16 mart 2008 besiktas trabzonspor maci

entry56 galeri0
    52.
  1. trabzonsporda kalan tek yıldızın ibrahim yattara olduğunu anladığım maç..
    1 ...
  2. 51.
  3. tanım itibarı ile beşiktaş ın emaneti geri aldığı maç olmuştur.neyse bakalım maçta neler olmuş;
    *holosko tabiri caiz ise yardıra yardıra attırdığı gol ile erken dakikada beşiktaş ı rahatlatmış ve ileriki dakikalarda muhtemel bir panik havasını önlemiştir,
    *delgado ilk 20 dakikada geçtiğimiz gençlerbirliği maçındaki performansını yine sahaya sürerek bize eyvah dedirtmiş lakin attığı frikik golü ve 3. goldeki asisti ile "susun da top oynayalım lan" demiştir ve gönlümüze 2. tahtını kurmuştur,
    *beşiktaş tsl* in en iyi hücum takımı olduğunu yine göstermiş ama defans hattının amatör küme takımlarının bile yapmayacağı hataları yapmasıyla görünürde aldığı net galibiyetin mimarını rüştü yapmıştır,
    *rüştü reçber demin de bahsedildiği üzere önündeki defans bloğu ne kadar gol yemek istese de buna mahal vermeyerek bu takımın ne kadar önemli bir futbolcusu olduğu, her ne kadar kaptan olmasada takımın gerçek ağabeyi olduğunu göstermiştir,
    *hakem yıldırım a gelince tartışılır bir pozisyon sonucu ibrahim toraman ı atmasıyla üzerinde oluşan baskının ve seyirci tepkisinin faturasını trabzonsporlu genç barış a kesmiş, bir bakıma paçayı kurtarmaya çalışarak kamuoyunun hakemliğinden şüphe etmesine neden olmuştur.
    *aydın karabulut ve bobo sonradan girdikleri oyuna yeni bir heyecan katmışlar, maçın kopmasında etkili olmuşlar ve kulübeninde zenginliğini göstermişlerdir,
    *yattara trabzonun tek yıldızı olduğunu göstermiş ama sadece yattara ile olmayacağını da yönetime fısıldamıştır,
    içimdeki kazım kanat ı tutamayaraktan eklemem gerekir ki;
    beşiktaş ta sinan engin dahil hiçbir yöneticinin demeç vermemesi bay sağlam ın bu takımın tek patronu olduğu kanaatini güçlendirdi dikkat.
    3 ...
  4. 50.
  5. beşiktaş taraftarı olmaktan tekrar gurur duydum. barış memiş'in haksız yere atılmasından sonra dürüstlüğünü hiçbir zaman elden bırakmayan taraftarımız , hakeme gereken cevabı vermiştir. ayrıca artık inönüdeki maçlar şölendir. tribün show da artık ordinaryüs olmuştur bu taraftar. şölene herkes davetli deildir. davetiye sahibi olmak için beşiktaşlı olmak lazımdır. e tabi beşiktaşlı olunmaz, beşiktaşlı doğulur.
    (bkz: siyah ulan)
    4 ...
  6. 49.
  7. hakem tarafından iki takım açısından da kötü yönetilmiş maçtır.

    toraman'ın ikinci sarısı ne kadar yanlışsa onun bir derece fazlası yanlıştır barış'ın gördüğü kart. ha, toraman'a çıkardığı kart haksız olduğu için, barış'ı atarak eyyam yapmasını "adalet" addedip, "eşitlendi abi" mi diyeceğiz? elbette hayır... ama bülent yıldırım tecavüzü engelledi, beşiktaş'ın puan kaybetmesini engelledi derseniz, toraman'ın pozisyonunu ve verdiği kararı da irdeleyeceksiniz. ha el pipisi ile gerdeğe girmek için uğraşıyorsanız bilemeyiz tabiki.
    5 ...
  8. 48.
  9. öncelikle; (#3132534) hani müneccim y.rrağı yemedim ama bunları söylediğimizde bazı arkadaşlardan tepki görmüştük, buyursunlar hayırlarını görsünler.

