bursayı 6-0 ezdiğimiz maçta bile gollerde hiç bağırmayan bendim. fenerbahçe maçında sneijder attığında bağırmadım sakince o güzel vurdu be diye normal tonda söyledim. ama bu maçta özelliklede burakın gollerinde kolumu bacağımı sakatlama pahasına hareketler çektim sesimi kaybetme pahasına bağırdım komşular rahatsız olurmuş hiç düşünmedim. bursanın şereften yoksun taraftarı ve yönetimi hele 800 lira bilet arası gibi abukluklar maçtaki bursa çirkeflikleri bu durumun sebebiydi. siz kimsinizde cin olmadan adam çarpmaya kalkıyorsunuz hamamcılar.
800 trl verip deplasman tribününde müsabakaya giden 3 tane galatasaraylı varmış. bu arkadaşlar aşağıdaki hesapla bağlantıya geçerlerse kulüp tt arena'daki ilk seyircili müsabakada kendilerini misafir edecek...
galatasaray' ın hak ederek kazandığı maç. hem bursaspor hem galatasaray adına birer penaltı verilmemiştir. galatasaray' a verilen penaltı kararları doğrudur.
ayrıca sevgili bursasporlular hakeme ve federasyona değil, takımlarına kızmalıdır. çünkü 2-0' lık avantajı koruyamayan onlardır.
burak iki sarıdan gördüğü kırmızı kart ligde geçerli mi? yoksa finalde yok mu?
sarı kartlı melo ve selçuk finalde oynayacak mı?
yayıncı kuruluş da herhangi bir bilgi vermedi.
onun dışında, burak ilk yarı atılmalıydı. çok bile dayandı hakem ona.
ilk penaltının penaltıyla uzaktan yakından alakası yok. selçuk kaçırsın diye geçirdim içimden galatasaraylı olarak.
sneijder harikalar yaratıyor. biraz daha ayak uydursa takım ona, çok daha iyi yerlerde olabilirdik.
sabri çok iyi oynadı. aynı şekilde yekta da harikaydı.
hakem gayet temiz maç yönetti, gs iyi oynadı, bursa rezaletti, maçın hakkı buydu zaten bu bir kenara da.
şu burak ve melo denen iki adam tamamen şu yeşil sahalardan def olurlarsa türk futbolu bir adım ileriye gidecek. rakip 2-0 dan 5-2 geriye düşmüş, ortam zaten gergin bi de taraftarları tahrik ediyor. böyle adamlara sövünce de gayseliler bizi linç ediyor. koyayım fanatikliğinize.
galatasaray'ın 5-2 kazanarak finale adını yazdırdığı maç.
öncelikle belirteyim, ibrahim yazıcı'dan sonra gelen bursaspor başkanını tanımıyorum bile. ama şu 800 lira mevzusu da tamamen bursaspor yönetimi ile ilgili bir konudur. ve emin olun kimsenin kabul etmeyeceği bir şeydir. bu para muhabbeti ile ilgili de ne bursasporlu taraftarları ne de bursasporlu futbolcuları zan altında bırakmak gerekir. yöneticiler geçici taraftarlık bakidir ne de olsa.
skorun 2-1'den 2-2'ye gelmesini sağlayan penaltı pozisyonunu yeni izleyebildim.
ve gördüm ki, top, bursasporlu futbolcu şamil'in kolunun vücuduna tamamen bitişik olması durumuyla birlikte dirseğine çarpıyor. yani bu durumda oyuncunun kolunu, dirseğini başka bir yere monte edemeyeceğine göre hakem yorumunun tamamı ile yanlış olduğu apaçık ortada.
bu hatalı kararın galatasaray'a getirmiş olduğu motivasyon ve bursaspor'a getirmiş olduğu özgüven eksikliği ile skorun 2-2'den sonra 2-10'a gelmesi bile umurumda değildir.
bir penaltı düğümü çözer ve maçı başka noktaya getirir. bu da böyle bir maç olmuştur.
finale gelince...
ülkemizde en çok taraftara sahip olan iki takımdan birine süper lig şampiyonluğunu, diğerine ise sus payı olarak verilecek olan türkiye kupası ile birlikte akhisarsporlusu da, bursasporlusu da, trabzonsporlusu da yeni sezonu bekleyecektir.
ben beklemeyelim derim, ne dersiniz?
ekleme: bu arada görebildiğim kadarıyla hiçbir galatasaraylı'nın ''evet penaltı değildi'' diyememesine dikkat çekiyorum. bugünü yazın bir kenara başka bir gün ağladıklarında bu entry numarasını koyacağım karşılarına.