Bir zamanlar profilo basketbol takımında oynuyordum. Antrenmana giderken Altunizade'den boğaz köprüsüne girdiğiniz zaman (benim için hala boğaziçi köprüsü) fethipaşa korusundan başlayan ağaçlık, aralıksız kanlıca oradan paşabahçeye daha da sonra beykoz'a kadar uzanırdı. Arada yalılar görünür, ağaçlığı kuleli askeri lisesi aralardı. Şimdi parmakla sayarsın bu ağaçları.
bir varmış bir yokmuş...
dünyada eşi benzeri olmayan bir istanbul boğazı varmış...
bu boğazda paha biçilemez, tarihi binalar varmış, ve bu binalar bazı orospu çocuklarının iştahını kabartıyormuş.
ama hepsi tarihi eser olduğundan çivi bile çakamıyorlarmış.
işte gel zaman git zaman bu vandal orospu çocukları istanbul boğazının bu sembol yapılarında birer birer yangın çıkarmaya başlamışlar.
hepsinin statüleri değişmiş.
kimi restoran olmuş, kimine ilaveler yapılmış.
en sonunda da 350 yıllık camiyi yakmış bu orospu çocukları...