    beşiktaş'ın rüştü ve holosko sayesinde kazandığı karşılaşmadır. evet delgado 1 gol, 1 asistle skora damga vurdu ancak, maçta en iyi ayakta kalan, en iyi mücadele eden 2 oyuncu vardı holosko ve rüştü'ydü. baki, delgado, gökhan da arkadan geldiler bu bağlamda.

    holosko'ya biraz söz ayırmak gerek diye düşünüyorum onu da bir örnekle. burak umarım bugünkü maçı izlemiştir ve neden kendisi manisa'da, neden holosko beşiktaş'ta anlamıştır. bugün holosko'nun golü attırdığı pozisyonda veya bobo'ya al da at şeklinde verdiği pasın pozisyonunda burak olsaydı iddia ediyorum 15 kere yere düşer, 25 kere hakeme bakardı. holosko temiz futbol oynamak istemektedir, sadece futbolunu oynamaktadır.

    maçın başında holosko'nun yarattığı pozisyonda nobre fırsatı kaçırmayıp gol vuruşunu yaptı. bu golden sonra, savunmasını ileride kuran trabzonspor beşiktaş'ın organize atak yapmasına fırsat tanıdı bu süreçte delgado 2 pozisyonda bencil davranmayıp holosko'ya çıkarsaydı 30. dakikada beşiktaş'ın 3-0 öne geçmesi işten değildi. 45+1'deki delgado'nun nefis frikiği, ikinci yarının çok zevkli geçeceğinin habercisiydi. sonrasında beşiktaş'ın 10 kişi kalması, trabzonspor'un organize atakları delinho'nun yattara karşısında kifayesiz kalmasıyla pozisyonlara dönüşmekte ama bunlar rüştü tarafından bu sezon alışık olmadığımız şekilde savuşturulmaktaydı. sonrasında trabzonspor'un 10 kişi kalmasıyla beşiktaş'ın net pozisynlar yakalaması, aydın ile 3-0 öne geçmesi ve maçın bitişi.

    bilindik maç yazılarımın dışında topçu topçu analiz yapmadım. bülent yıldırım'ı bu maça atayan mhk'nin elinde patlamıştır bomba. ilk yarıdaki maçta bariz hata yapan bülent yldırım'ın maça iyi konsantre olması beklenemezdi de zaten.

    maçın başında ibrahim toraman'ın tehlikeli hareketine karşılık "uyarı" verdi. sonraki tehlikeli harekette ise sarı kartı çaktı. güya "otorite benim" mesajı vermeye kalktı kendisince. toraman'a verdiği sarı karttan sonra alakalı alakasız tehlikeli hareket olarak nitelendirdiği her eylemi sar kartla cezalandırdı. yani daha maçın ilk yarısında, maçta en az 1 kırmızı kartın çıkacağı belliydi. ikinci yarıda toraman rakibe doğru bir hareketi avr ancak, toraman'ın rakiple en ufak müdahalesi yok. şimdi şöyle ki, hakem endirekt serbest vuruş verse kırmızı çıkardığı pozisyonda, derim ki, "ilk sarı kartı verdiği sebepten verdi bu sebeple tutarlı bir davranış ama ağır, yanlış karar" ama direkt vuruş veriyor yani pozisyona "faul" yorumu yapıyor ki, toraman'ın en ufak teması yok. ikinci sarıyı tehlikeli hareketten verse "ağır karar" deyip ama yine de tutarlı olduğu için kafamda çok fazla olumsuzluk oluşturmazdım. ama pozisyona faul yorumu yaparsan işte o anda bitersin bülent yıldırım, tıpkı ilk yarıdaki maçta "el" yorumu yaptığın gibi. o maçtan sonra rüştü'den özür diledin, peki ya şimdi? her yaptığın kritik hatadan snra "özür dilerim" mi diyeceksin?

