bugün

kilometrelerce ötedeki birinden elimi yıkadığım için telefonu duymadım diye azar yemiştim. şimdi düşünüyorum da... neyse.

şimdi tıpkı diğerleri gibi adlarını bile hatırlamadığımız onlarca kişiye tanrı rahmet eylesin. yakınlarına sabırlar versin.
ölenleri rahmetle andığım üzücü olaydır.
29 kişinin hayatını kaybettiği bombalı terör saldırısıdır.

http://www.gercekgundem.c...si-sanigi-tahliye-edildi/
faili, Diyarbakır'ın Lice ilçesindeki operasyonda öldürülmüştür.

http://www.haberturk.com/...ri-etkisiz-hale-getirildi

68 teröriste 30’ar kez müebbet istendi
http://www.sabah.com.tr/g...-30ar-kez-muebbet-istendi
patlamayla ilgili 2'si mühendis, 7'si polis 9 kişi hakkında soruşturma izni verilmiştir.

http://www.memurlar.net/haber/582617/
2. ay bugün kimse hatırlamak istemiyor.
bugün 8. gün oldu.
bu patlamanın 7. günü bugün unutma unutturma.
halkımız tarafından çoktan unutulmuş patlamadır. maalesef.
DNA testi sonucunda saldırıyı yapan kişi Tak üyesi Abdullah Sönmez olduğu kesinleşmiş.
Salih Neccar kim?
4 gün oldu bu saldırı olalı. milletimiz unuttu.
her ne kadar alışılmış dense de, her ne kadar toplumumuz duyarsızlaşmış olsa da yok arkadaş. olay yeri her gün kullandığım bir rota ve olaydan sonraki gün de kullandım burayı. çevresi beyaz bir örtü ile kapatılmış kimseler görmesin orayı diye. onlarca polis var artık neyi koruduklarına anlam veremediğim.

bahçelievleri geçtikten sonra bütün vücudumdan kanın çekildiğini hissettim. sadece 28 kişinin hayatını kaybettiği bir olay yerine yaklaşmadığımı biliyordum çünkü. orda adeta ülkenin yüreği patlamıştı. merasim sokağın girişine geldiğimde nöbet tutan polisle göz göze geldim, çekilen beyaz perdenin arasından olay yerini gördüm. saatte 40 km hızla 10 metrelik yeri 3 saatte geçtim sanki. hayatını kaybeden insanlar, iş çıkış saatinde aralarından geçip gittiğim askeri servisler, iyi akşamlar dilediğim insanlar, evine ulaşmak için metroya yürüyenler... hepsini o 10 metrelik mesafede uzun uzun düşündüm. boğazım düğümlendi.

ben ki anafartalar saldırısına tanık olmuş, okulunun önünde belediye otobüsü onlarca insanı ezmiş ve soğukkanlı kalmayı başarmış bir insanım. duygusuz bile derler bana. ama.

boğazım düğümlendi. ağladım adeta. yine dışarı belli etmeden.

nasıl bir zihniyet masum insanları öldürebilir? nasıl bir vicdan hazmedebilir bunu? halen bir de utanmadan çıkıp "infaz yaptık" demeleri, ölen insanlara sevinmeleri yok mu bunun faillerinin. akıl alır gibi değil.

bunu yapanlar "barış" isteyenlerin ta kendisi. sormak istiyorum bu ülkenin başını yakanlar çözüm süreci adı altında suni de olsa bir barış ortamı sağlamadı mı? bu ortamı fırsat bilip silah depolayan ve savaş hazırlığı yapanlar amazon yerlileri mi?

ortada çok iğrenç politikalar var ve kimse "barış" isteyecek kadar temiz değil bu coğrafyada. herkes çıkarının peşinde. umarım bu patlama birilerinin gözünü açar umarım. aksi halde orda ve ondan öncesindeki bütün saldırılarda ölenler, otobüslerde yanan insanlar, karakol baskınında şehit edilenler... hepsinin kemikleri sızlayacak.

memleketimin başı sağolsun.
O kadar patlama oluyor olen sivillerin yakini hic mi Sözlükten cikmaz garip..

Zaten olenlerin sivil olanlarinin hepsi memur ve rutbeli. Organize olay gibi gözüküyor. Yani i$idlik bir durum yok. Ben rusya nin yonlendirmesinden ku$kulaniyorum.
Unutmadım, unutmayacağım.

Üzen patlamadır.
Olaydan 3 gün sonra unutulmaya yüz tutmuş patlamadır.

Bu durum gerçekten üzücü.
(bkz: 17 şubat ankara saldırısını tak ın üstlenmesi)
Bizi derinden yaralayan patlamadir. Suruç' a, sur'a, cizre' ye sevinen hayvanlarin buna uzulmeye hakki yoktur.
Buse isimli 4 yaşında bir kız çocuğunun ağır yaralı olduğu saldırıdır.
Benzeri saldırının istanbul versiyonunda 2010 yılında ise 17 yaşındaki Buse Sarıyağ şehit edilmiştir. Buse'nin ardından ağlayan 4 yaşında sude sarıyağ isimli kardeşi vardı.

