https://tr.wikipedia.org/wiki/Ali_Tatar onca yil once, her sey acikti. kimin ne oldugu, ne icin kullanildigi. dinciler, ortadoguda insanlarin basinda en temel beladir. mal olduklari icin dn, hoca diyen herkes tarafindan kullanilir. allah, su kisinin evinde dinleme cihazi koymani istedi denince gercekten de kainatin yaraticisinin buna geregi oldugunu dusunebilir bu psikopat mankurt. cahil surusu, gidin bir kerede sizi ayak ustu duzen hocalariniza kizin. senin o gece olmenin nedeni bu herifleri oraya getirip koyanlardir ve her zaman sizinle tasak gectiler. bakara makara diye. allah falan olmadigini sizden daha iyi biliyorlar. ama sizin gibi mallari kullanmak islerine geliyor.
eğer gerçeklesseydi, ülke işgale açık bir duruma gelirdi, muhtemelen güney sınırında PYD/PKK kontrolü ele alırdı. Libya'dan, Kıbrıs'tan ve Suriye'den cekilirdik. Karabağ savaşı hiç olmazdı yada başarısız olabilirdi. vatanseverler in çoğu hapiste kaybolurdu. ülkenin bugün katma değer üreten tüm kurumlari vasifsizlastirilirdi. türk lirası devule edilir, Fetö zenginleri daha da palazlanirdi. ülkenin üniversiteleri özelleştirilir, polis ve jandarma daha aktif hale gelirdi.
muhtemelen Erdoğan idam olurdu. ve hakkında onlarca doğru yanlış iftira haberleri duyardık.
fetullah pici ülkeye gelirdi, muhtemelen Erzurum'a yerleşir ve buradan oyununa devam ederdi.
Bazen bu olayın alternatif versiyonunu düşünüyorum,ilk başlarda Fethullah denen patates burunlunun ülkeye humeyni gibi geleceğini düşünüyordum fakat bu fethullahın iran'daki gibi bir halk desteği yoktu.Ülkeye ayak basamazdı büyük ihtimalle.
Diyelim ki darbe geleneğine uygun şekilde saat 03:00 civarında yapıldı ve darbe başarılı oldu;
Şu an ki siyasal islamcı düzenin askeri sıkıyönetim tarzında bir versiyonu ile yönetilirdik, yapılan tüm muhabbetler yine aynı olurdu (laiklik tartışmaları, anayasanın ilk 4 maddesi, başörtüsü muhabbeti,ateistlerin vatan için tehtid olarak görülmesi vb vb)
Ek olarak da Suriye'ye harekât yapamazdık,denge politikası izlemek yerine tamamen atlantikçi, küreselci olurduk.
CHP yine ezilmeye ve yenilmeye devam ederdi.Parti olarak da AKP'nin içindeki Erdoğancılar ihraç edilir ve parti içindeki fetö sempatizanları AKP'de kalarak yönetime devam ederlerdi,fetöcüler yeni bir parti kurmakla uğraşmazdı büyük ihtimalle.
Ülkeye şeriat gelmezdi ama Endonezya gibi kağıtta laik,uygulamada dinci ülke olurduk.Endonezya'nın Amerikancı versiyonu olurduk kısacası.
Bu 15 Temmuz meselesi çok karışık, bazıları tiyatro diyor bazıları da gerçek darbe diyor.Darbe esnasında izlenen darbe stratejileri çok amatörce,darbeye kalkışan kişiler her ne kadar çalınan sorularla askeri okula girseler de bu kişiler stratejik eğitim almışlardı.içlerinden biri darbe esnasında elektriği, yayınları kesmek vb. şeyleri akıl edebilirdi.
Bu darbe girişiminin bir suikast ya da kaçırma girişimi olduğunu düşünüyorum.Ülke farketmeksizin,herhangi bir cunta takımı ne kadar cahil olursa olsun bu kadar amatörce darbe yapmaya girişmezdi.Tamamen tiyatro diyemeyeceğim çünkü ülkenin aydın kesimi "orduda dinci yapılanma var" diye bas bas bağırıyordu yıllarca.
Keskin eleştiri tamamen ortadan kalkarsa, hafif eleştiri sertleşecektir.
Hafif eleştiriye de izin verilmiyorsa, sessizlik art niyet olarak değerlendirilecektir.
Artık sessizliğe izin verilmiyorsa, yeterli çabayı övmek suç olur.
