3 bin yıl değilde 2 bin yılda alsa aynı şey değil mi ya. hatta 1000 yıl yine çıkamaz mapustan. hadi 500 yıl verseler yine çıkamaz. lan tamam 250 yıl olsun onada çıkamazki. anlamadım bu işi.
Pazar günü Anadolu yakasına geçerken yan yolu görüp "bugün herkes taksim'e gidiyor galiba" demiştim. Hatta eşim "nereden aklına geldi taksim" Dedi o akşam. Niyeyse taksim geldi o gün aklıma. Sonra gittiğimiz evde otururken emniyet çalışanı bir kaç tanıdık patlamayı söyledi. Hepimiz şok geçirdik ve haberleri açtık. Herkesin keyfi kaçtı tabiki. Patlamaya dair görüntüler vs. Hepsi çok korkunçtu. Başımız sağolsun. Dilerim Allah'tan bir daha yaşanmasın. Bu son olsun!
Aslında . Şahsi düşünücem gerçek bilgi paylaşılamıyor. Kaç kişi hayatını kaybetti kaç kişi yaşam derdinde .
Bu olayla alakalı kim var ise hak ettiği en ağır cezayı alır ve bu ibret-i alem olur. Bir daha böyle bir şey yaşanmaz .
Hayatını kaybeden kişileri Allah tan rahmet , yaşam derdinde olanların bir an önce sağlıklarına kavuşması dileğimle.
üzerini örtünce 1 günde de unutuluyormuş harbiden. ağaçlar sökülüyormuş şimdi. gerçekten felaket bir tımarhanede yaşıyoruz, bence komple şalteri kapatıp çıkalım buradan.
ne yazsak boştu zaten.
Diyanet kafa öpmez artık ensar muhacir diye.Bıyıklının din kardeşleri alçak çıktı gene kandırıldılar,doyamıyorlar kandırılmaya.Sosyal medyadaki ak laleler cansıperane şekilde chp iBB başkanını suçlamak için yarışıyor,yok banklar yok ağaç ve saksılar,suç hiç kendilerinde değil kir tutmaz teflon tava gibi bu bıyıklı grubu.
Etkisinden çıkmam da zaman aldı. Söylenecek çok söz var ama hiçbiri bu acıyı hafifletmez..
Bu orul orul o. Çocuğu pkk piçleri yine başladı sanırım bombalı saldırılara. Suriye uyruklu terörist piç yakalanmış yakalanmasına ama sınırdan elini kolunu sallaya sallaya girmiş..
Devletin rtük yasağından öte alması gereken çok önlem var ama..
Neyse bakalım umarım ülkemizin güvenlik düzeyi artar, sınırlarımız yol geçen hanı olmaktan çıkar.
süleyman soylu tarihimizn mücadelesini verdik verdinizde ne oldu hani vermiştiniz? ne oldu? bu mücadeleyi gerçekten vermiş olsaydınız bunlar yaşanır mıydı?
diyeceğim...
asıl tartışmamız gereken çöken sistem.
insanlarımızın hayatının yaşamının yaşam şartlarının bir değeri yok. evinizde iş yerinizde okulda sokakta parkta canınıza malınıza kültürünüze sağlığınıza yaşam standartlarınıza refahınıza huzurunuza ahlak ve etik değerlerinze zevkinize tecavüz eden taciz edenlere sağlanan imkan ve haklar özgürlükler sosyal sorumluluğu olan, bir arada yaşama kültürü olan bizlere, bu saldırılara maruz kalan masumlara sağlanmıyor.
ülke suçlular cenneti olmuş.
liyakatsizlik her alanda gözle görülür seviyede. bazı atalara bakınca medyada özellikle sosyal medya da "bu göreve kim bu göreve gelemez" diye anket yapılsa 1. çıkacak bazı kişiler o göreve geliyor tartışmalarına bakarak, yaşananları basit bir terör saldırısı vatan millet güvenlik konseptinde yaklaşmamak tartışmamak gerek.
interneti iletişimi kesmede ki hassasiyeti ne idüğü belirsiz insanların ülkeye girişinde göstermeliyiz.
bu ne idüğü belirsiz insanların elini kolonu sallayarak tüm ülkeye yayılmasını engelleyeceğimize bu insanlar için yapılan haber yorumları engelliyoruz.
kimliği olmadan kapı dışarı çıkamıyorum, ankara-istanbul arasında seyahat edemiyorum ama ne idüğü belirsiz kimliksiz pasaportsuz insanlar araba alıyor ev alıyor ev kiralıyor su elektrik telefon internet doğalgaz abonesi oluyor ki bu bir kararname ile karar ile olacak şey değil.
bir yasa kanun içeriği bir kararname karar ile yok sayılamaz ve o yasa hükümsüz olamaz.
neyse, kahvaltıyı yaptık ve balkonsa sabah güneşi eşliğinde kahve sigara keyfi yaparken konuya devam edelim.
2012 de iş cinayetlerini önlemek amacıyla yasa çıkarıldı (ki yaşanan örneklere bakınız verip; iş kazası demek en basit tabirle akılsızlık demeye gerek görülmemiştir) yasa çıktıktan sonra devletin resmi rakamları (sgk verilerine göre) 2012-2019 yılları arasında 7 yılda yaşanan iş cinayetlerinde 10715 işçi ölmüş.
yine bu öldürülen 10715 işçi haricinde on binlerce işçi elini ayağını gözünü uzvunu kaybetmiş. hayatı boyunca kronik olarak fantom ağrı (güdük ağrı) çekmeye mahkum olmuş.
yine on binlerce işçi-çalışan karaciğer akciğer böbrek başta olmak üzere organ kaybı-hasarı yaşamış ve yeterli sterilasyon güvenlik denetim kontrol olmadan yaratılan çalışma ortamlarında meslek hastalığı denilen başta dolaşım sindirim solunum rahatsızlıklarına yakalanıp kaçınılmaz olarak ölümü yaşamış-yaşayacak ve bunlar istatistiklere ölüm olarak geçmeyecek. çünkü; bunlar çalıştığı iş yerinde iş başında değil de evinde hastanede acılar içinde ölecek-ölmüş on binlerce insan.
aslında sgk tarafından açıklanan bu iş cinayetleri (birilerine göre kaza) ölümler sakatlıklar hastalıklar tıpkı tüik enflasyon verisi kadar doğru olup gerçek rakamları siz hesap edin.
yıl 2022 ve bitti-bitecek. tüm bu rakamları 2023 de alınan verilerle toplayıp değerlendirin. bir de üzerine her yıl işlenen binlerce trafik cinayetlerini ekleyin. alacak verecek namus mafya magandalık vs diye haber yapılan cinayetleri de ekleyin.
sınırlar yolgeçen hanı olmuş.
avrupa da siyasetçiler halk vergi veren ve yurttaşlık bilinci olan insanlar açıkca "sokaklar caddeler ülkemiz insan çöplüğüne dönemez. onların sıçma hakkı varsa bizim de sıçırtmama hakkımız var. kimse gelip evimde halıma sıçamaz" diye açıkca söyleyerek kültürünü toplumunu sosyal yapısını güvenliğini vergi veren ve verdiklerim bana geri dönsün benim için harcansın derken-bu insanların-yurttaşlarının haklarını savunurken; bunu biz desek ırkçı insanlık düşmanı olarak görülüp suçlu duruma düştüğümüz düşünülürse...
bir de anap'ın 1990 lı yıllarda yaptığı hatayı, ırak kürtlerini ülkeye sokmasıyla yaşananları bu kez 2010 lu yıllarda akp suriye ve 2020 li yıllarda afganları alarak aynı hatayı yaptı ki bu hata değil bir tercihtir ve de insan doğasında hata yoktur.
neyse, anap tarafından ırak kürtlerinin ülkeye girişiyle yaşanan pkk terörürünü ve teröre adeta insan kaynağı takviye edilmesini (ki 1990-2000) yılları arasında öldürülen yakalanan teröristlerin çoğu ırak kökenliydi. pkk dışı terör örgüler hesabına eylem yapanlarda öyle) yaşadık.
peki ülkeye giren milyonlarca eğitimsiz cahil bir arada yaşama kültürü olmayan, sosyal sorumlulukları yok olan, vatandaşlık yurttaşlık duygusundan yoksun (bu duygu olsa ülkeleri için savaşır ülkelerinde kalırlar) bu insanlar din ırk ideoloji vs gerekçelerle oluşan ve aslında uluslararası silah finans gıda sağlık teknoloji kartellerine hizmet eden terör gruplarına insan kaynağı olmayacak mı sanıyorsunuz?
bence türkiye ye gelen yabancılar sonunda bizden kurtulmak istiyor. milleti korkutalım kaçsınlar ülke bize kalsın diye düşünüyor olabilirler. çok beklerler.