beşiktaşın yendiği harika maçtır.belki başka bir ülkenin takımını yenseydik bu kadar sevinilmezdi ama aramızın limoni olduğu bir ülkeyi yenmemiz çok iyi oldu. * http://www.ntvmsnbc.com/id/25251169/
tanım 1: beşiktaş'ın, gecenin en farklı skorunu aldığı maçtır. tanım 2: beşiktaş için rakibe bakılınca olağan skordur. tanım 3: böyle güzel bir eylül havasında, inönü'nün dolmamasının düşündürücü olduğu maçtır.
yorum: beşiktaş gerçekten iyi futbolculara sahip. ama takım olmak... tabi çok başka bir iş. bak ben bu maç hakkında konuşursam... ilk sözüm "fernandes" olur. ikinci yarıdaki çalımları, pasları... tek eksiği goldü. beşiktaş zayıf rakibi karşısında çok iyiydi. ama beşiktaş çok kırılgan bir takım. bunu eskişehir ve alaniya maçlarında da gördük. konsantrasyonlarını bir an bile kaybettiklerinde... hemen dağılıyorlar.
quaresma'nın, sürekli oyunun içinde olması lazım. guti'nin ise artık bu takımda yeri yok. ernst-necip-aurelio üçlüsünden, ikisinin oynamadığı her maçta... rakip maccabi kadar kötü değilse, beşiktaş zorlanır. ayrıca hilbert gibi bir joker bu takımda olmalı. bu galibiyet beşiktaş için ölçü olmamalı. ama sürekli yenildiğimiz avrupa kupalarında 5 gollü bir galibiyet almak güzel. rakip israil takımı olunca insan ister istemez, siyasi düşünceler içine girebiliyor. ama bunun yeri yeşil sahalar olmamalı. fotogol'ün bu maç hakkındaki manşeti ise... tam bir rezalet! türk spor bası.. afedersiniz! türk futbol basınının, içler acısı halinin resmidir.
beşiktaş'ın 2011 - 2012 sezonunun ilk maçında eskişehir spor karşısında 2-1 malup olduktan birkaç gün oynadığı ve 5-1 galip geldiği maç:
peki bir kaç günde ne değişti de 2-1'lik malubiyetten 5-1'lik galibiyete gelindi ?
birincisi rakip. herkes maccabi tel aviv maçının son derecede gergin geçmesini beklerken maccabi tel aviv takımı emekli devlet memurlarından kurulu bir halı saha takımı görüntüsü verdi. hem savunmada hem de orta saha da son derece dirençsizlerdi. hal böyle olunca eskişehir spor maçında eli ayağı tutulan beşiktaş ortasahası istediği gibi top yaptı. ancak futbol kalitesinin düşük fiziksel mücadelenin ise son derece yüksek olduğu türkiye liginde böyle bir takıma rastlamak pek mümkün değil.
beşiktaş'ta hala topu ileriye taşıyan tek adamın 90 dakika boyunca sağ ve sol çizgilere yapışık oynayan quaresma olması da ayrı bir üzücü. guti yoksa bu takımın çok daha dar alanda çok daha tempolu oynaması şart gibi.
ha diğer taraftan uzun zamandır aynı maçta 5 defa gol sevinci yaşamayan beşiktaş taraftarları için son derece keyifli bir maçtı, orası ayrı...
yaşa ey şanlı şerefli beşiktaş,
yaşa ey tek sevgilim beşiktaş,
dün gecede gözlerim doldu ağlıyorum lan beşiktaş,
aslolan şereftir, şeref ise sapına kadar beşiktaş.
ben simao'nun dönen topunda 90+4 de sivok tamamlar o da ofsayt olur yine boynumuz bükük eve döneriz diye bekledim. biz seni böyle sevmiştik. tüm sevincimiz yenilsende taraftarın seni alkışlamasıydı. teşekkürler lan beşiktaş.
bir de basın olay çıkıcak beşiktaş ırkçılık yapacak diye alengirli muhabbetler yarattı. sabah en ırkçı başlıkları atanlarda yine onlardı. deplasman otobüsünde hep konuşuruz, basın sadece o gün köşesini doldurmak için her şeyi yazar.
