Kıyamet bu olsa gerek dedirtendir.
Binlerce ölü, binlerce kayıp insan, yaralıları saymıyorum bile...
insanın, doğa karşısında ne denli aciz ve çaresiz olduğunu gördük o gece...
O lanetli gece...
Bazılarına komplo teorisi gibi gelsede bana teslanın kaybolan deprem makinesi gölcük depreminde denendi hipotezi anımsatıyor. Gölcüklü bir kaç kişinin anlattığına göre deprem zamanı çeşitli tuhaflıklar varmış. Gökyüzünün renginin bi tuhaf olması, topraktan çıkan dumanlar, denize düşen tek kişilik yabancı tesçilli bir uçak, pilotun hafif yaralı kurtulması kendini denizden kurtaran balıkçılara sinirlenip oradan kaçması Hatta internette bile yazmışlardı bazılarını linki bırakıyorum.
5 yaşındayken izmir’de balkonda annemin kucağında uyukluyordum. Teyzemler almanyadan gelmiş anneannemlerle cümbür cemaat gece oturması sırasında hepsi bi anda irkilmişti deprem diye.
Ben o yaşta izmirde hissettiğim sarsıntıyı bile hatırlıyosam birebir yaşayanların psikolojisi ne geç düzelmiştir.
Izmir' de depremi hiç hissetmedim. Zaten kayalık yüksek bir yerde oturuyorduk. 99 yazı çok kötüydü. Istanbul ' da adapazarı' nda ve bolu ' da akrabalarımız çoktu. Hiçbirine ulaşamamıştık. Ilk halalalarim ulaştı istanbul 'daki . Biri tamamen izmir ' e taşındı depremden sonra korkup. Ailecek psikolojileri bozulmuştu. Diğer akrabalara da işte arabalar, otobüsler kaldırarak gittiler gidebilenler. " adapazarı kağıt gibi olmuş" diyorlardı. O sene okula başladığımızda sınıf olarak aylarca ağladığımızı ve sürekli yardım kolileri hazırladığımızi hatırlıyorum. Okuldan eve koşup haberleri izlerdim. Bir de deprem çantası hazırlamıştım. Kapının önünde durdu aylarca.
Allah bir daha yaşatmasın diyeceğim lakin tabiat ananında yapmak zorunda olduğu işler var. Bu nedenle deprem kaçınılmaz. Önlem alınmış değil. Bir sonraki büyük depremde kaybımızı düşünemiyorum. Muhtemelen bende ölürüm.
8 yasimdayken buyuk bir gumburtuyle cati katindaki bacanin en asagi 80/90 kiloluk kapaginin yandaki binamiza dusmesiyle uyandim. Anneme ve babama kosmustum, yeni moda olan celik kapimiz acilmiyordu sikistigi icin.
Buyukbabama sesleniyorduk ve tekrar bir ses ve annem dedi ki merdivenler kopuyor cikamayacagiz. Sonra sarsinti durmaya basladi ve kapi acildi. velhasil yazlikci olmamizdan kaynakli geceyi apartmanin onundeki karavanimizda gecirmistik.
Buyukbabam zabita muduru oldugu icin tum gece avcilar bolgesindeydi. Ertesi gun geldiginde uniformalari kan icindeydi. Her yer kagit gibi demisti, en kotusu cinarciktaki akrabalarimizdan haber alamiyorduk.
Sonra gunler gecti cinarciga dogru yola ciktik. O guzelim sahil kasabasi yerle bir, havada agir bir koku. Tum kentte olum kokusu vardi.
Cok buyuk bir aci, cok buyuk bir kayip.
Hala o gun geldiginde cok kotu olurum, o gun yitip gidenlerin anisina grup yorumdan “sesimi duyan var mi” isimli sarkiyi dinlerim.
Hicbir sekilde aciklamasi olmayan bir kayip. Tek kelimeyle kirildik. Unutulmadi, unutulamaz...
Bir daha ugramasin hicbir zaman karanliklar uzerimize.
zamanında olayın büyüklüğünü kavrayamadığım olay 7 yaşındaydım. yan komşumuz cemile teyze ve kızı 4-5 yaşlarında ki kızı büşra ile kardeşinin yanına gölcüğe gittiler, bir daha geri gelmediler. yıllar geçti hala unutmadım. Elimde onlar gitmeden 2-3 ay önce ki Büşra'nın doğum gününden kalan bir fotoğraf var sadece hala özlerim oyun arkadaşımı. Allah rahmet eylesin
hayatını kaybeden herkese tekrardan rahmet dilettirmiş vahim olaydır. geride kalanlara rabbim sabırlar versin. biz istanbulda o kadar dehşet yaşadık buradaki insanlar neler yaşadı hayal bile etmek mümkün değil.
Bu dünyada aslında hicbirseye sahip olmadığımızı bize gösteren geceydi. Ne malımız ne canımız ne evladımız, ailemiz. 45 saniyede tozlar arasına karıştı, kara toprağa gömüldü.
Herseyi unutmaya programlı beynimiz asla ders almıyor, insan böyle acılar yaşasada yine hic ölmeyecek gibi yarınlara çalışıyor. Yaşadığımız şu anın, bize deger veren insanların, sevdiklerimizin kıymetini hic bilmiyoruz. Onları sevmeyi hep yarına erteliyoruz, yarın ararım yarın giderim. 99 depremi bize ertelemenin sonucunu topluca göstermisti, hic ummadığımız sekilde.
Ders alınmamış bir faciadır. Şu an türkiye'de hala istanbul'daki depremin yaratacağı felaketlerden bahsediyoruz. Toplanma yerlerine avm dikenler deprem olacağı gün nerede olacaklar acaba?