adeta pandik attı diye adam s.kmektir.
ODTÜ Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Ferdan Ergut'un twitter hesabından;
"Olaylar şöyle başladı: 15.30'da öğrenciler Fizik'te toplandılar. Tayyip'in geleceği binaya yürümeye başladılar. Polis barikatına geldiğimizde barikatla aramızda yüz metreden fazla mesafe vardı. Daha arka sıradakiler henüz toplanmamıştı bile. Öğrenciler ne yumurta ne taş; hiçbir şey atmıyorlardı. Sadece slogan atıyorlardı. Ve demokratik haklarını kullanırlarken gaz bombaları üzerimize atılmaya başlandı. Ben ayrıldım ve ofise geldim. Ondan sonra elbette herşey bambaşka bir hal aldı. Kayıtlara geçsin: ODTÜ'de saldırı polisten geldi. Çocuklarımız evlerinde otururken gaz bombası yedi. Bu bir rezalet!"
biber gazı, sis bombası, tazyikli su. Savaşa mı gidiyorsunuz? Bir silahlarınız ve mermileriniz eksik. Böyle müdahaleler yerine ufak ufak esprisi olan şeylerle karşılık verilmeli bence. Her polise 4 tane yumurta verilse hem olay kapanır hemde bu denli büyümez.