Koca 90 dakika ruh gibi gezindi takım. Q7 biraz çabaladıysa da, son dakikada gördüğü kırmızıyla "sıçıp sıvama merasimi"nden o da geri kalmamıştır. Ulan ligde dökülüyoruz zaten, dedim bunların aklı fikri Avrupa'da artık, çok fena coşacaz Kiev'e karşı... Dediğimle de kaldım. Bu kadar farkı beklemesem de, 1. dakikadan itibaren maçı galip bitiremeyeceğimiz belliydi maalesef.
Büyük umutlarla başladığımız sezon bir anda kabusumuz oldu sevgili sözlük. Bundan sonra ne olacak, ben de merakla beklemekteyim.
sonucunu zigana dağında buz gibi bir havada kar yağışı altında sobası tüten bir kahvehanede öğrendiğim karşılaşma. biraz ısınmak için içeri bi girdim baktım ntv spor açık herkes kapıya bakıyor pala bıyıklı amcaların elleri malafatların üzerinde maç kimsenin umurunda değil, oha o da ne, 4-1. yazık oldu. ülke puanı falan filan derken biraz gitselerdi diyordum. olmuyor, türk futbolu günden güne eriyor.
skorunda, faşist, diktatör, beceriksiz uefa nın büyük payı olan maç. keza daha birkaç hafta evvelinde dünya devi buca yı 5 lemişti bizim los galacticos di mi ama?
skor 1-2 iken oyundan ernst'in çıkıp erhan güven'in kurtarıcı olarak girdiği maç. o dakikadan sonra izlemeyi bıraktım bütün umudum tükendi. zaten sonrasını biliyorsunuz.
maçı hiç seyretmemiş birisine maç sonucunu söyleseniz 4-1 bitti diye
vay be beşiktaş şov yaptı desene der.ee ne de olsa bjk favori siz de oğlum avrupa ligi maçı
klasik beşiktaş geleneği işte misaki milli takımı
maç hakkında genel bir analiz yapmak gerekirse;
aslına bakarsanız beşiktaş kötü oynamadı maçta. ama şunu gördük ki duran toplarda ciddi zaafiyetimiz var; sanki takım ilk kez oynuyormuşçasına pozisyon hatalrı yaptı. hakan'ın gollerde pek bir hatası olduğunu düşünmüyorum, penaltı tartışılır. Kiev'in organize bir atağını göremedik, zaten olan pozisyonların hepsi duran top ve maalesef hepsi de gol oldu. Biraz da şanssızlık işin aslı.
Quaresma bu maçta oldukça iyi oynadı ama keşke son dakikada hırsına, duygularına yenik düşmeseydi. Onun yokluğunda zaten umutsuz çıkacağımız rövanş maçına klasik söylemle prestij maçı olarak bakacağız.
Netice itibariyle bitmesin dertler s.kime kadar detirten maçtır.
istikrarın kazandığı maçtır. Dinamo kiev aynı kemik kadro üzerinde 1-2 değişiklikle yıllardır oynuyor, sistemleri kaç senedir aynı. beşiktaş ise devre arasında kurduğu takımla kupaya gitmek istiyor. bu gidişle türk futbolundan neden bir bok olmayacağını yine bas bas bağırarak göstermiştir bu maç.
şimdi schuster istifa derler, rijkaard zaten gitti, aykut bu sene başında fenerin başına geçti, bakarsın o da sezon senu gider. şampiyon olamayan takımlar yabancı kadrolarını komple değiştirir ve yine hayaller başlar.
fazla söze hiç gerek olmayan maçtır.
allah ıslah etsin seni schuster. ağzımıza sıçtın, bide utanmadan hala konuşuyorsun istemeyen gelmesin inönüye evlerinde otursun diye. ulan o stad zaten bizim evimiz orada fazlalık olan misafir olan biri var ise o da sensin, sensinnnn.
sevinmek için sevmedik diyoruz her zamanki gibi, ama kardeşim biraz akıllı olun lan!
ilk onbir için söylenmek istenen cümleler;
hakan arıkan: bak güzel kardeşim. o milletin vurduğu topu elinle tutup arkandaki çizgiyi geçmemesini sağlayacaksın budur.
ismail köybaşı: sen genç yeteneksen ben peleyim aq.
sivok: aga biraz daha çalış olacak biz sendeki potansiyeli biliyoruz.
ferrari: hacı yakında seni ikinci el az kullanılmış diye satacaz haberin ola.
hilbert: kayda değer birşey yoktu. şu orta yapma olayını bir an önce öğren.
aurelio: biri şuna q7 olmadığını söylesin.
ernst: sen gerçek beşiktaşlısın arkadaş.
guti: reyiz derim susarım.
q7: dün sendeki isteğin yarısını diğer oyunculara dağıtsak 8-0 kazanırdık.
nobre: bsgçk
bobo: aklını futbola ver çakallık peşinde koşmasan ortalığın mına korsun.
