bugün

can atillanın 2006nın yazında çıkardığı istanbul un fethi temalı harika albümüdür. albümde yer alan 15 şarkının hepsi birbirinden güzel ama 5. şarkı yeni hayat ve 7. şarkı rumeli hisarı nın yapılışı ayrı bir güzeller. fatih sultan mehmete aşık zeynep hatunun fatihe yazdığı şiir de bestelenmiş haliyle albümde yer almaktadır. mehmet ali erbil* şöyle fena, ah tvler kadın programına kaldı şeklinde yakınmak yerine, bu tarz albümleri almak bu tarz kaliteli adamlarda şukela almış uuser havası yaratır hatırlatırım.

(bkz: sultanlar aşkına)
ayrıca;
(bkz: karanlıktan yakınacağına bir mum yak)
harika bir klibi olan şarkı.
albümün tamamının şahane olduğunu söylemek gerekir..

hele ki istanbul sokaklarında kulağınızda bu melodilerle yürümek çok zevkli oluyo..
akşemsettin'in rüyası adlı parça insana stendhal sendromu yaşatacak kadar güzeldir..
http://www.youtube.com/watch?v=890WMfmtCFA
sultanlar aşkına nın klibidir.
albümün tarihi bir hava içinde belirli bir kurguyu takip ederek sürüp gittiğini söylemek gerekir. cd'nin içindeki kitapçıkta parçaların her birinin hikayesi mevcuttur, mümkünse ilgili parçayı dinlerken o hikayeleri de okuyunuz, nasıl uyumlu olduklarını görünüz.
parçalar sırayla;

1.önce güneş tutuldu
2.1453 fetih
3.constantinopole
4.boğaziçi rüyaları
5.yeni hayat
6.gülbahar
7.rumeli hisarı'nın yapılışı
8.zeynep hatun'un gizli aşkı
9.kahramanların hikayesi
10.bellini portreyi yaparken
11.ak şemssettin'in rüyası
12.ayasofya yakarışları
13.valekerna azizeleri
14.sultanlar aşkına
15.sultanlar aşkına (radyo remix)

can atilla'yı yakın takibe almamı sağlayan albümdür ayrıca.
diğeri için;
(bkz: cariyeler ve geceler)
"ne zaman istanbul da gözüm yıkık surlara takılsa hep garip bir hüzün hissederim. sadece önünden geçip gittiğimiz bu surlar hala ayakta ve hayatımızın bir parçası. ama kimler neler yaşadılar buralarda, ne efsaneler ne destanlar yaşandı bu surların önünde ve ardında!
yeni albümümün konusu için bu tozlu sayfalarında gezinirken, ana tema olarak doğu roma imparatorluğunun sonunu getiren istanbul'un fethi hadisesini seçtim. osmanlı kadar (belki daha da fazla) dünyayı ilgilendiren, ortaçağın kapanıp yeniçağın başlamasına ve rönesans fikrinin başlangıcına kadar süren bir destandı bu. araştırmalarımda fatih'in şahsının ve döneminin yeni albümümün konseptine uygun olduğunu gördüm. osmanlı imparatoru ünvanının yanı sıra doğu roma imparatoru da olan bir komutan, şair, devlet adamı ve daha bir çok özelliğe sahip bir şahsiyetti fatih. iki milyon metrekare üzerinde bir topluluğu yöneten bir serdardı. adaleti, toleransı, diğer dinlerin kendi coğrafyasında yaşaması ile ilgili hoşgörüsü sadece türk yazarların değil dünyada pek çok yazarın takdirini kazanmıştı.
albümün fatih ağırlıklı konulardan ziyade, dinleyici için o zaman bir müzikal yolculuk olmasını hedefledim. osmanlıların yanı sıra bizanslılarında duygularından ve hayatlarından kesitleri işledim. dinleyicinin bu kurgu içinde o zaman yaşanan duyguları hissedebilmesi bu albümün asıl amacını oluşturmaktadır. tarih öğrenilebiliyor ama o zamanı ve yaşanmışlıkları hissedebilmekte en az onun kadar önemli olmalı. 1453 sultanlar aşkına isimli çalışmamı sevgili annem hikmet atilla ya ithaf ediyorum"
can atilla / ağustos 2006

sözleriyle başlayan, 15 eserden oluşan, cd+cd room formatında, sony & bmg tarafından çıkarılmış can atilla albümüdür. fatih sultan mehmet in doğumunu anlatan bir şiir ile başlar. (önce güneş tutuldu) cd ile birlikte internette bir sayfa açılır ve burada da albüm için hazırlanmış çok hoş bir sayfa sizi karşılar.
sanatçı'nın sanatçı olduğunu ispat eden albümdür.
sabah sabah ürperten albümdür. üstümün çıplak olması da etken tabi. müsmükemmel

aa bir not: cd yi takmadan evvel medya player ı çalıştırmanız gerekiyor. yoksa yarım saat küfür etmek zorunda kalıyorsunuz...
ülkemizin henüz pek bilmediği ama ayça dönmez isimli muhteşem bir ses tarafından seslendirilen şarkı.