haber7'nin aksiyon dergisi'nden alıntıladığı haber, şu an gündemde olan kaçırılmış asker vakasının 12 yıl önceki benzerini yaşayan askerleri konuşturuyor.
Aksiyon'a konuşan askerler psikolojik tedavi gördüklerini, iş bulamadıklarını ve devletin kendilerine sahip çıkmadığını belirtti.
Geçtiğimiz ay yaşanan olayın benzeri 1995'te de meydana gelmişti. PKK tarafından kaçırılan 9 asker, terör örgütünün elinde 18 aya yakın rehin kalmıştı. Aileler uzun süre çocuklarının yaşadığından bile haberdar değildi. Aileler, çocuklarını kurtarmaları için siyasi partilerin kapılarını aşındırdı uzun süre. Herkes bu kurtarma çabalarına mesafeli yaklaştı. Aileler ümitlerini yitirmek üzereydi ki Van Milletvekili Fethullah Erbaş'ın "Orada bırakacak değiliz." demesiyle umutlar yeniden yeşerdi. Terör örgütünün Kuzey Irak'taki kamplarına kadar katır sırtında gidildi. Fethullah Erbaş, Akın Birdal ve ihsan Arslan'dan oluşan heyetin temasları sonrasında askerler serbest bırakıldı.
18 ay PKK kamplarında rehin kaldıktan sonra ülkeye döndüklerinde sevinçle karşılanmayı bekliyorlardı. Ama umduklarını bulamadılar. 'Niye şehit olmadın?', 'Niçin PKK'ya esir oldun?' soruları uzayıp gitti. 'Gazi' unvanı almayı bekleyen askerler, hem devletin hem de çevrenin tepkisiyle karşılaştı. Hainlikle suçlananlar oldu. Bu 9 askerin birçoğuna iş verilmedi. Kimi psikolojik tedavi gördü, kimi ise içine kapandı. Türkiye'ye dönen askerler, aradan geçen yıllara rağmen hayata hâlâ dönemediler.
Şemdinli Ortaklar Karakolu'nda görev yapan askerlerden Hakan Pusat, "Her taraftan mermi geliyordu. Biz de onların geldiği yerlere atıyorduk. Ama karanlığa ateş ediyorduk." açıklamasını yapıyor. Ramazan Çelik de "Çatışma dört buçuk saat sürdü. Yarım saatte pusu timleri devre dışı kaldı.
Dört buçuk saatin dört saatini 25 kişi, teröristlerle çatışarak geçirdi." diyor. 400 terörist tarafından mermi yağmuruna tutulan karakoldan yükselen yardım talebine hiçbir yerden olumlu cevap alınamadı. Ramazan Çelik, o anı tekrar yaşıyor gibi anlatıyor: "Çevremizdeki köylerde 150-200 korucu vardı. Çatışmayı duymamış olmaları mümkün değil. Askeri destek de gelmedi. 4 buçuk saatte, Türkiye'nin en ücra köşesinden uçak da gelir, helikopter de."
Karakolun içine kadar sızan teröristler, 5 askeri mevzide yakalar. 4,5 saatlik karakol baskını esnasında gelmeyen Türk jetleri, askerlerin elleri bağlı şekilde PKK kamplarına doğru yol aldıkları 6 günlük yolculuk esnasında dağları bombalamaya başlar. Kaçırılan askerlerden Hakan Pusat, niye yardım gelmediğini hiç öğrenemediklerini söylüyor.
Çanakkale'nin Çan ilçesinde yaşayan ismail Başaran'ın babası Kadir Başaran ise kendilerine o dönemde sahip çıkan olmadığını söylüyor. Bir buçuk yıla yakın PKK kampında kalan ismail Başaran da "Halen o 15 aylık esir hayatının psikolojik rahatsızlığını yaşamaktayım. O günler aklıma geldikçe uykularım kaçıyor. Rüyalarıma giriyor o günler. Yaşadıklarımız kolay şeyler değil. Tabii ki eseri kalıyor. Haddinden fazla zorluklar yaşadık." diyor.
ancak ve ancak devletler arası savaşlarda teslim olunabilir. bir kaç çapulcu teröriste teslim olmak yediğin çanağa sıçmaktır. ya ölürsün ya da öldürürsün. eğer ki bu 12 yıl öncekiler de geçenlerde kaçırılan 8 asker gibiler ise devletin yardımını haketmiyorlardır. devletin yardımını hakedenler gerçekten savaşan ve asla teslim olmayan türk askerleridir. korkaklar değil.
edit: nereden bilirler bizim kaytardığımızı.nereden billirler askerleri tanımadığımı? nereden bilirler de söylerler bize yok şöyle böyle diye? asker de size teröristlere teslim mi olun diyorlar? peki etrafı çevrili halde kaçamayıp sonuna kadar mücadele edip hayatını bacağını veren adamla teslim olanı bir mi tutacam. siz tutun ben feda edenlerden yanayım kaçanlardan değil.
bu askerlerden birisi benim arkadaşımdır. tüm mehmetçikler gibi kahramandır. köpekler tarafından serbest bırakıldıktan sonra moral iznine gönderilmiştir. sonrada köpeklerin elinde kaldığı süre kadar askerlik yapmıştır. şimdilerde ne mi yapıyor. boşverin onu herkes kendi dalgasında..