isveç'in çok kötü bir futbolla kaybettiği karşılaşma. özellikle ikinci yarıda ibrahimovic'in oyundan alınmasıyla, ispanya savunmasını rahatsız eden bir oyuncu kalmadı ve özellikle sergio ramos ile senna sürekli isveç alanına geçip, boş alan ve boş adam yarattılar.
Yaş ortalaması hayli yüksek olan isveç takımı ikinci yarıyla beraber oyunu kendi alanında kabul etmesine rağmen pres yapma, alan daraltma gibi savunma futbolunun gereksinimlerini yerine getiremedi. ispanya Böylece hızlı ve adam eksiltme yetenekleri üst düzeyde olan, villa torres ikilisiyle pozsiyonlara girmeye başladı. Golün geleceği çok belliydi ama bu kadar geç gelmesinin sebebi kaleci isaksson ve mellberg'in güzel oyunlarıydı tabi hansson'u da unutmamak lazım.
Haaaaa Villa'nın golünde tüm defans komple sıçmadı mı evet sıçtı ama o futbolun adaleti. isveç bu maça hiç konsantre olamamış ve galibiyeti istemedikleri her hallerinden belliydi. Sahayı sürekli dikine kullanan ve hücum düşünen Ljunberg bile bir çok pozisyonda orta alanda top alıp geri pas yaptı. Takım olarak kötü olunca da mağlubiyet kaçınlmaz oldu.
ispanyayı tebrik ediyorum. Özellikle luis aragones 50.maçında 35.galibiyetini alarak büyük başarısını devam ettirdi. Umarım rusya karşısında kazanıp, çeyrek finale yükseliriz. Gerçi bu oyun anlayışıyla, turnuvanın en iyisi hollandaya karşı mücadele etmek hayli zor olacak ama isveç zoru sever. Forza isveç...
ispanya'nın gene yanlış ortasaha dizilişiyle oynadığı maç. senna'nın ne işi var orda? iniesta'nın sağ açıkta ne işi olduğu gibi! orda oynaması gereken adam iniesta'dır ve bence kesinlikle fabregas'ın oyuna girmesi gerekmektedir. aksi halinde maç pek döneceğe benzemiyo ama ilk yarının sonunda penaltısını yediler ispanyoların. artık ikinci yarıya bakıcaz.
ispanya nın kontratak golleri bulamayınca kilitlendiği maç olmaktadır; isveç te ise elmander pek bekleneni veremedi gibi ilk yarıda.
öte yandan spiker arkadaş ısrarla sahada kennet andersson un varlığını ıspatlama girişimlerini sürdürüyor ama nedense 1994 yılında isveç milli takımında bulunan önemli futbolcuları sayarken tomas brolin i unutuverdi.
bu arada yorumcu arkadaş yaklaşık on dakika kadar önce, kaleci Andreas Isaksson için "1.99 cm boyuyla turnuvanın en uzun boylu oyuncusu" demiştir. 2.02 cm'lik Jan Koller'i neresine sokar artık bilemem.
torres'in tam bir pes korneri tarzıyla attığı gol ispanya'yı öne geçirmiştir. ama zaten bu gruptan isveç ispanya ikilisi beraber çıkacağı için çok önemli değildir bu maçın skoru. isveç rusya'yı affetmeyecek, gruptan 6 puanla çıkacaktır kanımca.
edit : puyol'un adının carles olduğunu tabii ki biliyorum, yapmayın etmeyin. spikerin dangalaklığına dikkat çekmek istedim orada.
euro 2008 d grubu ndaki ilk maçlar sonucu 3 puanı olan iki takımın mücadelesi. seyir zevki yüksek bir müsabaka beklemekteyiz. iki takımda da hücumu seven, ve kaliteli hücumcular bulunmakta.
