maçın sonlarına doğru ağlıyordum neredeyse...
bitmesin istedim. "niye ben ingiltere de doğmadım ki?" dedim kendi kendime...
yahu bi maç düşünün ki 0-2 den 3-2 olsun sonra 3-4 olsun. en sonda adına yakışır bi şekilde 4-4 lük bitsin. bi maç düşünün ki bu denli çekişmeli geçmesine rağmen tek kırmızı kart çıkmasın, oyuncular bi kere bile kavga etmesin, maç sonunda da öpüşüp barışsın ve taraftarlarda takımlarını bağırlarına bassın.
biz bu tip bi maçı bu ülke sınırları içinde bi defa daha izlemiştik.
(bkz: 25 mayıs 2005 milan liverpool maçı)
yani biz böyle bi maçı/mücadeleyi ancak dışarıdan iki takım türkiye'ye bi daha gelirse izleyebiliriz. işin acı tarafı da bu zaten...
ya da bi yolu daha var. bu ülkeye benitez veya hiddink gibi adamlar gelirse de böyle maçları canlı canlı izleyebiliriz. yarak gelirler tabi. ayrı mevzu...
türkiye'de futbolla ilgilenen herkese ders niteliğinde maçtır.
bu maç için yorum yapmanın bi anlamı yok. futbolcuysan böyle futbolcu olacaksın, teknik direktörsen böyle teknik direktör olacaksın, taraftarsan böyle taraftar olacaksın(gerçi liverpoollular erkenden çıkmaya başladılar spikerin dediğine göre ama olsun).
liverpoollu futbolcular maç 4-4 olduğunda bile savaştılar, bırakmadılar hiç maçı. orda bizim takımlarımızdan birisi olsa bırakın 4-4'ü 2-1 olduğunda bırakırlardı maçı.
4-4 lük bir mactir.
Bizimkilere cok güzel bir mesaj vermislerdir. Futbol böyle oynanmali demislerdir. Mac sonunda birbirlerini kucaklayarak futbolun dostluk, kardeslik oldugunu, rekabetin sadece saha icinde oldugunu anlatmislardir.
spikerin boyuna saf değiştirdiği maç olmuştur. şöyleki liverpool 2-0 öne geçtikten sonra işte istanbul ruhu süper oynuyorlar demiş. ardından chelsea 2-2 yi yakalayınca maçın başından beri üstün oynayan taraf mavilerdi demiştir. buda yetmeyip liverpool 4-3 yapınca bu liverpool un bu akşam chelsea yi eleyeceğini söylemiştik demiş ardından 4-4 olunca güle güle liverpool diye kıvırmıştır. maçla beraber nabza göre şerbet sözünün birebir anlatımını yapmıştır. *
liverpool turu geçerse bu spiker kesin bunlara verecek dediğim maçtır. lan milli maçta biz bu kadar taraflı spiker görmedik. drogbalar kovalasın seni.
o değil de ne maçtı hacı ya, biz süper lig'de mahalle maçı izliyormuşuz.
- Benitez Babel'i çağırıyor ama ne için ? şu dakikadan sonra ancak kenarda muhabbet etmek için çağırıyor olabilir.
ve hiç bitmek bilmeyen;
- istanbul ruhu, istanbul ruhu, istanbul tuhu, istanbul ruhu, istanbul ruhu.
son zamanlarda izlediğim en mükemmel maçı bok eden bu spikere saygılarımı sunarım. bu da bi beceri. aslında maç içinde "ertem şener kardeşimle oturup konuşurken" diye bi cümle kurdu, o sırada anladım herşeyin nedenini.
iddaa da toplam gol bölümünde 7+ bölümünün işaretlenmesiyle yüklü bir ganyanın kuponu coşturacağı maçtı...biz salak gibi yapmadık...
(bkz: nereden bileceksin böyle olacağını)
12 nisan 2009 galatasaray fenerbahçe maçı derbiyse ve bu maçtada futbol oynandıysa ben bu maçı izledikten sonra anladım ki bizim izlediğimiz derbi değilmiş , oynanılan futbol futbol değilmiş.
(bkz: mübarek futbol maçı değil basket maçı)