Ne yalan söyleyeyim fenerin puan kaybetmesini can-ı gönülden isteyerek oturdum tv nin karşısına. Gel gör ki sahada inanılmaz bir Caner vardı. Manisa defansını hallaç pamuğuna çevirdi. Her ne kadar ciddi ataklar yapsalarda ilk yarı manisa'dan ümidimi kestim. Arada fb tv yi açıp istatistiklere baktım, ohoooo fener uçmuş. Ve sonunda fener istediğini aldı.
Uzatmayı bence tartışmaya gerek yok. herşey nizami diye düşünüyorum.
3 dk uzatma gösterildikten sonra durma süresi 3 dakikayı geçen maçtır. şansal büyüka hesaplatmıştır. o yüzden hakemin uzatmayı uzatması son derece doğru bir karardır.
şimdi ağlayan melislere sesleniyorum. manisaspor ceza sahası yayının üzerinden frikik kazandığında 3 dk geçseydi ve atış kullanılmadan hakem oyunu uzatmalar doldu diye bitirseydi acaba ne diyeceklerdi?
ayrıca bienvenü çok gol kaçırıyor evet ama çok da pozisyona giriyor her pozisyonun içinde, zorluyor. bence biraz sabır göstermek lazım eğer atmaya başlarsa kimse durduramaz.
savcının, maç sonucunu tecil etmeyeceğini düşündüğüm maç. son dakikadaki çarpma gol (şahsım tarafından değil tabiiki) şüpheli sayılabilir. hoş, bundan sonra tüm kendi kalesine atılan goller şüpheli sayılabilir.
fenerbahçeye adam gibi bir forvetin lazım olduğunu gösteren karşılaşma. adam bomboş bir şekilde kafaya çıkıp topu dışarı atar mı ya. ayrıca stoch'ta alex yokken iyi toparladı. alex kadar teknik olmasa da hızı bu eksiğini kapatıyor.
20-25 dakika sevinen eziklerin uzatmada koyduğumuz golden sonra " ama dakkaa geçtiii, hakeeem hakeeemmm" şeklinde ağladığı maçtır. he bi de fener kümeye şeklinde bağıran manisa seyircisi, acıdı mı bebişlerim?
fenerbahçe'nin bienvenue'ye rağmen kazandığı maçtır. Hakemi suçlayanlara ise sadece gülüyorum. Trabzon'un burak yılmaz'la kazandığı penaltı penaltıysa, bu maçta ilk yarı caner'e, ikinci yarı stoch'a yapılan hareketler de penaltının babasıdır. Bu bakımdan fenerbahçe'nin 2 penaltısı verilmemiştir. Ha, bana göre penaltı mıdır? ikisi de değildir ama hakemlerde standart olmadığı gibi buraya yazanların insafında da bir standart yok. Yahu bir kere çıkarın şu at gözlüklerinizi de öyle izleyin maçı. Hakem 89:30 civarı uzatma süresini göstermiş. 90:05 civarı volkan topla beraber ceza sahası dışına çıkmış. Kazanılan serbeşt vuruş anca 92:00 civarı kullanılabilmiş. 92:15 gibi maçın skorunu belirleyen adam başlamış kıvranmaya. Kalkmış ayağa olmuş süre 92:45 civarı bir şey. Ne yapacaktı hakem? 15 saniye oynatıp maçı mı bitirecekti? Fenerbahçe 93:30 civarında serbest vuruş kazandı ve bu serbest vuruş, şark kurnazlığı yapan oyuncu tarafından kendi çok şık ve soğukkanlı bir kafa vuruşuyla gole çevrildi. Kaldı ki hakem her seferinde kronometreyi durdurduğunu işaret etti. Hadi hakemi görmedin, spikerleri de mi duymadın? Spikerler de durmadan kronometrenin durdurulduğunu tekrar ettiler. Hem kör hem sağırsanız, maç hakkında yorum yapınca zırvalarsınız.
Size 3 dk uzatılan galatasaray istanbulspor maçında 90+6'da diğer yarı sahadaki hakem tarafından verilen penaltıyla galatasaray'ın maç kazandığını hatırlatır, ve 4 sene üst üste şampiyon olduğunuz sezonların birinde fenerbahçe'nin şampiyonluğunu çaldığınızı belirtirim.
Tabi buraya takılanların çoğu ergen olduğu için onlar ne haluk ulusoy dönemini bilirler, ne de o zamanlar galatasaray'ın kayırıldığını...
Sonunda maç hakkında yazmaya başlayabilirim.