    gösterilen sarı kartların neredeyse hepsi tehlikeli hareketten. 1-2 tane arkadan müdahale var gerisi tehlikeli hareket. tehlikeli hareketler konusunda öyle bir otorite oluşturmak istedi ki, her tehlikeli hareketten sonra, hareketi yiyen oyuncunun takım arkadaşları diğer pozisyonları da elle kolla yer belirterek, isim belirterek, oyuncunun sarı kart görmesi gerektiğini savundular, bu defa itiraz eden topçulara kart çıktı. futbolcular her maçta "tehlikeli hareket" olarak yorumlanan pozisyona sarı kart çıkarılırsa maçlar 11-11 tamamlanmaz.

    sonrasındaki barış'ın atılması ise ayrı bir skandaldı. toraman'ı atmasına kendisi bile inanmamıştı çünkü, sarı kartı olan bir oyuncu aradı maç içinde trabzonspor'dan. bir falso yapsam da, oyundan atsam diye bakındı. çünkü maç 2-0 gitmekte ancak trabzonspor net pozisyonlara girmekteydi. yani maç beşiktaş aleyhine dönse maç sonunda beşiktaş camiası tarafından asılacağını biliyordu. en iyisi eyyamın kralını yapıp, trabzonspor'u da 10 kişi bırakmaktı. ama en olmadık pozisyonda "hakemi aldatmaya yönelik hareketten" barış'ı attı. hani ayman'ın aşırı tepkilerine bassaydın 2. sarıyı yine de "ağır karar ama yorum" diyebilirdik, ama barış'a verdiği kart eyyamın da haksızlığın da kralıydı.

    beşiktaş bu maçı hak etmiştir. daha çok istemiştir. ama barış'ın atılması ile galibiyete gölge düşürmek isteyenler olacaktır. işte mhk'nin hatası buradadır. bu maçın her türlü tartışmaya açık hale getirilmesindeki pay mhk'nindir. bülent yıldırım bugün yaptıkları ile belki sonuca etki etmedi ancak, verdiği kartlara inanmamakla, eyyam yapmakla, sezonu kapatmayı hak etmiştir.
    9 ...
  10. 47.
  11. holosko'nun ilk golde kendi kendine yarattığı pozisyona hasta olduğum, delgado'nun golunde ise ozgazm oldugum mactır.
    3 ...
  12. 46.
  13. düşene bir de hakemin vurduğu karşılaşma.*
    3 ...
  14. 45.
  15. beşiktaşın ne yaptığını anlamak güç.

    gençlerbirliği maçından önce fark olur dedim 90 + 4 te güç bela kazandık.

    bu maçtan önce fark beklemek iyimserlik olur demişim fark oldu.

    maçın yorumuna dönersek; ertuğrul'un bobo'yu yedek oturtup serdar'la başlaması doğru karardı. zira holosko forvette oynadığında çok daha faydalı oluyor. diğer tarafta formda nobre olduğuna da düşünürsek türkiye'nin en iyi golcüsü bobo'nun yedek oturmasına hak verebiliriz.

    daha kimse ısınamadan beşiktaş golü buldu. ısınmış olan tek futbolcu holosko, erdinç'i dolap beygirine çevirip verdiği asistle gole damgasını vurdu. gol o kadar erken geldi ki taraftarın bildiğimiz kartal gol gol gol tezahüratına bile fırsat olmadı.

    sonrası zaten bildiğiniz gibi kartal oyunu rolantide oynamaya başladı. maçın tempolu olmasının sebebiyse ersun yanal'ın saldırın durmadan taktiğiydi.

    ilk yarının son dakikasında delgado'nun kendi aldığı faülle kazanılan serbest vuruşta, köşedeki örümceği - kaleci tolga'nın da müdahalesine rağmen - topla beraber ağlarla buluşturmasından sonra rahat bir ikinci yarı izlemeyi umut ediyorduk.

