260 km geldikten sonra; görüntü almak için yapılan hazırlık bağlamında hayal kırıklığına uğradığım zirvedir. ne bir kamera, ne bir fotoğraf makinesi...
paleface nickli megaloman yazarın telefonu ile fotoğraflar çekilmeye çalışılmıştır, allahtan 260 km tepip gelmiştir, yoksa zirve hatırası adına damaklarda birer eti browni tadı hariç hiçbir şey kalmayacaktır. bu sebepten bazı fotoğraflar kalitesiz çıkmıştır... youtube'a koyamamışızdır, bu bağlamda zamanı ve yeterli programı olan bir yüce yazar fotoğrafları buradan alıp, montajlayarak bir klip yapıp, youtube'a koyarsa büyük sevap kazanacaktır, allah razı olsundur.
maç üstüne katılmanın verdiği yorgunlukla palefacein ninnileriyle uyuduğum zirve*. paleface'in arabasını göremeyince yusuf yusuf çekmesi ise gecenin en komik anlarındandı o değil de parktaki herif de korktu. sipermanevra iddaa'da oynamadığı bir maça sevinirken başka bir maç üzdü zannedersem neyse kazanır bir gün elbet*asi eğitimci kişiliğiyle muhabbeti akademik çerçeveye oturttu hazırlık okuyan veya yeni yeni kurtulan diğer 3 bünye ise onlara eşlik etti. paleface gelmese belki kötü bir zirve olarak geçecekti uludağsözlük tarihine **
herkes. ünivaersteliydi. herkes erkekti. herkes memnundu. herkes üşüdü. * herkesin başka beklentileri de vardı. saseydi. asi yaptı ve yaptığını begendi. **
6 kişi ( the kene, a nick, kamyoncu dervish, sipermanevra, asi, paleface) ile antalya'da yapılmış en geniş (!) katılımlı zirve olmuştur. paleface denen yazar/geveze/uyuz/kendini bir halt zanneden bünye ayağının tozuyla 20:45 civarında zirveye katılmış ve zirvede ortamı ısıtmaya, yazarları konuşturmaya çalışmıştır. bahçe kafe denen liseli gençliğin takıldığı açık hava mekanına akşamın ayazında oturulmuş, muhabbetle ortam biraz ısıtılmaya çalışılmıştır. akabinde bahçe kafe'den çıkılıp, otoparka doğru yol alınmıştır, büfeden eti browniler alınmış, zirvenin adına yakışır şekilde eti brownili fotoğraflar çekilmiştir. otoparkta arabanın bulunmaması paleface'e bir an yusuf yusuf çektirmiştir. sonrasında araç ortaya çıkarılmıştır. akabinde turkish cafe'ye gidilmiştir. 2 kişi alkol almış, 4 kişi kola içmiştir. the kene ile paleface tavla oynamıştır ancak; the kene iddia edildiği gibi tavlada paleface'in eline net olarak vermemiştir. the kene oyuna hızlı başlamış, paleface'in de risk alarak oyun oynaması sonucunda ilk el mars ederek 2-0 öne geçmiştir, akabinde paleface iyi oynayarak 2 oyun üst üste alarak durumu 2-2'ye getirmiştir, 5. oyunun ortasında eve gitme krizi tutan yazarlar "kalkalım" demeye başlamışlar ve 3'te bitsin nidaları yükselmiştir. oyunun son bölümünde the kene içeri erken girmenin verdiği avantajla pulları daha erken toplamıştır. paleface de bitsin madem diyerek tavlayı kapatmıştır, ancak hesabı kapatmamıştır. bilindiği üzere tavla 5'te biten bir oyundur ve paleface the kene'yi 5lik simite çevireceğini hala iddia etmektedir :) velhasıl kelam; kişiler evlerine en yakın noktaya kadar paleface ve şahin'i ile bırakılmışlardır. daha iyisi olabilir miydi? evet daha iyisi olabilirdi ancak yine de herkesin memnun ayrıldığı zirve olmuştur.