Fenerbahçe'nin mutlak galibiyet parolasıyla çıktığı maç olduğu aşikardı. Bunu aldığı risklerden dolayı yediği kontraataklardan anlıyoruz. Manisa da çok iyi direndi. 1 puan hedefiyle çıktıkları çok belliydi ama fenerbahçe'nin fark atabileceği maçta 3 puan bile alabilecek fırsatları yakaladılar. Lâkin beceriksizlik ve en önemlisi bencillik yüzünden bunu başaramadılar. Bu maç bir kez daha gösterdi ki, bienvenue bizim halı saha takımında bile ilk 7'ye giremez. Aşikardı ki, aykut kocaman denize düşmüş. Ama radikal bir karar alıp forvette bilica ile başlasaydı, emin olun maç daha ilk yarı biterdi. Bir futbolcu hiç mi doğru bir hareket yapmaz kardeşim? Daha maçın başında belki de penaltı ve kırmızı kart kazandırabilirdi ama o topla aynı hizaya gelmeden topa ayağını uzatmayı akıl edemiyor. Bu maç çok açık bir şekilde gösterdi ki, fenerbahçe'nin en az 2 forvete ihtiyacı var. Bienvenue gönderilsin ve daha fazla ne taraftafın ne de takım arkadaşlarının sinirini bozsun.
Takımın geri kalanı genel anlamda iyiydi. Çok koştu, çok mücadele etti. Ama yönetici eksikliği çok göze çarptı. Alex yoksa ve sen yine forvet arkası bir oyuncuyla maça başlamak istiyorsan, bu isim stoch değil emre olmalı. Baroni'nin yanına topuz'u koyup sağ kanata stoch'u koysaydı, maç daha ilk yarıda kopardı. Stoch kesinlikle forvet arkası oynayabilecek oyuncu değil. Oynarsa verimi düşer. Nitekim düştü de. O yüzden aykut hoca'nın alex olmadığı zamanlarda oraya emre'yi monte etmesi lazım. Recep niyaz bile düşünebilir o bölgeye ama stoch olmaz, olamaz. Stoch'un yapısına ters orası. Stoch kanatlardan içeriye kat ettiğinde çok dha verimli oluyor ve adamını da çok rahat geçiyor. Ancak bu maç genelde ya yan pas yaptı, ya da geriye döndü.
Defansın ortası genelde iyiydi. Ama bekler sıkıntılı. Bu zayıflamış manisaspor karşısında bile ziegler ve gökhan gönül bocalıyorsa, quaresmalı-simaolu beşiktaş karşısında ve hızlı kanatları olan takımlar karşısında ne yapacaklar? Ziegler bu maç tam bir amatör topçu gibiydi. Ne yaptığını çoğu zaman kendisi de anlamadı. Hele hele gökhan gönül... Lütfen futboluna odaklan. Sahada iş yapamayınca çenene vurmasın. Artistliğe lüzum yok. Her hakem çekmez bu kadar dırdır, yersin kartı. Senin hakemlerle didişmen değil, iş yapman fenerbahçe'yi kurtarır. Verimli olamayacağını hissettiğin an işaret et kenara, çıkarsın seni. Orhan şam var orda.
Fenerbahçe kazandı ama özellikle gökhan gönül ve ziegler'i hocanın sert bir şekilde uyarması lâzım. Bienvenue'ye hiçbir şey demeden a 2 takımına göndersin. Hatta satabiliyorsa satsın. O adamın tesislere girmesi bile eminim futbolcularım moralini bozuyordur.
Son bir paragraf da recep niyaz için açmak istiyorum. Daha 16 yaşında. Çok genç ve heyecanlı. Aykut hoca bienvenue kabusuna daha fazla dayanamadı ve radikal bir kararla kendisini oyuna aldı. Takım arkadaşlarına teşekkür etmeli zira topu ona sık sık atıp ateşe atmadılar. Zaten yaşı daha çok genç, o adamın heyecanını bile üstünden atmadı 15 dk alır. Son 10 dk girmesi ise onun için bir moral olmuştur. ilk izlenimlerim, nerede duracağını, nereye koşması gerektiğini ve ne yaptığını bilen biri görüntüsü verdi. Umarım aldığı süre artar ve fenerbahçe'ye üstün yıllar hizmet edebilecek bir oyuncu çıkar karşımıza. Tabi unutulmaması gereken bir husus var. Recep'in boyu daha uzayacak. Umarım çok fazla uzamaz da çevikliğini kaybetmez.
