öss stresinin artık geçmiş yıllara göre tavan yapması, herkesin işin biraz daha bilincinde olmasıyla karışan durumlardan ötürü gayet doğal durumdur. bunun 13 yaşındayken giren modeli de vardır.
ülke şartlarında kaçınılmaz bir durumdur. sosyal yozlaşma, kısır sınav sistemleri, maddi sorunlar vb. gibi birçok sorunlarla karsı karsıya kalan körpecik gencin kaderidir.
çoğu vaka da görülmüştür ki; tedavi edilmesi gereken durumlardan genç ve ailesinin haberi dahi olmamış ve bu depresyon kalıcı hasarlara yol açmıstır. toplum, cehalet ve maddi imkansızlıkları yenemediği sürece fiziksel ve ruhsal yönden sağlıklı bir gençlik düşünülemez. *
ya nereye girem, mahmut'a mi girem? diyecektir bu yastaki genc. gunde iki kere girmesi normaldir. zamanla taslar yerine oturur. klinik vakalarin belirti ve tedavileri farklidir.
pisikoloklar * ve pisikiyatrisler * depresyondaki kimsenin depresyonda olduğunun farkında olamayacağını söylerler iken; çoğunluğun ağzına doladığı cümleciktir. depresyondaki bir kimse bir kere en az 1hafta boyunca hiç yemek yemez, asla gülmez tebessüm bile etmez, odasından çıkmaz, konuşmaz zaten ayağa kalkacak hali de yoktur. biz türk halkı olarak her işte gösterdiğimiz başarıyı burda da sergileyerek 2saatte gireriz depresyona o ayrı.
17. yaş gününde çok güvendiği erkek arkadaşı tarafından hapla uyutulup tecavüz edilen bir kızın haklı olduğu durumdur. sözde onu garantiye almıştır a.o.ç.(küfür yasak olmasın istiyorum en azından böyle durumlarda) alın size veya sözde depresyona girenlere gerçek hayattan bir depresyon malzemesi. bu kız herşeye rağmen yaşamaya çalışıyor ve hiçbir psikolog ve psikiyatrist tedavisini üstlenmek istemiyor.
izleyici kitlesi ilk ve ortaöğretim öğrencileri olan dizileri izleyip, oradaki karakterlere özenen çocuklarda görülebilen olay. bu yaşlar biraz aşıldıktan sonra ise hayatın o dizilerde göründüğü gibi olmadığını öğrenince gerçek depresyon başlar.
(bkz: dedirten başlık)
aslında, sonunda fiil bulunan bu mevzunun çıkış noktası, hayatı henüz 18 yaşında olup da anladığını sanan kimi 'dallama'ların varlığıdır. ''ay ben de depresyondan yeni çıktım, çok kötüyüm ve aynı zamanda 17 yaşındayım'' denilirse elimin tersiyle kuvvetlice vururum adama.
bunların tribe yatanları ya da otu boku gözünde büyüttüğü için depresyona girdiğini sananları olduğu gibi gerçekten bu hastalığa yakalanmış olanı da olabilir. normaldir de herkezin sosyal çevresi ve yaşam standartları bir olmuyo malesef. bu gün 40 yaşında dötüne çük değmemişin biri "depresyon da neymiş artistlik bunlar hep" diyebilir. aynı şekilde 17 yaşında bir genç o herifin hayatında karşılaşmadığı zorluklarla da karşılaşa bilir. muhakkak ki bu da ruh sağlığına etki edecektir. (ulan bana ne oluyosa) ***
henüz küçük denilebilecek bir insanın kendini ''ay ben çok hırpalandım, yoruldum, hayatı anladım'' demesine iten şey. aslında girdiğini sandığı depresyon, belki de ona asla ulaşamayacak kadar uzakken, o ölecek.
edit: (bkz: 38 kötüleyen kimsiniz la).