    yanıldığımızı anlamamız uzun sürmedi. üstüne bir de toraman'ın kart görmesi eklenince tırnaklarımızı kemirmeye başladık.

    tam bu arada rüştü özüne dönerek en iyi yapyığı işi yaptı ve trabzon forvetlerine bire birlerde gol şansı tanımadı. 62. dakikada barış'ın gördüğü kırmızıdan sonra trabzonun ritmi bozuldu. kalan sürede beşiktaş üç dört defa yakaladığı farkı artırma fırsatlarından yalnızca birini değerlendirince maç 3-0 bitti.

    beşiktaş şampiyonluk yolunda çok önemli yol tepti ama bundan sonraki bütün maçlar final havasında. haftaya belediye ye kaybederse, ki çok kuvvetli bir ihtimaldir, fener maçını kazanarak bunu telafi edebilir. belediye maçını kazanıp fenere kaybederse o zaman sıçtığının resmidir. bu yolda bütün topçuların ellerinden gelen her şeyi sahaya bırakmaları gerek. umarım aydın'ın golü ve performansıyla gönderdiği mesajı tello almıştır.

    bir paragraf da yattara'ya açmak gerekir. o adam nedir kardeşim öyle deli ibo'yu maymuna çevirdi. topla her gelişinde kartalın sol kanadını felç etti. zaman zaman sağ tarafa da geçti ama orada etkili olamadı. burdan diyebiliriz ki yattara'nın bu kadar etkili olmasında deli ibo'nun topla rakip arasına girip topu auta çıkartmakla sınırlı defans anlayışının etkisi büyük.

    unutmuşum: (bkz: şampiyonuz ulan)
    4 ...
  16. 44.
  17. trabzonsporlu barış memiş'in ikinci sarı kartına çok güldüğüm maç. yani faule maruz kalan bir oyuncunun oyundan atılması gerçekten komedi. ne olacak bizim bu hakemler dememek mümkün değil.
    1 ...
  18. 43.
  19. dat diri dat dat dat diri dat dat dat diri dat dat daaaaat dat
    dat diri dit dit dat diri dit dit dat diri dit dit diiiiit dit

    inanmış bu çocuklar.. hakemlerin yanlı demek istemediğimizden dolayı 'yanlış' kararlarına rağmen yüreklerini yemyeşil inönü zeminine sererek bizleri tekrar 'oleey oley oley oley şampiyooon beşiktaaş' diye bağırtan çocuklar bunlar. hepside inanmış.. bizleri yıllar öncesindeki amokachi deparlarına * sergen frikiklerine * götürdüler. herşeye rağmen;

    (bkz: şampiyon olmamız engellenemez)
    (bkz: işte beşiktaş sike sike şampiyon)
    *
    4 ...
  20. 42.
  21. trabzon'nun iyice sıradanlaştığını gösteren müsabakadır. gs, fb ve bjk ile trabzon arasında oynanan maçlara derbi ya da büyük maç demek deli saçmalığından başka bişey değildir. kasımpaşa bile daha dirençli bir takım.
    bu arada kimse fazla üzülüp fazla da sevinmesin bjk'nin bu gazını iki hafta sonra almasını bilir kanaryamız. zira tarih tekerrürden ibarettir.
    (bkz: 5 mayis 2007 besiktas fenerbahce maci)
    0 ...
  22. 41.
  23. hakemin içine sıçtığı, beşiktaşın 10 numara top oynamasına rağmen, rüştü yüzde yüz gollük 3 şutu çıkarmamış olsa atılan gollerin de hükmünün kalmamış olacağı maçtı.

    (bkz: geliyoruz ulan)
    4 ...
  24. 40.
  25. balına kazandığımız maçtır. bi' kere uzatmalarda * gol attık yine di mi ama. *
    9 ...
  26. 39.
  27. beşiktaş tribünlerinin 3 -0 dan sonra tezahürat potborisi sunduğu karşılaşmadır.

