izmir'de 40 derece olan hava nem yüzünden 40! derece hissedilmektedir. bu faktöriyel işareti,(!), de boşa değildir. zira, olayın öznesi olan genç üniversiteye hazırlanmaktadır. dersaneye gitmek için sabahın köründe, sabah 6.30 da sisteme küfrede küfrede kalkıp evden çıkmakta, akşam 6'ya kadar mat-1 miş, fizik-2 'ymiş, kafa patlatmakta ve stoklarla sınırlı bir miktar O2 bulunduran bir otobüsle eve dönmekte ve dersanede verilen soruları çözmek zorunda kalmaktadır. hayatı tuvalet, yemek, uyku ve dersten ibaret olan bu zavallı, artık homo sapiens olmaktan çıkıp fotosentez yolunda emin adımlarla ilerleyen bir ilkel omurgalı haline gelmiştir. düşünün ki bu sefil yaratık için yolun sonuna falan gelinmemiştir. onun için daha bir sonraki hazirana kadar çözülmesi gereken binlerce soru, devirilmesi gereken bir isan boyu soru bankası silsilesi, dikkatle dinlenmesi gereken 1000 küsür ders ve 60 küsür sınav vardır. bu arada bayranm tatilinde bile mümkünse soru çözmesi tavsiye edilmiştir.
"45 yaşında daha önce de oldun ve bu hissettiğin ruh halinin aynen ona benzediğine mi kanaat getirdin genç adam?" gibi soruları akıllara getiren durumdur. depresyondayım de geç, biliyormuş gibi 45 yaş analizleri yapma ergen kardeş.
bu gencimizi ancak şu şekilde tanımlayabiliriz;
hava: sıcak, nem oranı yüksek
yaş: liseli işte
zaman: ögle vakitleri
mekan: kişinin odası
nesneler: yatak ve ayna
boş bakışlar eşliğinde gencimiz yatağa yatar ve gözleri boştur, boşluktur. aynaya bakar yattığı yerden. saç baş dağınıktır*. kendini o kadar gereksiz o kadar işe yaramaz hissederki. birde hava sıcak ya, mayışmıştır iyice, göz kapakları düşmektedir isteksiz. o derece yani. bakar, bakar ve bakar aynaya..**
-baba?
+ne?
-bana ben kendimi 45 yaşında gibi hissediyorum. hayat beni çok yoruyor baba.
+lan eşşek sıpası. yaşın kaç, başın kaç. otur dersine çalış dürzü. hayat çok yoruyormuşmuş.
-ama baba?
+hala burada mısın sen? git oyuncaklarınla oyna hadi.
17 yaşında feleğin çemberinden geçmiş olduğunu zanneden bünyelerin muzdarip olduğu sanrıdır.
adama demezler mi; birader senin aşk zannettiğin testosteron
sırtından vurulduğun ise bir iki basit sırrını başkasından duyman
geceleri herhangi bir nedenden ağladığın sırada o mahalledeki her hanede sayısız dramlar yaşanıyor sadece sen değilsn ağlayan...
kısacası, geçecek birader hepsi geçecek ve sen bilgisayar oynarken hepsini unutacaksın.
<ewt belki saçma gelicek ama öyle.hayt insandan o kadar şey alır ki,daha doğduğunda geçirir yumruğu.doğuran insan terk edip gider.bu yaşa gelirsin bir kere bile görmemişsin.nefret edersin birden.ta bu zamana kadar yemediğin kazık kalmaz.sırtından vuran vurana.yorulur kırılır gücenir.her gece ağlar sessz sessiz.kimseler duymaz.bazen yanlız hisseder insan kendini içindekileri anlatamaz kmselere.insanları tanıyamaz.kırılır her defasnda sadece ağlayacağı bir omuz ister.aşk acısı da çeker .hayat ona herşeyi gösterir ona.ktü olan o olur hep ..işte 17 yaşındayken kendini 45 yaşında hisseder.ama kimseler bilmez.anlamnz.