Eğer tek bir sesin var olmasına izin veriliyorsa, o zaman var olan tek ses yalandır - julian assange.
--spoiler--
yargıtay 3. ceza dairesi, fetö'nün 15 temmuz darbe girişimine ilişkin genelkurmay çatı davasında, aralarında eski orgeneral akın öztürk'ün de bulunduğu 17 sanığa verilen 138'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarını onadı.
--spoiler--
beter olsunlar. gün yüzü görmezler inşallah.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin Genelkurmay çatı davasında, aralarında eski orgeneral Akın Öztürk'ün de bulunduğu 17 sanığa verilen 138'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarını onadı.
Başkanlık Sistemi denilen ucubenin de böyle bir tiyatrodan başkacası ile kabul ettirilemeyeceğini bildikleri için göz yumulmuş haberli kalkışmaydı. Neye kalkıştılar? Kardeşler arasında oluyor böyle şeyler. Vatan için ölenler şehittir; Recep için ölenler değil.
Ülkenin başına başkanlık sistemi denen ucube sistemin getirilmesinde önemli bir mihenk taşı olmuştur. Akp-fetö köylü kavgasının Ülkenin g*tüne girdiği en büyük olaydır. Akp kendisine yapılan bir darbenin siyasi ayağını ortaya çıkarmayarak şaşırtmamıştır.
Ciasal islamın ne kadar tehlikeli sonuçlara yol açabileceğinin en net örneğidir.
Aslında bu soru çalıp da meslek sahibi olan tüm fetuşçuların diplomalarını iptal etmelilerdi. Çoğu göreve geri döndü hem de yıllarca süper şartlarda okutulup çok iyi konumlara getirilen, cumhuriyet savcısı vs yapılanlar bile mesleğe geri döndü, avukatlık yapıp para basmaya devam ediyorlar. Biz de yıllarca ömür çürütelim, yönetici olalım, zar zor şef olalım, ne zaman müdür oluruz diye kara kara çalışmaya devam edelim, müdür olduktan sonra acaba direktör olur muyuz yoksa kendi işimizi mi kurarız, nasıl bir iş olmalı ki az strese girelim çok kazanalım, ömür boyu bu şerefsiz, kansız orospu çocukları aileleriyle sefahat sürerken, biz aile kurmayı bile beceremeyelim. Yolunuzu sikeyim sizin yolunuzu, işbirlikçilerinizi de sikeyim sizi de sikeyim.
Yıllardır abd tarafından beslenip büyütülemn, Büyük ortadoğu projesinin önemli ara elemanlarından biri olan fetöyle, (bkz: büyük ortadoğu projesi)nin haşmetli eşbaşkanı tayyip erdoğan tarafından sergilenen orta oyunu. Neticesinde türk ordusu zayıflatılmıştır. Birinci ayağı olan ergenekon kumpaslarını da birlikte yürütüp önce orduyu zayıflatıp sonra darbe girişimi bahanesiyle süt dökmüş kedi yavrusuna çevirdiler.
Akp ve ondan önceki hükümetlerin birtakım beklenti ve faydalar nedeniyle göz yumduğu ya da beslediği dincilerce gerçekleştirilen olay.. Sonuç olaraksa Fetö ile iltisaklı olan siyasetçilere ve birtakım insanlara dokunulmamıştır siyasi ayağı konusunda inlerine tamamen girilmemiştir yani tamamen fetöcü hainler tasfiye edilmemiştir kim ne derse desin.. Dün Fetö olur yarın metö olur devletin önemli mekanizmalarını belli bir gruba, cemaate, tarikata tahsis edilirse sonuç bu olur.. Her ne kadar kemalist biri olmasam da kemalistleri temizlemek ve devlet kadrolarını ele geçirmek için Fetö ile AKP'nin beraber hareket ettiğini ve Ergenekon kumpasını tezgahlayarak birçok insanın hakkına girdiklerini hakkaniyetli hiçbir insan inkar edemez..
8 yıl geçti ama siyasi ayağı hala bir muamma. Muamma dedimse halk biliyor da işte her neyse...