Düşünüyorlar ki Türk Irkının gerçek evlatları bu yapılanları Arap köpeklerinin, Amerikan köpeklerinin Kürtçü köpeklerin yanına bırakacak, unutacak, pusacak. Ermeninin, Rumun yaptıklarını yanına bırakmadık, Kürt'ün ve islamcıların yaptıklarını da yanlarına bırakmayacağız.
Twitter da anlık üzüntü duyuculara sahte ama bir o kadar da alımlı sözler yazdırtmıș olaydır. Bașımız sağolsun.
2003 yılında amerika ıraka saldırdıktan bir süre sonra intihar saldırıları başlamıştı. özellikle bağdatta çok sık canlı bomba patlıyordu. bir süre sonra o kadar normalleştiki bu durum haberler istatistik tutma mertebesine geldi. bağdatta 40 kişi öldü, bugün 30 kişi öldü, bağdatta canlı bomba...

türkiyenin son yıllarda yaşadığı aynen bu. sınır kapısında, ankara garında, sultan ahmette, tekrar ankarada... bu patlamalar kaç ay içinde oldu? bu sırada kaç asker ve polis şehit oldu? sayıyı hatırlamak mümkün değil. pariste saldırı olduğunda bütün dünya ayağa kalkmıştı, olağanüstü haller, son derece ciddi önlemler vs. peki neden pariste olunca bu kadar ses getiriyorda TÜRKiYEDE ÜÇ GÜNDE UNUTULUYOR? çünkü akp hükümeti zamanında bunlar normalleşti. şehitler, patlamalar, ekonomik krizler normalleşti.

hükümeti eleştirenlere diyorlarki hırsızın hiç mi suçu yok. ya siz salak mısınız? ben mesela arabayı 200 km hızla sürersem eninde sonunda kaza yapacağımı bilirim. yılanı dürtüklersem sokacağını, köpeği kovalarsam ısıracağını bilirim.

saddam hüseyin ülkeyi demir yumrukla yönetiyordu, istediğini asıp kesiyordu ama amerikanın öldürdüğü insan sayısının yüzde birini öldürmemiştir. kaddafi ülkenini petrol gelirlerini halkla paylaşıyordu herkes refah içindeydi. şu an ne yapıyorlar bilmiyorum. beşer esat şii olabilir ama ülkenin durumu kötü değildi. adaletsiz bir yönetim vardı belki ama insanlar evlerinde rahatça oturuyor, işinde çalışıyor, çocuklar okullarına gidiyordu.

peki şuan durum ne? suriye baştan sona yıkılmış durumda, milyonlarca insan sokağa düşmüş başkasına muhtaç olmuş durumda, suriyede ypg, el nusra, işid, öso... gibi onlarca terörö örgütü yerleşik düzen kurmuş durumda. bir apartman düşünün, üst komşu hırsız, alt komşu katil, karşı komşu dolandırıcı. aynen o durumdayız. sebep ne? sebep ismi lazım olmayan birinin ortadoğunun lideri olmak istemesi. ülkeye 3 milyon insan sokmuşsun. bu insanlar biraz da senin yüzünden evinden barkından olmuş insanlar. üç milyon insanın içindeki teröristler orda burda patlıyor. sonra da ypg yaptı, işid yaptı, pkk yaptı. yahu bu ypg liler de işidliler de suriye vatandaşı zaten. hesapsız, kitapsız, kontrolsüz ülkeye sokulan bu insanların ceremesini çekmeye başladık ve bunun devamı da gelecek. allah bizi korusun zalimlerin şerrinden demekten başka bir şey gelmiyor elimizden.
(img:#978124)
itiraf gibi tweet.

ne suç işledik de bunca zaman diliminde burhan kuzu ve melih gökçekle aynı döneme ülkeye denk geldik?
gta tadında ülkede yaşadığımızın göstergesidir.
artık isyan ettiren saldırılardan biri daha. cebinizi ne kadar doldurursanız doldurun, dilediğiniz partide dilediğiniz kadar kalın, sömürün dibine kadar akla gelen her duyguyu, değeri becerebildiğiniz kadar alışığız.

yapmanız gereken tek şey ülke insanlarının bu kadar kolay ölmemesini sağlamak. madende, meydanda, caddede her yerde ölüm riski barındıran bir ülke haline geldik amk.

nasıl hallettiğiniz, kimlerle işbirliği yapacağınız umrumda değil ama insanların ölmesine engel olun. mecbursunuz. bu böyle gitmez çünkü. türkiye'yi her gün bombaların patladığı, sokakta yürümeye korkanların ülkesi haline getiremezsiniz, izin vermezler. herkesi sindirdik diye de hayallere kapılmayın.
Az önce, şehitleri türkiye ciddiye almıyor, olanları üzerine alınmıyor diye yazan, asker yeğenime yazdığımdır:
Ben alındım, ben. Kendimi hayata sonradan ben katmışımdır, havadan, sudan, ateşten ve topraktan sonra ki, ben alındım. Bazı duvarlar, senin anlayamayacağın kadar içlidir, oğlum. Senin duvarın ile öbürkünün duvarı da farklıdır, evladım. Mudanya'daki bir cenazeden (17 şubat şehitlerinden bir astsubaydı, komşuydu çocuklarıma.) çıktım geldim Akhisar'a da, bunu okuyunca üzüldüm be Mustafam. Biz, ağlamayız Musatafa'm. Ağlatırız. Ağlatmamız, acımasızlığımızdan değildir. Hak yerini bulsun diyedir. Ağlayacak vakitleri olmaz. Sen, görev adamısın, işini yap. Gerisi bizim işimizdir. Anlaştık mı oğlum?
Gündemdeki yerini Galatasaray maçına bırakmış patlamadır. Bu ülkede kimsenin bir şey Sikinde değil, maksat gündemde ilgilenecek bir şeyler olsun. Yeni bir şey olunca eskiyi unutuyorlar hemen, anında. Ülke komple patlasa 2 saat sonra gündem değiştirecek başka şeylerin peşinden gider bu insanlar.

Not: Galatasaray. Mesele Galatasaray meselesi değil, onun için belirtiyorum.