her ne kadar katılımın sınırlı sayıda kalsa bile az kişiyle özşeyler yapılmıştır. Beklentilerin yeteri kadar karşılanmadığı (çılgın bir beach partiye gitmek veya rus kızlarından rusça öğrenmek gibi) bir zirve olsada yapılan akademik muhabbetler ve iki farklı ortama gidilme gibi zirvenin altın iki kuralı işlenmiştir. (bkz: Zirvenin altın iki kuralı) 19 15 sularında the kene önderliğinde saat kulesinde buluştuk. Hoşpeş iki muhabbet bahçe denen ortamda antalyanın soğuk bir gecesinde verimsiz bir kışın insan evladına verdiği soğuk ve titreme hissiyle muhabbetimizi çeviridik. Yamulmuyorsam 21 00 sularında paleface denen insan görünümde aslen serikli kamu yönetimi falan diyen, mağaza müdürü, fıkraları ve muhabbeti sarıcı nitelikte biri geldi. Onun önderliğinde Turkish kafeye gidildi. Turkish te kapalı ortamın verdiği sıcaklığıyla bünyeler biraz mayıştı. Kimi deportivo-bilbao maçını seyretti kimi tavla oynadı öz itibariyle kayda değerdi. Ha bu arada palaface denen arkadaşa tavlada yıkan the kene yi tebrik ediyoruz. Makine müh. den Sabancı üniversitesinde okuyana sıcak bir nargile ortamı insan perspektifi vardı.
katılmayanın pişman olduğu zirvedir. az önce itibari ile sona ermiştir. zirvenin yıldızı her ne kadar tavlada eline versem de paleface'dir. arabasıyla zirveye taşınabilirlik katmıştır. taa denizlilerden gelmiştir kendisi, inşallah pişman olmadı.*
en azından buluşma yerimiz kesinleşti, saat kulesi.* gerisine buluşunca karar veriririz, kasmaya gerek yok. saat 19:15 sularında saat kulesi önünde olalım.
mekan konusunda şunu belirtmeliyim ki içkisiz olsa iyi olur yoksa bazı arkadaşlar ortada mal gibi kalır.**
buluşma noktası da saat kulesi olsun herkese uygunsa.
buluşma saati paleface öğleden sonra demiş ama 18:00'dan önce katılamayacak arkadaşlar var. ben derimki paleface ile öncelikle ben buluşur ikili bir zirve yaparım, saat 18:30'da da dediğim yerde buluşup hep beraber yemeğimizi yemeye gideriz.
ya da
saat 15:30'da hep beraber buluşulup muhabbete başlanır, sulbart abim de 18:00'dan sonra yemek kısmından zirveye dahil olur.
yemek mekanı var bir de? şişci ramazan'da köfte-piyaz diyenler oldu. bana uygundur. sizin de görüşlerinizi bekliyorum yemek mekanı konusunda.
uygun olmayan yönlerini bana veya asi'ye özel mesajla iletirseniz değişiklik yaparız. yok kimse bir şey söylemesse herkese uygun olduğunu düşünürüm ona göre!*
16 aralık 2006 cumartesi tarihine sırf kendisi için ücretsiz izin alınmış zirvedir. gece 03:30 sularında antalya otobüs terminali'nde olunacaktır, eve gidilip dinlenmek için uyunacaktır, öğleden sonra yapılması artık allah'ın emri olan zirvede olunacaktır. 23:00'da da gece otobüsü ile denizli'ye dönülecektir.
yalan olmayası zirvedir. uğruna istifa mektubumu bile cebimde taşıdığım zirvedir. organizatör kim önce onu bilelim... kimse çıkmazsa denizli'den ben organize edecem dediğim zirvedir.
yapılmasını isteyen arkadaşlar 'özelime' dediğim zirvedir, yapıcak hali hazırda 4-5 tane arkadaş zaten vardır, denildiği gibi ışıklarda bir yerde buluşulabilir, sonra kaleiçindeki castle cafe bara gidilip güzel muhabbet olabilir, sonra ortak kararlarla gezilir, tozulur, yenilir,içilir, herkes evinde sıçar, güzel olur.
bi zirve vardı ne oldu ona dediğim zirvedir. 15:00'da saat kulesi önünde buluşulmasını önerdiğim, ortak karar alınarak bir mekana gidilip, saat 18:00'dan sonra alkol alınan bir mekana gidilmesini aabi'nin de önerisine katılarak önerdiğim zirvedir. ayrıca 11 aralık 2006 pazartesi günü kesinleşmezse izin alamayıp gelemeyeceğim zirvedir aynı zamanda.