    (bkz: pınarbaşı)

    (bkz: dale cavese)

    (bkz: bir manitam olsa)

    (bkz: ayva çiçek açmış)

    (bkz: oley oley oley)

    ve bunların en sonunda (bkz: yaratıcı beşiktaş taraftarı)
    4 ...
  28. 38.
  29. rüştü ve delgado nun maçın adamı oldukları maçtır.
    3 ...
  30. 37.
  31. beşiktaşın pozisyon üstüne pozisyon bulmaya devam ettiği maçtır. ayrıca tezahüratlara eklenen uy uy uy *efektleri çok hoşuma gitti.
    3 ...
  32. 36.
  33. aydın karabulut'un golüyle beşiktaşımızın 3 farklı önde olması sebebiyle uzun haftalardan sonra ilk kez rahat bir "son on dakika" izleyeceğimiz maç.

    edit: beşiktaş'ın bu galibiyetinde hakem marifeti bulanlar maçı nereleriyle seyrediyolar bilemem. evet beşiktaş'ın oyununda problem var, iyi oynamayor ama gol atıyor mu atıyor. goller temiz mi değil mi? temiz. trabzon iyi oynadı, gol pozisyonu da buldu, atabildi mi? atamadı. ee hakem bunun neresinde? gollerden ikisi de iki takımda 11 kişi iken atılmış, barış çıktı bik bik denecekse.
    3 ...
  34. 35.
  35. ligde bulunduğu konumu hak eden ile * hak etmeyen * iki takımın mücadelesine sahne olan maç. beşiktaş takımı şampiyon olmak için iyi oyundan çok sadece mücadele etmenin gerektiğinin mücadelesini daha ne kadar verecek merakla bekliyoruz evet.
    4 ...
  36. 34.
  37. (#3149975)
    YANILMADIĞIM VE ÜÇÜNCÜ GOLÜ ATTIĞIMIZ MAÇ.
    2 ...
  38. 33.
  39. aydın la durum 3-0 olmustur.
    2 ...
  40. 32.
  41. trabzonsporlu jabi'nin üstüne düşen ibrahim üzülmez'e sağlam bir tokat aşkettiği maç.
    yan hakem çok yakında olmasına rağmen göremedi. son andaki jabi'nin hareketine sarı verdi. barış'ın sarı kartı tartışılabilir ama biz beşiktaşlılar, kendi futbolcularımıza bu türden verilen sarı kartlar görmeye çok alışkın olduğumuz için çok da anormal gelmedi. tuhaf ve anormal olan jabi'nin yaptığı hareketti, centilmenlik dışı, kırmızı kartlıktı.
    2 ...
  42. 31.
  43. daha 18'lik barış'ın boktan yere ikinci sarı karttan atıldığı maçtır ki bir beşiktaşlı olrak beni hem sevindirdi hem üzdü. sevindim çünkü dengeler yerine geldi, üzüldüm çünkü çok büyük bir hakem hatası ile bir fidan futboldan soğuyacak ve dahası galibiyet alırsak fenerliler bizi haksız yere eleştirecekler, rakibiniz haksız kırmızı gördü diye.
    2 ...
  44. 30.
  45. bülent yıldırım'ın içine ettiği karşılaşma.
    2 ...
  46. 29.
  47. barış memiş 2. sarıdan atılmıştır. trabzonspor da 10 kişi devam etmektedir artık.
    0 ...
  48. 28.
  49. beşiktaş'ın on kişi kalmasından sonra rüştü'nün iki yüzde yüz golü çıkardığı maç. beşiktaş'da orta saha diye bir şey yok maç başından beri. ikinci yarı bu daha da belirgin hale geldi, maç beşiktaş ceza sahası yakınında cereyan ediyor. cisse'nin yokluğu çok hissediliyor.
    bu arada trabzonsporlu barış da ikinci srıdan kırmızı ile atıldı.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük