tam böyle bir başlık açacaktım. ne yaptınız, içimimi okudunuz birader anlamadım ama durun hele. çok sinirliyim. yeni eve girdim ve... neyse anlatıyorum.
nutella krizim geldi, koştum bakkala.* bir sevinç, bir aşk dolu yürüyorum yolda.
aldım nutellamı. evde kaşıklayacağım anı hayal ediyorken bir de ne göreyim? en fazla 12 bilemedin 13 yaşındaki bir çift kavga ediyor! 12 len... sütten 6 yıl önce kesilmiş bebe yani. malzeme çıktı bana. açtım telefonu biriyle konuşuyormuş gibi yapıp, bu bebelere kulak verdim. bu çiftlerden kız olanı hüngür hüngür ağlayıp, neler çektiğini anlatmaz mı erkek olana? ana... dinleyin hele:
- ya hödöcan, annem babamla zaten sorunlarım var. evden bile kaçmayı düşünüyorum. sense gelip bana burda... of! (babababa... isyankar emo seni)
- ya aşkım anlıyorum ama ben senin iyiliğini hede hödö (lan bi siktir git)
ne aşk lan, ne aşkı? biz aylarca ciddi bir ilişkiye kapak atalım diye ebemiz sikiliyor, şiirler, yazılar yazıyor, gerekirse sarhoş oluyoruz ama sen ne aşkından bahsediyosun dallama!? yaşın ne amınakoyim? 3 sene önce bahçende arabaları çarpıştırıp eğleniyodun sen... sopayı direksiyon yapıp 403 marka mercedes otobüs oluyodun. ne ara kitap yazdın sen aşk konusunda?
sonracığıma bu dallama sarıldı çocuğa*, öptü dudağının kenarından* ''affet beni, hadi ver elini gidelim'' diyerek kandırdı çocuğu...
bizimki de hayat mı mnıskim? millet ne güzel aşk(!)ını yaşıyor...
bir daha asla sevemeyeceğini sanan, 2 gün sonra unutan, 3 gün sonra kendini gene aşk acıları(!) içinde bulması çok olası bünye.
(bkz: adölesan)
(bkz: ergen)
(bkz: şirinlik abideleri) *
Hayattaki tek sorunun aşk, erkek arkadaş vb. hedeler olduğunu düşünen gelişmemiş insandır. En büyük sorun olarak kendisinin yaşadıklarını görür ve çok büyük acı çektiğini zanneder. ne diyelim büyüyecektir elbet amcası.
hoşlantıyı, isteği, hevesi kuvvetle muhtemeldir ki aşk zannetmiş, herkesin geçtiği yolların başında olan yumurcaktır. 13 yaşında çektiği aşk acısıdır. 15 yaşında hevestir o yaşadıklarının adı. 20'sinde gülünüp geçilir, hatırlanmaz bile. aah ah. yataklara düştüm aşkından. yoo, heves.
kız ise geleceğin vesikasız fahişelerinden biridir. oğlan ise işte o fahişeler için hırgür çıkaran öküzbaşlar familyasından bir birey olarak topluma entegre olacaktır. ulan 13 yaşındaki insan aşık olur mu ? büyük türkçü ismail gaspralı tam o yaşta iken taaa kazan şehrinden kalkıp girit'teki rum isyanınının bastırılmasına yardım için girite gelmiş binbir cefa ile hemde. türk genclerini 13 yaşindayken ulusu için böyle fedakarlıklar yapabilecek şuura eriştirmeli. yoksa daha o yaşta sikinin derdine düşmüş eniklerden ne ulusumuza ne de temiz insanlığa zerre fayda gelmez.
imkansız yada (son yıllarda) uçuk bir durum değildir fakat yazıktır. yapılması gereken daha mühim işler varken, yaşanılması gereken bir çocukluk varken, 13 yaşında birinin böylesine acı duygular ile tanışması.
imkansız yada (son yıllarda) çok uçuk bir durum değildir fakat yazıktır. yapılması gereken daha mühim işler varken, yaşanılması gereken bir çocukluk varken, 13 yaşında birinin böylesine acı duygular ile tanışması.
*çektikleri acı sonunda facebook profiline * ''arkilerim iyi ki varsınız siz olmasanız ben bu çekilmez dünyada nasıl yaşardım. hepinizi seviyorum. mucukus. xd'' yazarlar.
aşkı öyle sahipleniyoruz ki... bir biz biliyoruz aşkı. bir biz anladık sevdayı. biri aşık olmadan önce bize gelip fetva almalı. hepimiz aynı şeyleri hissediyoruz aslında. en büyük acıyı biz çektiğimiz gibi, aşkı da en iyi biz bildik. oysa aşkı tanımlayamayız ki. öncelikle aşk yaradandan gelir. ilahidir aşk, bu yüzden tanımlayamayız aşkı. hepimiz bambaşka anlamlandırırız. bir kuşun ötüşünde, bir annenin sütünde, baharın gelişinde olabilir aşk, bir katilin kalbinde de... gönlümüzün aşka kapalı olması birilerinin hala bizim bilmediğimiz dillerde aşık olamayacağını göstermez.