Ve aykut hocam, bir sözüm de sana... Lütfen gençlere daha fazla süre ver. En azından kadıköy'de rahat geçmesi beklenen maçlarda ilk 11'de başlat. Bu sezon artık gökay'ı takıma kazandırmalıyız. Recep de ikinci yarılarda oyuna girebilir. Özsermayenin en ucuz ve en etkili transfer olduğu gerçeği unutulmamalıdır.
koskoca maç boyunca ya bi kere ya iki kere geldiği fenerbahçe kalesine es kaza bi gol kitleyip üzerine yatma düşüncesinde olan manisaspor un kendi kendini yendiği karşılaşmadır.
Çok çekişmeli bir maç olmasının yanısıra, son gol FB li olmayan tüm taraftarların kalbini kırdı.
Bir gol düşünün kaleyle birlikte ligde ki 17 takıma giren!
şu maçı izlemeden yorum yapan tüm bukalemunlar siz nasıl adamlarsınız abicim tamam fenerbahçe düşmanısınız onu anladık. fenerbahçe galip gelmesin kim kazanırsa kazansın havasındasınız onuda anladık ama gözünüz yok mu? izleyipte "90+6 da gelen gol 3dk uzatma" diyenler hakikaten objektif misiniz?
adamlar 90 dakika bir defa kaleye geldi gol yaptı, fenerbahçe 30 şut çekmiş, bienvenu %100 4 pozisyon kaçırmış, son 3 dk uzatmanın 2.30 dk sı manisalıların yerde yatmasıyla geçmiş. izleyin öyle düşmanlık yapın.
fenerbahçe bunca yapratılmasına rağmen halen 2.sırada ya onu çekemiyorsunuz. 17 takım bir olup ateş etseniz yine yıkılmayız. hepinize kapak olsun fenerbahçe'nin bu bir arada oluşu, birbirine kenetlenmesi.
fenerbahçe'nin sonuna kadar hak ederek aldığı maçtır. haketmediğini söyleyenlerin maçı izlediğini hiç sanmıyorum. malum, fener ne şekilde galibiyet alırsa alsın, bu arkadaşlarda değişik travmalar yaratıyor bu olay. neyse efendim. hakeme hiç bok atılmasın. sen bacağına top değdi diye yerden kalkmazsan, birde üstüne oyuncu değiştirirsen, hakem de bunu uzatır güzel kardeşim. son dakika golünü de kendisini yere atarak vakit geçiren oyuncunun atması da, ilahi adalet olsa gerek.
fenerbahçe'nin bu sezonun en iyi deplasman oyununu oynayıp bir dünya gol kaçırdığı ve son saniye golüyle galip geldiği maç.
fenerbahçe yenilebilirdi de oyunun akışına bakarsanız, bir gol yense muhtemelen dönmezdi de maç, ama futbol böyle garip işte.
caner takımın en iyisiydi, gol attığı için değil 90 dakika oynadığı oyunla. sonuçta bu takıma bir tane forvet lazım, burası kesin ve atla deve değil. alırlar mı almazlar mı orasını bilemem ama kesin lazım!
not: galatasaray halen daha sadece 2 puan önde, bunun kıymetini bilsinler.
4/2 = 2 = play off.
play off diye sayıklayanlar daha oraya kadar çook suların akacağını unutmasın.
(bkz: melisleri öpüyorum kıçından)*
hiçbir maç bu kadar fenerbahçe'nin hakkı olmamıştı olan maç, forvetsiz, alex de souza'sız,lefter'siz, aziz yıldırım'sız bir fenerbahçe ancak bu kadar iyi oynayıp ancak bu kadar gol kaçırabilirdi ve adalet tecelli etti sonunda. diyemeden geçemeyeceğim;
guiza neredesin lan, taşşaklarını yalayalım geri gel, sana edilen küfürleri affet de gel, canımıza kastın yoksa gel lan. bu mal adamı öldürür yoksa.
son dakikalarda top yumurtalarına gelmş gibi numaradan kıvranan elemanın kendi kalesine atmasıyla eden bulur gibi inanılmaz bir adaletin doğuşunu izlediğimiz mücadele.
3 dakikalık uzatmanın 2 dakikakası manisasporlu oyuncuların kendilerini yere atmaları ve oyuncu değişikliğiyle geçtiği için 5 dakika uzamış istenirse 6 dakikaya kadar uzatılabilecek maçtır.
siz böyle fener in yenilmesini istedikçe, biz son dakikalarda çocuğu koymaya devam edeceğiz.