bir yaz akşamı epeyce geç bir saatte balkonda otururken sokaktan süratle bir araba geçti. içinden bir kadın sesine benzettiğim çığlık sesi geldi. elbette hemen plakasını aldım. alkolü biraz fazla kaçıran bir kaç genç mi, yoksa benim evhamım mı emin olup olamama arasında gidip gelmektense 155'i aramaya karar verdim. cevabının ne kadar önemli olup olmadığının tartışmalı olduğu bir yığın soruyu cevapladıktan sonra; - ki buna benim kimlik bilgilerim de dahil - esas soru geldi;
- şikayetçi misiniz?
gecenin ikisinde bu soru karşısında ikinci şoku mu yaşadım. ne diyeceğimi bilemedim. bir an duraksadım. şikayetçi olduğum takdirde, e-devlet uygulamasından hakkında şikayetçi olduğum tanımadığım araç sahibi şahsın veya şahısların da benim kimlik bilgilerime ulaşabileceği düşüncesi şimşek gibi çaktı beynimde ve çaresiz değilim dedim.
misyonunu yitirmiş, unutmuş nice resmi kurum ve faaliyetlerinin içinde insanın canını en yakanlardan biridir.
-polis imdat yüz elli beş (sert bir sesle)
+ baba (korkarak) seyit ben oğlun.
-ne var (sert bir ses hala devam etmekte)
+ annem diyor ki gelirken iki ekmek al
-kaçıncıya diyecem oğlum burdan arama
Polis, polisimiz, bizi korumasi gereken insanlar toplulugu.
Cuma sabahi 4te evime donerken aradim 155'i. Kucukparktaki o taksi duraginin onunden geciyordum eve gitmek icin. Deli sarhosum tabi bir de. Once laf attilar sonra biri yanima geldi. Cikardim telefonumu, polisi aradim. 13 tane adam geldi ozur diliyor. Oradaki butun esnafi da taniyorum, yasadigim yer sonucta. onlar da toplandi digerlerini dovmeye.
Neyse polis geldi. Onlari dagitti falan. Sonra seni evine birakalim dediler. Yok dedim zaten yan sokakta evim. Bir de cozumunuz beni eve birakmak mi yani diye kizdim baya. Ondan sonra o toplanan esnafin biri kokorecci, oraya oturdum. Anlattim iste kadir ustaya, o da merak etmisti. Orada otururken ayni polis arabasi 3 kez onumden gecti, her seferinde bana bakarak. Neyse dedim hadi.
Sonra orada tanistigim bir cocuk birakti beni eve. Zaten iki apartman otesiydi. Kadir ustanin da tanidigi biri. Tip falan okuyormus ege'de.
Simdi asil cirkinlige geliyorum. Bugun, o gunku polis beni aradi. Bulusalim falan bilmem ne diyor. Iltifat falan ediyor. Dedim seni de mi sikayet etmem gerek. Oo ne bu herkesten sikayet dedi, guldu. Siktir dedim kapattim telefonu. Uzerine mesaj atti bir de. Ne bu abazanlik dedim. O kadar guzel olma sen de dedi.
Sok oldum.
Arkadaslar bu nasil polis? Ya sen nasil polissin? Biz neye guvenecegiz, kime guvenecegiz? Ben istedigim yerden, istedigim saatte, istedigim sekilde gecemedigim icin polis ariyorum. Birtakim sapigi sikayet ediyorum. Polis de gelip bana yaziyor.
Bir de yuzsuz gibi bu kadar guzel olma diyerek suclunun ben oldugumu ifade ediyor. Ya burasi nasil ulke tanri askina?
Efendim istanbul'un göbeğinde gece yarısı dolaşıyoruz birkaç arkadaşla. neyse bir yerde oturduk. ben diyeyim beş siz deyin belki on kez kesti bizi. üzerindeki üniformayı farklı amaçlarla kullananlar var.