kasımpaşa maçındaki kadar seyir zevki yüksek bir maç olmasa da galatasaray oynaması gerektiği gibi rölantide oynadı. bunda erken gelen gollerin de etkisi vardı tabi. sakatlıklar, sarı kart cezaları gibi durumlardan kurtulmak ve sakınmak için en iyi yoldu skorun üstüne yatmak. abdul kader keitanın bu lige gelen en kaliteli, insanüstü canlılardan biri olduğu bir kez daha görülmüştür herhalde. hele hele 2. gol'De 3 kişiyi ekarte edip, 2 kırmızı kartlık 2 penaltı yaptırmak yerine topu ağlara göndermesi insanı deheşete düşürüyor. ollüm sen insan değilsin. heyvansın (iyi manada) heyvan. taklalarına da kurban.
ayrıca milan barosun da döndüğü maçla oldu. maçta kanırtan keitanın da sayesinde son dakikada baros da aylar sonra golle döndü, maç eksiği falan dinlemeden.
bu galibiyetle beraber şampiyonluk iin önemli bir adım daha atıldı. takım trabzon'a eksiksiz ve moralli gidecek. umarım orda da galip geliriz. zaten bizde keita gibi bri varsa ve moralliyse gerisi teferruat.
maç için fazla söylenecek bir şey yok aslında bakarsanız. 6-7 haftadır maç kazanamamış, teknik direktörü belli olmayan ,i.melih ve ailesinin karabasan gibi ankaragücü'nün üzerine çöktüğü 60-70 futbolcudan oluşturulmuş bir takımla oynandı. tabi bu galatasarayın galibiyetini küçültmez o ayrı.. ben kendimce bir durum tespititnde bulundum sadece.. maça gelince;
1-keita,keita,keita... maçın adamı,her pozisyonda etkili oyunuyla fark yarattı ve güzel oyununu bir golle de taçlandırdı.
2-jo iyi yolda güçlendikçe takıma daha faydalı olacak.
3- baros takıma döndü sonunda.. aylardır yolunu beklediğimiz,beklemekten şaşı olduğumuz futbolcumuz döndü ve attığı golle hem moral buldu hem de takımı şampiyonluk için umutlandırdı.
4-ankaragücünün gol pozisyonu yok.
galatasaray şampiyonluk yolunda çok kritik iki maç oynayacak ve ligde çok şeyi şekillendirecektir.
galatasaray'ın kötü oynadığı, ankaragücü'nün kötü bile oynamadığı maçtı. bu maç için sadece keita'dan bahsedilebilir, başka da bahsedilecek yanı yok. sadece keita'nın tek başına kazandırdığı bir maç oldu bu bir de baros'un golle takıma dönmesi. onun dışında sahada futbol denen şey yoktu.
keita'nın attığı golde çok net el var. öyle muhteşem(!) bir gol işte. insan değil bu adam. keita keita keita...
sen şimdi yan ve orta hakemlerin görüş açılarını düşün, ikisinin de bu eli görmeme olasılığını hesapla. kaç çıktı?
ha ama çok yakın mesafeydi, eline çarptı vs.. geçiceksin onları genco. el böyle bayrak gibi havadaysa, kendine de bu denli avantaj sağlıyorsa, forma da sarı kırmızı değilse, çalacaksın.
günlerce hakan taşıyan'dan sensiz iki gün isimli şarkıyı dinleyip rakı içtikten sonra eski sevgilisinin telefonlarına cevap vermemesi sonucu bir taraftarın kendini fundaaaaaaa feryadı ile tribünden aşağı attığı maçtır. bir de ceza diyolar; adnan polat bir kutu çikolata yaptırıp funda'yı ikna mı edecekti?
