Bu günü sevgilisiyle geçirenlere saygı duyarım eyvallah ama bugünü sevgilisiz geçirmemek için sevgili bulanlardan tutun, sevgilisiz geçirdiği için zırlayanlarına kadar her tip var.
Birincisi vıcık vıcık bir gün, her yerde kalpler tavşan kardeşler.. O ne ya?
Sonra romantik olma zorunluluğu..
ister istemez hediye seçme işkencesi (hayır 300 liralık hediye alacagıma 1,000 tl lik nakit vereyim direkt elden 1000 kez tercih ederim ama olmuyor, etkileyici bir şeyler yapmak lazım ve hediye seçmek dünyadaki en kötü 4.iştir)
Bir de kadir gecesi gibi ayrı anlam yükleniyor, bi hata yapsan "hem de sevgililer gününde! Nasıl yaparsın bunu bana!" Oluyor bu da. Yaşadım. O kızla ertesi gün o muhabbeti yapsam küsmeyecek sanki!
iş güç maç hiçbir şekilde kaçamazsın, zorunluluk. Zorunlu olan (çok güzel şeyler dahil) her şey gibi tiksinti verici.
işte bu yüzdendir ki bir vesileyle burada yazdığımı öğrenip beni takip ettiğini düşündüğüm eski sevgililerim, sizi çok seviyordum ama evet, 14 şubatların hemen öncesindeki kavga ve kısa süreli ayrılıklarımız tesadüf değildi.
Ve sen sevgili okur.. Sen de düşün artık biraz, napıyorum ben? Önüme koyulan bı zorunluluklar silsilesini sevmek neden, sevgilimi her günkü gibi bir önceki günden çok sevmem kime yetmiyor? Diye düşün..
sevgilisi olanların çoğunluğu sevgilisiyle gezeceği için normal olarak sözlükte kafa ütülemeyecektir. bu sebeple sözlük sevip de sevilmeyenlere kucak açacaktır.
hiç bir 14 şubatta sevgilisi olmayan insan için hiç bir 14 şubattan farklı olmayacak gün.
bünye o kadar alışmış ki o stresi yaşamaktansa o gün sevgiliden ayrılabilirim. olursa tabi.
23 yıllık hayatımda ilk defa denk gelip de bana hediye alınan gündür. Tabi ben o kadar mesguliyetin arasında fırsat bulup hediye alamadım. Bu nedenle aynı zamanda hediye almamıs kişinim mahcubiyetini de ilk defa yaşadığım gündür.