*galatasaray'ın galibiyetine yürekten sevindiğim maç olmuştur.
neden mi? şundan: ligin ilk haftalarında, büyüklerin işinin olduğu dönemde üç beş hafta liderlik koltuğuna oturan küçük takımın hemen kıçı kalkıyor. taraftarlarının da tabi. özellikle cahil cühela taraftarlar hayali şampiyonluk şarkıları söylemeye başlıyorlar. kolay mı lan öyle şampiyonluk? "kapıp da kaçan mı?" diye sormazlar mı adama?
erzurumspor-galatasaray maçı öncesi hisleri sorulan ibrahim erkal ruh haliyle izlemeye koyulduğum maç. deli gönlüm berabere bitsin iki tarafta puanla ayrılsın diyor; ama ben bunun çok klasik olacağını düşünüyorum. o yüzden farklı bir strateji çizdim: sivasspor yensin, fenerbahçe'de puan kaybetsin.
Sivasspor'un ilk oniki dakikada iki oyuncu değişikliği hakkını,sakatlıklardan dolayı, mecburen kullanmasından ve Balili'nin oyunu yarıda bırakmak zorunda kalışından ziyade,Kalli'nin keçi inadını bırakıp, herkesi yerli yerinde oynattığı ve hatalarından birazcık ders alınca Galatasaray'ımızın nasıl da bizim bildiğimiz,sezona fırtına gibi giren,kazanma azmini sürekli koruyan o alıştığımız takım hüviyetine geri döndüğünü gördüğümüz maçtır. Sabri'den ön libero yapmazsan, Hakan Şükür-Shabani Nonda-Ümit Karan ileri üçlüsünden ikisiyle maça başlayıp, bugünkü gibi ancak oyunu garantiye aldığında Serkan Çalık'ı oyuna sürersen,işte böyle gecikmiş gollerle de olsa lig liderini çok zorlanmadan, hem de sayısız değerlendirilememiş pozisyon bularak geçersin. inşallah artık bunu anlamışsındır karl-heinz feldkamp...
Sivasspor birkaç kontratak ve Mehmet Yıldız'ın anlık çabaları dışında bir varlık gösteremedi diyebilirim. Kaldı ki şu açıkça görülmüştür ki Sivasspor'un ideal kadrosundan biri veya birkaçı cezalı ya da sakat olursa onun yerine gelebilecek bir alternatif yok. Bu da bazılarımızın ''Acaba bu yıl Anadolu'dan bir şampiyon çıkar mı?'' hayallerini suya düşürecek bir faktör olarak önümüzde duruyor. Ben de isterim Anadolu'dan bir şampiyon çıkmasını ama şu durumda Sivasspor'un liderlik konusunda büyük bir istikrar yakalayacağını düşünmek, hele devre arasında ellerindeki tek yıldız oyuncu sayılabilecek Mehmet Yıldız'ı da satacaklarını düşünürsek,pek bir ütopik olur.
Galatasaray adına sahanın en kötüsü ortada ne yapacağını bilmeden, hayalet gibi gezip duran arda turandı. Ama şu bir gerçektir ki Arda Turan hala bir futbol starı olacak sorumluluğa,dik duruşa,görgü ve adaba sahip değildir.Oyundan alınırken stadda küçük bir topluluğun onu yuhlaması üzerine yedek kulübesi yerine direkt olarak soyunma odasına gitmesi en hafif tabiriyle boş işlerle uğraştığını gösterir. Eğer başka bir nedeni varsa ne ala, yok eğer gerçekten sebep bu dikkate alınamayacak kadar önemsiz protesto veya servet ile her takımda ender de olsa yaşanabilecek söz münakaşası ise durum çok vahim. Sivasspor adına ise son zamanların iyi performans gösteren, frikikleri de ustalıkla kullanan oyuncusu muhammet ali bu maçta adeta kayboldu, beklentilerimin çok altında kaldı.
Hakeme gelirsek, benim gördüğüm kadarıyla faul kararlarında her iki takıma da eşit mesafede durmaya özen gösterdi, belki bunlar arasında ümit karan'ın kaleci akın'a istemeden yaptığı hareket sarı kartla cezalandırılabilirdi fakat bunun dışında ben sonucu etkileyecek bir hatasını göremedim.
geride kalan 15 haftada ligde lider olmayi ba$arabilen iki takimin zevkli mucadelesi olacak. galatasaray, fenerbahce kar$isinda bu sezonki ilk yenilgisini tattigi icin gecmi$ musabakalara oranla daha rahat cikacaktir bu maca. rigobert song'un olmayi$i macin 3 sonuca da acik oldugunu gosteriyor; fakat ibre biraz ev sahibine donuk.