Maci stadyumdan izledim. Amsterdam Arena'ya gelmeden once, maca o kadar Turk'un gelecegini gercekten kestirememistim. Tam park yerinden ciktik ki yani bir ordu resmen. 2000 civarinda Turk beklerken 10.000 civarinda Turk vardi. Stadyuma giriste cok sıkı kontrol olmadagindan mutevekkil, bazi kendini bilmez okuzler rahatca mesaleleri soktular iceriye. o karisiklikta zar zor gectik yerimize. cok guzel bir atmosfer vardi stadyumda. ha gotumuz basimiz dondu o ayri mesele. ve mac basladi. tam arkamda iki tane trabzonlu taraftar oturuyordu. mac boyunca 'hay usaam, ha ha olacak, gol geliii, gol gelii' laflarini dinledim. en komigi de kazim son anlarda ki golden yararlanamayinca 'hay allah pelanu versun kazim, hoo yan pacaguna sicayum' lafiydi. baya baya yarilarak guldum ama haksiz da degildi karadenizli hemserim yani.
ilk yariya iyi baslamistik aslinda. sanirsam macin 20.dakikalarinda falandi, tam da hatirlayamiyorum hangi futbolcuydu ama orda bariz bir gol sansini kacirdik. o gol olsaydi 1-0 dan farkli bir sonuc olacagi kesindi. hollanda ilk yarida fazla asilmadi maca. yani dunya kupasinda oynadigi futboldan uzak bir futbol sergiledi. biz ise ilk yarida belki de hollanda fazla asilmayinca, daha baskili oynuyor gozuktuk. ve mesaleler. bir tanesi tam da alt tarafimizdan bir yerlerden atildi asagiya. bu okuzlerle birlikte ayni havayi soluyorum yarabbim dedim. yani okuz diye de bagirdim da duymadi. mesalenin atildigi yerde sakatlar ve cocuklar icin ayrilmis ozel bir bolum vardi. hayir atiyorsun da nereye atiyorsun? coluk cocugun basina gelcek orada. bir sakatlik cikacak diye baya korktum. hamit geldi yapmayin felan dedi. dinleyen mi var. neyse bu okuzlukleri saymazsak fena mac olmadi. ikinci yarida oh lan ilk yari da gol yemedik felan dediydim. gol ikinci yarinin hemen basinda geldi. ondan sonra dagildik, sonra toparlandik. hersey sanki tamamdi da bitirici bir oyuncu yoktu sahada. genclerin hala ayaklari titriyor, sen at ben at derken top zaten gidiyor. iyiydik dun ama cesaretli degildi genclerimiz. bu da tabi zamanla olabilecek birsey. bana gore dun sahanin en iyisi hamit'ti. topu ayagina her alisinda rahatliyor insan. en cok alkisi o haketti.
umut veren (yeni) bir milli takim ama cesaretsiz bir milli takim. umarim uzerine daha fazlasini koyarak devam ederler. o cesaretiszligimizi kirabilirsek, bizden birseyler olacak gliba bu sefer.
milli takım ın umut verdiği maç olmuştur. fakat teknik direktör değişiklik revizyon derken aynı oyuncular ile karşımıza çıkmıştır. sabri, gökhan, hamit üçlüsü ile oynayacağına engin baytar veya mehmet i tercih etseydi iyi olurdu. fakat umut bulut u kaderi ile baş başa bırakmak ile kocaman bir 45 dakika heba edildi. takıma emre ve arda nın girmesi gerektiği bariz ve açık bir olaydı. maçın en sinir bozucu anı kazım ın oyuna girmesiydi. kazım milli takım futbolcu değildir. bu hocaların görüpte bizim göremediğimiz nedir anlamadım. koskoca milli takımda forvet oynayacak adam yok sanki. bank asya da serdar deliktaş ı çağır en kötü ihtimal kazım dan daha verimli olur. mehmet batdal ı dene veya ibb den iskender veya ali yi dene çok zor seçimler değil.
sonuçta eğer hiddink saçma sapan işler yapmazsa oğuz a kulağına kapatırsa iyi bir takım bekliyor. takımlarında oynayan formda oyuncular ile hamit-emre-arda-servet-gökhan gibi tecrübeli isimleri koyup diğerlerini form durumuna göre bir iki değişiklik yaparsa takım başarıya ulaşır.
serdar kesimal'ın ne kadar kaliteli ve soğukkanlı bir futbolcu olduğunu gördüğümüz, maç. selçuk inan'da öyle. ama gökhan gönül'ü beğendiğimi söyleyemem. fenerbahçe'deki performansından uzak.
neyse,
gelecek bir gün gelecek!
açar açmaz sabrinin ve kazımın harcadığı bir pozisyonla karşılaştığım ve son dakikalar olmasına rağmen tahammül edilemez olduğunu düşünerek hemen kanalı değiştirdiğim karşılaşma.
ikinci yarı olmasa da ilk 45 dk çoluk çocuğa gol atamayan hollanda'nın yine çoluk çocuğun hatasıyla attığı beleş gol sayesinde galip geldiği maçtır. çok iyi oynayan genç oyuncularımızın şanssızlığı da bu sonucun böyle olmasında etkili olmuştur.
büyük değişim bu mudur? burak ve umut dışında aman aman bir değişiklik görmedim ben. he 75'den sonra oyuna giren oyuncular büyük bir değişimse o zaman ben futbolu bilmiyorum ve bilmekte istemiyorum. eminim ki 90+1'de oyuna giren yiğit çok heyecanlanmış ve takıma bambaşka bir hava katmıştır.
milli takımın gayet iyi oynadığı karşılaşma. hollanda toplam 3 civarı pozisyona girerken biz 6-7 tane net gol fırsatı yakaladık. hatta 1 tanesi boş kaleydi. ama şanssızlık işte. gayet iyi oynayan, koşan, paslaşan, baskı yapan bir takımdı genç olmasından dolayı, öyle boş adamlarda değil bunlar. bu ve bunun gibi takımları ileride çok daha iyi oynarken görmek dileğiyle.
Umut'un çıkmasıyla forvetsiz oynadığımız maç. Anlamıyorum ya neden bu teknik direktörler kulübede orijinal forvet dururken çakma forvet yaratmaya çalışıyorlar. Hiç sevmem ha böyle şeyleri hiddink dikkatli olsun *. Evet maça gelirsek iyi oynadık ancak yaratıcı oyuncu eksikliğini hissettik özellikle final maçlarında. Gençler iyiydi geleceğimiz parlak.
Edit: final maçı ne lan pardon beyler bayanlar saçmalamışım. Final pası olacak.
3 sağ bekin aynı anda sahada bulunduğu maçtır.
(bkz: gökhan gönül)
(bkz: sabri sarıoğlu)
(bkz: hamit altıntop)
ayrıca santrafor olarak umut bulut vardır ve yorumlara göre kollekitf futbolu oynayan hollandadır.