çok iyi skor fakat televizyondan farklı, tribünden farklı görünüyor sanırım maç. topsuz alanda özellikle quaresma ve fernandes'e epey kızdık. istekli değiller, hiç mücadele etmiyorlar. bu anlamda sahanın yıldızı aurelio idi. gerektiği kadar mücadele ettik diyelim. düzelir diye umalım.
mavi marmara saldırısından sonra gerilen ortamı yumuşatmak için maccabi'nin bilerek maça asılmadığı, yenildiği maç. yenilmeleri bu mantık dahilinde normal de, 5 tane yemeleri ilginç geldi bana.
edit: ironiden de anlamayan beyinsizlere selam ederim.
beşiktaşım için tehlikeli olabilecek bir skorla bitmiştir. takım iyi oynamıyor, sağ ve sol bek lazım diye bas bas bağırıyor, eski ve bu sene gelen yabancılar istenen düzeyde değiller, mücadele gücü yüksek tempoyu kaldıracak düzeyde değil ve en önemlisi takımda bir oyun sistemi yok, tarih öncesinden kalma ofsayt taktikleriyle uğraşıyoruz ve bence bu kadar eksiğin üstüne vasat bir takıma karşı alınmış beş gollü galibiyet gözleri kör edebilir, inşaallah etmez ve sorun olarak gördüğüm bu durumlara biran önce çözüm bulunur ve takım bir kimlik bulur.
ntv spor'a ve ispanya'daki bir kaç futbol kulübüne kızmam gerektiğini bir kere daha anladığım maç. neden derseniz; aga adamlar barça ve real maçlarını yayınlıyorlar son senelerde. bizim de ''güzel'' demiyorum bakın, anormal güzel futbol izlemeye ihtiyacımız vardı ve sardık ispanya liglerine.
şimdi ise hepimizin güzel futbol kriteri değişti bu dalgaya. artık öyle beşlik yapmışın, inanılmaz asist yapmışın, uçan kafa atmışın yemiyor. ille de uzay futbolu arıyoruz amk!
ben sağlam bir beşiktaş'lı olarak bu maçı beğenmedim, zevk almadım açıkçası ve bu durum için kızıyorum kendime. hep bu ntv spor, barça ve diğerlerinin yüzünden işte. bunların yüzünden futboldan soğudum amk ya!
gerginlik seviyesi beklenenin altında çıkan maçtır.
herkes biliyor ki beşiktaş bir avrupa kupası maçında eli ayağı biraz düzgün olan hiçbir takımı 5'leyemez, karşısındaki takım tam bir kekmiş.
yine de (bkz: helal olsun)
beşiktaşın 5-1 kazandığı maçtır.
mustafa denizli faciasından sonra, ilk kez "allahım işte takım oturmuş, geri dönmüş" diyerek, coşku, sevinç, ve heyecanla izlediğim beşiktaş maçıdır.
bu sezon bizi kimse tutamaz aga... dedirten maçtır.
maçın skoruyla kendimizden geçtiğimiz; tribünlerden sık sık
oOoOoOooO filistin
kahrolsun israil
beşiktaşın çocuğu tayfur havutcu, orospu çocuğu aziz yıldırım
fuck you israil
sloganları ve yoğun taraftar desteğiyle kısa ve net yahudilerin sikildiği maçtır.
Fernandes, q7 ve almeida'nın başrollerini paylaştığı güzel bir filmdi. Fernandes ve q7 bu filmi " sanat " filmine dönüştürdü. Yönetmen carvahal da fena değildi, filmi iyi yönetti. Filme son anda dahil olan edu , " umut " verdi. Yapımcı demirören ise , "5" ten sonra, sırtlan gibi sırıtıyordu...
maçla ilgili aklımda kalan 2 şey var. birincisi fernandes'in orta sahada 4-5 topçuyu top etmesi.ikincisi de ertem reyizin fernandes'le nani'nin mahalleden arkadaş olduğunu söylemesinden sonra arkadaşın ; "lan milletin mahalleden arkadaşına bak amk dünya çapında yıldız oluyo bizim mahalledeki bebelerin hepsi de balici böyle dünyaya koyayım" demesi.