ismail köybaşı ve erhan güven'in beşiktaş topçusu olamayacağının, defans yapamadan maç kazanılamayacağının bir kanıtı olan maç. aynı zamanda beşiktaş'ımızın avrupa takımı olmadığının da kanıtıdır bu maç. sevilla-porto maçını izleyenler ne demek istediğimi daha iyi anlayacaklar. kazanma arzusu var, hırs var, kabiliyet var, acele etmek yok, top çevirme çabası var, oyun kurma çabası var, organize gelebilme çabası var diğer avrupa takımlarında.anderlecht psg maçına bakıyorum adamlar kendi evlerinde 3 0 mağlup olmalarına rağmen göze hoş futbol, kazanma çabası sunuyorlar. beşiktaş hücum yönü iyi bir takım kurdu diyoruz. bir takım sadece hücüm yaparak kazanamaz. ki beşiktaş bu maçta hücum yaptı, baskın oynadı diyemeyiz. kiev tam bir deplasman takımı gibi oynadı, gol yemeyeyim atarsam avantajdır dedi ve beşiktaş'ın bu kadar kolay gol yemesini avantaja dönüştürerek turu atladı. turu atladı diyorum, beşiktaş isterse rövanşta 4 gol atsın kiev'e hiç önemli değil çünkü bu beşiktaş gol yemeden maç bitiremez.
bir ara tribünlerde biscolata reklamında oynayan lavuklara rastlanılan maç. daha sonra onların dinamo kiev taraftarı olduğu anlaşılmıştır. bu arada bu beşiktaş bırak futbolu, harmandalı bile oynayamaz.
dinamo kiev'in pozisyon bulmadan, duran toplardan bulduğu gollerle galip geldiği karşılaşmadır. birinci gollerine kadar beşiktaş kalesine gidebilmişlikleri yoktur. beşiktaş ise quaresma, guti ve bobo ile bir çok pozisyonu cömertçe harcamıştır. ha çok mu iyi oynadı beşiktaş? hayır. ama bu skoru hak edecek kadar kötü oynamadığını söyleyebiliriz.
(#10832608) ben demiştim. beşiktaş'ın rezil kepaze olduğu bir diğer maçın ön tahmini ben bilebiliyorum da milyon euro kazanan schuster beyfendi bilemiyor. kitle 7 numarayı olsun bitsin. garabet herif.
şaka, makara ve kukara bir yana beşiktaş'ın gerçekten çok çok kötü oynayarak yenildiği maç. bir takım düşünün seyircisi de tatlı rüyalara dalmış ve başkanı tarafından resmen gaza getirilmiş ve "bütün dünya beşiktaş'ı izliyor" denilerek uyku hali devam ettirilmiş.
- bir tane adam şunu beşiktaş/#10849200 sorgulamaz mı ya, koca camiada? bir adam söyleyin bana, varsa da ben herhalde duymadım, okumadım. böyle bir tavır var mı, böyle yaklaşım olur mu?
hadi bunları geçtim, oyuncular kötü, kötü gününde de olabilir bir takım ona da eyvallah derim. ya hoca denilen adam neyi seyrediyor! adam gibi bir hamle yapılmaz mı?
peki yenilen 3 gol. 3 de birbirinden merdane, gidin amatör kümede üst düzey tepe takımı maçlarında böyle 3 gol kimse yemez. nerde bu stoper, nerde bu tandem?
yani makaramızı geçiyoruz zaman zaman ama gerçekten şu oyuna ve skora üzüldüm.
bir sözümde taraftara; hani hep hava basıyorsunuz ya siz, biz süperiz, çok iyiyiz, yaratıcıyız diye! ben akşam birşey görmedim gören varsa anlatsın! maç 1-1 ama seyirci apaçi dolaylarında.
ha bir de unutmadan beşiktaş'lı kimse kendini kandırmasın biraz fazlaca simao, bir de q7.
dün de yine q7 vardı sahnede simao zaten oynamadı. takımın gerisi hepsi çöp. seneye en az 50 milyon euro transfer lazım size haberiniz olsun. 17 şubat 2011 beşiktaş dinamo kiev maçı/@gece lampulu
suşter'in egoları yüzünden kaybedilmiş bir maçtır.
yeter suşter yeter! bu ne arkadaş.
tamam sevinmek için sevmedik de arada sevindir birader. ernst'i çıkarıp erhan'ı almak ne ya. sahada adam gibi oynayan tek adamı ne diye çıkarıyorsun sen.
beşiktaşın 3.golü yiyene kadar iyi götürdüğü maçtır.valla lan adamlar fena oynamıyordu köşe vuruşundan yenilen gölden sonra çabuk toparladılar golü attılar.sonra bi tane daha yedi ve işler ondan sonra boka sarmaya başladı.dinamo kiev kontrollü başladı defans yaptı ama kontra ataklarda ve köşe vuruşlarında ve duran toplarda çok etkiliydiler.zaten gollerin 2'si köşe vuruşundan 2'si de duran toptan geldi.quaresmada kırmızıyı yiyince zaten hayal olan tur mazilerde hayal oldu.beşiktaşın tur atlaması için 4 gol gerekiyor.eğer 4 gol atıp 1 gol yerse uzatmaya gidiyor.
unuttum editi:trabzonsporluyum.