1. Büyük Önder Atatürk'ün Türk ulusuna armağan ettiği en büyük eseri olan Türkiye Cumhuriyeti; halk egemenliğine dayalı, kuruluş felsefesinin temelinde, "Üniter devlet" ve "Ulus devlet" olgusunun yer aldığı, demokratik bir yapı ve sağlam hukuki temeller üzerinde yükselerek bugünlere ulaşmıştır.
2. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın değiştirilmeyecek hükümleri arasında yer alan 3'üncü maddesi; "Türkiye devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir." hükmünü amirdir.
3. Dil, kültür ve ülkü birliği, bir millet olmanın başta gelen vazgeçilmezleridir. Dil birliğinin olmaması durumunda bunun sonuçlarının neler olacağı, tarihteki birçok acı örnekleriyle gözler önündedir.
4. Son günlerde "Dilimiz" üzerinde kamuoyunun gündeminde yer alan birtakım tartışmaların, cumhuriyetimizin temel kuruluş felsefesini kökten değiştirecek bir noktaya doğru hızla götürülmeye çalışıldığı endişeyle izlenmektedir.
5. Türk Silahlı Kuvvetleri; Devletin, Anayasamızda yer alan, Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi koruma görevi kapsamında; Ulus devlet, üniter devlet ve laik devletin korunmasında her zaman taraf olmuş ve olmaya devam edecektir.
kullanılan dilin şahane olduğu bir basın açıklamasıdır. asker resmen türkçe ile dans etmiş,edebiyat yapmış, sokayım kürtçenize demiştir. kullanılan üslüp ve o üslup ile ifade edilen şeyler de çok manidardır.
(bkz: helal olsun)
not: ayrıca hiçbir anti demokratik bir şey de yazmamışlar. sadece yasalardaki kendi görev ve yükümlülüklerini hatırlatmışlar. bunda bişey yok.
(bkz: zorunuza mı gitti)
siyasetçilerin oy kaygısıyla yapamadığı açıklamayı yapmıştır. uludağ sözlükteki bölücüler ise sen siyasetçimisin işine bak diyerek karşı çıkmışlardır. sen işini bilirsin onlar kendilerini çok iyi biliyorlar.
başbakan'ın ileri demokrasi ifadesi ile her daim dalga geçenlerin, dalga geçmesi gereken beyanat. ayrıca ileri demokrasiye sahip hiçbir ülkede verilemeyecek beyanat.
Sorun kürtçüler midir? yoksa 8 yıl öncekine göre çok daha cüretkar talepler ve eylemler ile gündeme gelen kürtçülerin gemi bu kadar azıya almalarına olanak tanıyan hükümet midir?
Bu açıdan bakarsak esas muhattabının hükümet olması gereken bildiridir...
yine bir siyasete müdahale açıklaması. ne zaman adam olacaksınız bilmiyorum. tbmm'nin yetki alanına karışmayın da kışlada işinize gücünüze bakın.
bol bol tavla oynayın, kokteyl düzenleyin, yiyin için filan nasılsa beleş...
siyasetçilerin diyemediğini tsk demiştir, "ama bu demokratik değil yeaaa" şeklinde ağlamaya gerek yoktur, açıklamada antidemokratik hiçbir söz bulunmamaktadır, söylemler türkiye cumhuriyeti anayasası'na dayandırılmıştır. ah, sizin asıl zorunuza giden zaten bu anayasanın değiştirilemez maddeleriydi değil mi?
siyasilere işlerini öğretmeye çalışmış asker. aynı asker kendisine yapılan eleştirilerden sonra masaya yumruğunu vurup "tsk' yı yıpratıyorlar" da demişti hatırlarsanız. e şimdi bu nedir? sen de siyaseti, demokrasiyi yıpratmıyor musun? aynısının laciverti değil de nedir hı?
nasıl memleket lan bu? kimin eli kimin götünde belli değil.
meclis ilk açıldığında asker olan kazım karabekir gibi paşalar meclise girmek istemiş fakat mustafa kemal atatürk o ve onun gibi asker olan arkadaşlarına önce o üniformayı çıkart öyle gel demiştir yani hem asker hem de siyasetçi olamayacağını söylemiş. zaten zamanında ittihat ve terrakiyle görüşlerinin ayrı olduğu nokta da askerin siyasete karışmasıydı. bugünkü durumda askerin siyasete müdahalesini haklı görenlerin çoğunun atatürkçü olmasıysa trajikomik.
ergenekonmuş, balyoz darbesiymiş, generaller açığa alınıyormuş.. orduyla uğraşılıyormuş, ordu güç kaybediyormuş.. hepsinin palavradan ibaret olduğunu gözümüze sokan, içimizi rahatlatan açıklamadır.
mevzu bahis ülkenin gidişatıysa ve bu gidişat giderek daha kötü bir hal alıyorsa, ordu duruma müdahale eder. sincan'da tanklar yürüdüğünde ordu çok mu iyi durumdaydı? hayır. türkiye cumhuriyeti devleti'nin sahipsiz olmadığının kanıtıdır bu açıklama.
bazı gerzekler tarafından muhtıra olarak algılanan açıklamalardır.
bazıları istiyorki asker sussun, muhalefet sussun, öğrenciler sussun bir kendileri konuşsun. ondan sonrada bunun adına demokrasi deniliyor. demokrasi böyle bir şey değildir.
Madde 2- Türkiye Cumhuriyeti; toplumun huzuru; milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde; insan haklarına saygılı; Atatürk milliyetçiliğine bağlı; başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan; demokratik; laik ve sosyal bir hukuk devletidir.
Madde 3- Türkiye devleti; ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı; şekli kanununda belirtilen; beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Millî marşı istiklal Marşıdır. Başkenti Ankaradır.
sivil idarenin görev alanına giren bir konuda açıklama yaparak bir kere daha haddini aşmıştır. kendilerinin asli görevlerinin dağdaki teröristleri alt etmek olduğu hatırlatılmalıdır. eğer politikayı askerler yapacaksa çatışmaya da politikacıları göndermemiz gerekecek.
özet olarak; genelkurmay son derece gereksiz açıklamalarına bir yenisini eklemiştir.
bu ülke'yi yavaş yavaş bölmek isteyenlerin, amına korum demektir. yani içimizden geçenlere tercüman olmuştur. hükümetin, oy kaygısıyla, söyleyemediği açıkça söylenmiştir.
aklınızı başınıza alın, yoksa aklınızı alırlar.
Verilen mesajın decoding edilmiş hali; Saçınız başınız ayrı oynamasın akıllı olun, Kaybolmaya başlanan devlet otoritesini bize tekrardan tesis ettirmeye çalışmayın.
genelkurmay'ın bu ülke sahipsiz değil açıklamasıdır. olaylara kayıtsız kalan türk halkı yerine sazı yine genelkurmay almıştır, kendilerine teşekkürü bir borç biliyoruz. lâkin genelkurmay bu açıklamalarda bulunduğu müddetçe biz birçok şeyi daha onların üstüne yıkacakmışız gibi görünüyor. artık titreyip kendimize gelme zamanı gelmedi mi kardeşim?
konu dil olmasına rağmen açıklamayı siyasi olarak yorumlayan insanlara söyleyecek pek bir şey yok, tartışmak güzeldir, farklı fikirler hoştur lâkin tekrarlıyorum, konu dildir gençler dil...