bünyemi uçurmuş konserdi.
bir ara kendime "ben kimim?, neredeyim? hangi zamandayım?" sorularını sordum şerefsizim.
bir de konser bitimi egodan arınmış bir şekilde sahneye çıkıp insanların ellerini sıkıp fotoğraf çektirmeleri yok muydu, bayıldım.
şahaneydi, tek kelimeyle şahane.
şahane olan peformansları, enstrümanlara olan hakimiyetleri ve görsel şölenlerinin şarkılarıyla uyumlarıydı.
geri kalan her şey boktandı. mekanın küçüklüğü ve basıklığı olsun, gelen -bazı- tiplerin 'haa ben giaa dinliyorum, gizemliyim kızlarr huğğa' der gibi oraya buraya salça oluşları falan... herne ise konsere dönelim.
playlist 11 şarkıdan oluşuyordu ki, izleyicinin coşkusuna aldırış edememezlik yapamayıp 2 şarkı daha çaldılar. biz tabi aç millettiz*, o şarkılar bitince 'bi daha bi daha' deyince tamam tamam diyip 2 harika şarkı daha çaldılar. ve derin, kısacık bir hipnoznun sonuna getirdiler bizi bolca teşekkür ederek... asıl biz teşekkür ediyoruz kendilerine. bir daha ki gelişleri ve sahnede kalış saatlerinin dahada uzamasını diliyoruz, zira yetmedi, doyamadık.
bir "suicide by star god is an astronaut'çusu" için 45 liralık bilet fiyatıyla şimdilik makul gözükmeyen konser. post-rock krizinde olunmadığı sürece...
