12 nisan 2009 galatasaray fenerbahçe maçı derbiyse ve bu maçtada futbol oynandıysa ben bu maçı izledikten sonra anladım ki bizim izlediğimiz derbi değilmiş , oynanılan futbol futbol değilmiş.
(bkz: mübarek futbol maçı değil basket maçı)
iddaa da toplam gol bölümünde 7+ bölümünün işaretlenmesiyle yüklü bir ganyanın kuponu coşturacağı maçtı...biz salak gibi yapmadık...
(bkz: nereden bileceksin böyle olacağını)
- Benitez Babel'i çağırıyor ama ne için ? şu dakikadan sonra ancak kenarda muhabbet etmek için çağırıyor olabilir.
ve hiç bitmek bilmeyen;
- istanbul ruhu, istanbul ruhu, istanbul tuhu, istanbul ruhu, istanbul ruhu.
son zamanlarda izlediğim en mükemmel maçı bok eden bu spikere saygılarımı sunarım. bu da bi beceri. aslında maç içinde "ertem şener kardeşimle oturup konuşurken" diye bi cümle kurdu, o sırada anladım herşeyin nedenini.
liverpool turu geçerse bu spiker kesin bunlara verecek dediğim maçtır. lan milli maçta biz bu kadar taraflı spiker görmedik. drogbalar kovalasın seni.
o değil de ne maçtı hacı ya, biz süper lig'de mahalle maçı izliyormuşuz.
spikerin boyuna saf değiştirdiği maç olmuştur. şöyleki liverpool 2-0 öne geçtikten sonra işte istanbul ruhu süper oynuyorlar demiş. ardından chelsea 2-2 yi yakalayınca maçın başından beri üstün oynayan taraf mavilerdi demiştir. buda yetmeyip liverpool 4-3 yapınca bu liverpool un bu akşam chelsea yi eleyeceğini söylemiştik demiş ardından 4-4 olunca güle güle liverpool diye kıvırmıştır. maçla beraber nabza göre şerbet sözünün birebir anlatımını yapmıştır. *
4-4 lük bir mactir.
Bizimkilere cok güzel bir mesaj vermislerdir. Futbol böyle oynanmali demislerdir. Mac sonunda birbirlerini kucaklayarak futbolun dostluk, kardeslik oldugunu, rekabetin sadece saha icinde oldugunu anlatmislardir.
türkiye'de futbolla ilgilenen herkese ders niteliğinde maçtır.
bu maç için yorum yapmanın bi anlamı yok. futbolcuysan böyle futbolcu olacaksın, teknik direktörsen böyle teknik direktör olacaksın, taraftarsan böyle taraftar olacaksın(gerçi liverpoollular erkenden çıkmaya başladılar spikerin dediğine göre ama olsun).
liverpoollu futbolcular maç 4-4 olduğunda bile savaştılar, bırakmadılar hiç maçı. orda bizim takımlarımızdan birisi olsa bırakın 4-4'ü 2-1 olduğunda bırakırlardı maçı.
maçın sonlarına doğru ağlıyordum neredeyse...
bitmesin istedim. "niye ben ingiltere de doğmadım ki?" dedim kendi kendime...
yahu bi maç düşünün ki 0-2 den 3-2 olsun sonra 3-4 olsun. en sonda adına yakışır bi şekilde 4-4 lük bitsin. bi maç düşünün ki bu denli çekişmeli geçmesine rağmen tek kırmızı kart çıkmasın, oyuncular bi kere bile kavga etmesin, maç sonunda da öpüşüp barışsın ve taraftarlarda takımlarını bağırlarına bassın.
biz bu tip bi maçı bu ülke sınırları içinde bi defa daha izlemiştik.
(bkz: 25 mayıs 2005 milan liverpool maçı)
yani biz böyle bi maçı/mücadeleyi ancak dışarıdan iki takım türkiye'ye bi daha gelirse izleyebiliriz. işin acı tarafı da bu zaten...
ya da bi yolu daha var. bu ülkeye benitez veya hiddink gibi adamlar gelirse de böyle maçları canlı canlı izleyebiliriz. yarak gelirler tabi. ayrı mevzu...
