bi ara kadıköyede yolu düşer diye beklediğimiz beyazlık! hayır uğramadan geçerse ayıp olur. en azından sabaha kadar yağsın yani soğuklar kesilir hiç değilse!..
istanbul un ne kadar büyük bir şehir olduğunu, aynı şehrin içinde bile hava durumunun aynı olmadığını gözler üzerine seren yağıştır.
beylikdüzünde oturan sevgili, ümraniye de oturan sevgilisine; "seni düşen karlar kadar seviyorum" dese diğeri; "nası yani?" diyecektir büyük ihtimalle.
istanbul, bakırköy semtine henüz uğramamış, uğramasını dört gözle beklediğimiz* yağıştır. yağdığı an itibariyle, okulları tatil eden, işi gücü bıraktıran mucizedir kar yağışı.. dışarda kalan, sokak çocukları ve diğer evsiz insanlar için ne kadar zor olduğu bilinemeyen yağıştır.* sıcak bir yuvada yaşayan kişiler için güzeldir, izlenesidir. konu sokaktaki çocuklarımıza, ısınamayan ailelerimize gelince iş değişir..
kozyatağında kar mar yok, sadece acaip feci soğuğa sebep olmuştur. millet kar sefasında biz don sefasında dedirten durum. don yapmasın, kar yağsın! öyle yağsın ki yarın sabah işe gidemeyelim!*
hızını hesaplamak için tekrar tekrar merdiven çıktım ama şoktan hesap yapma kabiliyetimi yitirdim.
k: bu havada bi tek anorakla çıkılır mı?
h: kar yağsa bari hava yumuşardı.
z*: ding doong...
n: kim o.
k&h: biiiz...*
p*: pıt pıt pıt..
n: hoş geldiniz beş gittiniz. dışarısı soğuk mu?
k&h:*hoş bulduk. çok soğuk.
n: bi kar yağsa ayazı keserdi.
h: ben de az önce aynı şeyi dedim.
n: kahve yaptım.
k: sigara var mı?
n: mutfak penceresinin önünde.
k: aaaaa... kara baaak....
işte bu kadar süre içersinde her tarafı beyaza boyamıştır.
h, n, k 3 masum genç kızdı. h yaşlıydı ama o da iyi kızdı. ta ki o masum karla baştan çıkarılana kadar.
h: koş kızım koş... sokağa inelim.
na: hadii...
k: atmasana ya... şapkam yok.
h: benim de montum yok napıyım?
na: eldivenlerimi unuttum kızlar ya.
Kar kalınlığı maslak'ta 7 cm civarına ulaştı an itibarıyla ve hız kesmeden devam ediyor. Böyle giderse yollar sabaha şenlik yeri. Okullarda tatil olsa keşke. Şimdilik aktaracaklarımız bu kadar maslak'tan.