aldığınız her ayakkabı kutusunun içinden ayakkabı çıkması dileğiyle, herkesin milli hırsızlık haftasını kutlarım entririsini çalıp buraya copy pase yaparak katıldığım haftadır. yorucu değilmiş amk.
maskesiz hırsızların hunharca kutlayacağı bayram. bir de bunları destekleyen bir milli irade var ki sormayın gitsin. adamın götüne 20 metrelik karbon fiber çubuk soksalar olsun sokuyo ama çalışıyo diyecek.
90'lı yıllarda ilkokuldayken 12 aralık yerli malı haftası olurdu. herkes evlerinde kek, börek hazırlar okulda afiyetle yenirdi. çok güzel bir gelenekti. şimdi ki okullarda böyle şeylere rastlamıyoruz ne yazık ki.
şimdi muhalefet partileri 17/25 aralığı yolsuzluk ve hırsızlıkla mücadele haftası olarak belirlemiş. bu da yerli malı haftası gibi aslında bir kesim malı götürüyor sadece olay ondan ibaret. bizde her aralığın 17'sinde hatırlayacağız sadece...
Aslında bu define hikayelerine benziyor. şöyledir: bir grup arkadaş define bulmak için gece karanlığında yola çıkmışlar ama kimse de diğerine güvenmiyormuş. herkes hazine bulunduğunda diğerini öldürüp hazineye kavuşmak niyetindeymiş. şimdi öldürürse şimdi gece karanlığı, hazine yerinin kazılması, oradan çıkarılması zorluğunu düşünmüş hepsi. onun için de en sona bırakmış. epey gittikten sonra hazinenin olduğu yeri kazmışlar, toprağı atmışlar, hazine ortaya çıkmış. üç arkadaştan biri diğerine göz kırpmış ve diğerini kürekle vurarak öldürmüşler. sonra onu gömmüşler. bu öldürdükleri arkadaşı ise onlara yoruluruz bir şeyler yeriz diye bir şeyler getirmiş aslında. bu kadar çalışma sonunda yoruldukları için oturup yemişler. artık hazinenin çıkarılmasında sona gelinmiş. hazineyi çıkarırken bir tanesi diğerini de safdışı bırakmak istemiş. Bir sopayla vurarak onu da öldürmüş. artık tüm hazinenin sahibi o olacakmış ama onda da bir gariplik başlamış. yediği yemeğin zehirli olduğunu anlamış o da orada can vermiş. o da orada can vermiş.
gelelim konumuza aslında cemaat de hükümet de birbirini destekledi. yukarıdaki hikayedeki gibi suçlu kim diye soracak olursak herkes cevabı biliyor. cemaatin burada kendi hatalarını örtme projesi oluyor bir bakıma. 17 25'in yanında cemaatin bu kadar güçlenmiş olmasında ve yaptığı işlerde hesap verilebilirliği çok önemli. ilk taşı günahsız olan atsın.