Bence Türk demokrasisi adına utanç verici bir gündü. Vatansever askerler yıllarca fetö kumpasları ile mahkemelerde süründürülürken (yazarken içime acı oturuyor), yapmayın etmeyin bu fetöyü durdurun devlete sızıyor dendikçe kulak asmayanlar hala o günlerin hesabını veremedi. Siyasi ayağı araştırılmadı bile. Ömrümüz yeter mi bilmem ama ilerde mutlaka gelecek nesiller bu araştırmaları yapacaktır. Bazıları vicdanlarda ve tarihte bu kara leke ile yerini alacaktır.
Hiçbir şeyi kafaya takmıyorum da şu “soru çalma“ olayına fitil oluyorum. Diyorlar ki; Fetöcüler soruları çalmış. Has Skechers oradan adi! Ne çalması? Bu benim adamım, diye siz verdiniz soruları. Sırf Hakan Şükür'ün TRT'den yorumculuk yapıp götürdüğü paranın vebali bile BOP'çu için günah olarak yeter de artar bile. Hem vekil hem yorumcu nasıl oluyor bu it, dediklerinde Akapeliler de BOP'çu da kulağının üstüne yatıyordu. Akapenin has adamlarından Şaban Dişli'nin ana baba bir öz kardeşi Mehmet Dişli darbenin 2 nolu adamı değilmiş gibi,1 nolu adamı da yakalandığı gün salınıp yurt dışına gönderilmemiş gibi yaz pampa! Kaçtı deriz, kim bilecek?
natocu subaylar tarafından tertiplenmiş, üç beş amerikan şakşakçısı fetöcü ve kemalistin sahiplendiği cunta teşebbüsüydü, batılı efendileriyle beraber defterleri dürüldü, ilelebet hapsi boyladılar.
akp rejimi ve avrasyacılar amerikan saksocularının üzerinden buldozer gibi geçti.
Akapenin yıllarca beslediği canavar yüzünden masum insanların öldürüldüğü vahim olaydır. Bir de bu vahim olayın ardından çomarlarına kendilerini kahraman diye kakaladılar ya, bu ülke insanının yalanı ne kadar çok sevdiğini o zaman anladım.
üstünden tam 8 sene geçmiş ve hainlerin şerefsizlerin kansızların giriştiği darbe çabasıdır. bizim gibi sıradan insanlar ve muhalefette olan siyasiler yıllarca "birilerini" uyardı ama nedense hiç ciddiye alınmadık. neticesinde 250 üzeri vatandaşımız katledildi binlercesi sakatlandı yaralandı..
üstünden tam 8 sene geçti ama hala tam olarak aydınlatılmadı. misal bu şerefsizler kansızlar tsk nın içerisinde nasıl bu kadar etkin hale geldiler ? ergenekon ve balyoz davaları ile olabilir mi acaba... bu şerefsiz kansızlar nasıl yargıda bu kadar etkin hale geldiler ?? kendilerine özel mahkemeler kuran özel yetkiler verenler sayesinde olabilir mi acaba.. ülkenin gerçek hakimleri savcıları neredelerdi o zaman ? türlü türlü sebeplerden ülkenin ücra köşelerine sürülmüş veya meslekten el çektirilmiş ve yerlerine bu kansızlar monte edilmiş olabilir mi acaba... emniyet güçleri içerisinde nasıl bu kadar palazlandılar ?? kpss ve öss sorularının çalınması veya polislik sınavlarında polis olması gerekenler ekarte edildi de bunların önü mü açıldı acaba...
dün reis çıkmış konuşuyordu gene. haklı olduğu taraflarda vardı yok değil. bu kansızlar 40 senedir bu ülkeyi ele geçirmeye çalışıyorlardı zaten. asıl soru ; son 22 senede ne oldu da bunlar bu kadar devlet kadrolarına girebildiler.. bu soruyu kimse soramıyor çünkü iktidar hala aynı. gün gelecek bu sorular sorulmaya başlanacak illa ki. o zaman "buradaki bazı arkadaşlar"da hesap veremeyecekler çünkü zamanında bu vatan hainine küfür ediyoruz diye bize çemkiriyorlardı "muhterem hoca efendi hakkında böyle konuşamazsın o vatan sevdalısı müslüman birisi" diyorlardı. gün gelecek bunlar suratlarına çarpılacak illa ki. o zaman işte o geceye kadar hayatı karartılan hayattan kopartılan subayların, yargı mensuplarının, güvenlik güçlerinin, öğretmenlerin, iş adamlarının ve o gece katledilen vatandaşların ruhları bir parça da olsa huzura erecek..