15 Temmuz bir takvim yaprağı ve ingiliz kanalından cep telefonu ekranıyla milleti sokağa çağırmanın yıl dönümüdür. Yakalanan Adil Öksüz piçinin (sözde! darbenin 2 nolu ismi) yurt dışına nasıl gönderildiği (kaçmadı, gönderildi) bile bu olayın tarihte önemsiz bir sayfa olduğunu yeterince anlatır sanırım. 19 Mayıs ise; efsanenin başlangıcıdır. Tayyipistler hariç, tüm dünya bilir.
15 temmuz sadece darbeler tarihinin bir konusudur. işin ilginci bu girişim diğer darbelere de benzemediğinden bu tarihteki yeri bile şüphelidir.
19 mayıs türk kurtuluş savaşı'nın başlangıcıdır. türk tarihindeki dönüm noktalarından biridir. emperyalizme karşı eşsiz bir bağımsızlık mücadelesidir. ayrıca saltanat ve hilafete karşı da bir harekettir.
19 Mayıs'ta henüz daha 4.5g li telefonlar icat edilmediğinden dolayı atamız canlı yayına bağlanıp halkı sokağa davet edememiş 4 günlük bir yolculuk sonunda Samsun'a ayak basmıştır. Reis-i cumhur ise telefonun başında halka emir vermiş kendisi ise olay yerine 2 saat sonra varabilmiştir. Üstelik eniştesi de olmasa olaylardan bi haber olacak. Yazık lan kimin reisi ise.