Ama olmadı ki şimdi. iki takımdan biri şampiyonlar ligi yarı finaline çıkamamış oldu. Şimdi torres'in drogba'ya dalması lazımdı. kavgayı ayırmaya giden lampard'ın giderken dirk kuyt'a bi tane çakması kuyt'ın ona yumruk atması, reina'nın da anelka'ya kafa atması lazımdı. 0-0 lık maçta 4 kırmızı kart çıkıyorsa bunda 37 tane kırmızı kart çıkması lazımdı. Birşeyler eksik kaldı bee...
derbi dedigin boyle olur, galatasaray, fener, besiktas derbi gorsun, sonra oynadigimiz futbolla bunu bir karsilastirsinlar.
yok son dakkalarda kavga cikart, rakip takimi yumrukla anca bizim futbolcularimiz gibi kalitesiz adamlar yapar.
pes etmemenin, futbol oynama zevkinin ve görselliğin dersinin verildiği tiyatro kalitesinde gelişen müsabaka. işte elin adamı böyle uzatmalara kadar izlettirir kendini, bizim adamlarda ne yapsınlar futbollarıyla izletemiyolar, birbirlerini yiyerek izlettirirler kendilerini.
meğer ertem şener bir çeşit güntekin onay'mış da haberimiz yokmuş; yahu ömrümde bir maçı bu kadar kötü bir anlatımla izlediysem aha pkk'lı olayım ben. maç zaten fantastik, yaz yaz bitmez de bu spiker olayındayım ben. orada konuşan şey banttan kayıt bot falan mıydı? gerçek misin sen?
-pozisyonlarda %90 oranda yanlış futbolcuların ismi zikredildi.
-istanbul diyerek de kıvrımlarıma tecavüz etti, ayrıca kabak gibi liverpool amigoluğu yaptı.
-drogba'nın az farkla auta giden, hatta panolardan dönen frikiğine "gooooool" diye ayağa kalktı, sonra sıçtığını "futbolun güzelliği bunlar" diyerek kapamaya çalıştı.
vs, vs, vardı daha baya vukuatı da kasmak istemiyorum. şampiyonlar ligi tarihinde az rastlanacak enfeslikte maçlardan biri adeta piç edilmiştir, buradan star tv'yi kınıyorum.
ekleme: tam 1 hafta heyecanla beklediğimiz süperrrrr(!) derbide seyrettiğimiz o görüntülerden** sonra bu maçı izledik bir de. ulan ikisine de "futbol maçı" dediler, kafam karıştı arkadaş. hala semih'e, arda'ya sayanlar mı? yazık lan bırakın, kendi çaplarında eğlensin garibanlar. atı alan üsküdarı geçmiş, biz daha "amansız", "turco" falan uğraşırız.
turu geçtikleri için chelsea'yi, bize harika bir gece yaşattıkları için de liverpool'umu tebrik etmek istediğim, sonucu şahsımı üzmüş olsa da futbolun imkansızlıklara gebe bir spor olduğunu bize bir kez daha gösteren maç.
ve artık herkes biliyor, inansanız da inanmasanız da;
bir türk seyircisi için son derece kötü bir maçtır. ulan bu maçı gördükten sonra ben nasıl zevk alayım bizim ligimizin maçlarından? nasıl izleyeyim sabri'nin bindirememlerini, şampiyonluk adayı sivas'ın mehmet yıldız'a top şişirmece taktiğine nasıl katlanayım?
tuncay ingiltereye giderken küme düşecek takıma gitti diyenlere ders olacak maçtır. o küme düşecek takım bugün ağzımızdan salyalar akıtarak izlediğimiz takımlarla sezon başına 2 maç yapmaktadır ki zaten middlesbrough küme düşse bile tuncay mutlaka kendine premier league' de yer bulacaktır.