chp, mhp yandaşlarının halkın yoksul olmasına rağmen, emeklinin geçinememesine rağmen, asgari ücretin düşüklüğüne rağmen, hopadaki olaylara rağmen, kütahyada siyanüre rağmen, ösym deki hatalara rağmen, cari açığa rağmen, işsizliğe rağmen, ab ye girilme yönünde somut adımlar atılmamasına rağmen, habur krizine rağmen, basındaki özgürlüğümüz elimizden alınıyor baskılarına rağmen neden akp ye oy verdiğini anlamadığı ve faturayı halka kestiği seçim olmuştur.
fakat sorun halkta değil. sorun kılıçdaroğlu yönetimindeki chp de ve bahçeli yönetimindeki mhp de. kendilerine göre bu kadar haklı, makul gerekçelere rağmen halk size oy vermemiştir. duruşunuzla, konuşmanızla, sınırsız vaatlerinizle bile bu rağmenlere çalım atamadıysanız tez elden siyasetten çekilmeniz bu ülkenin menfaatine olacaktır.
artik turkiyenin ne denirse densin yonunu net bir sekilde belli ettigi secimdir. bu ulke 2023 yilina akp ve onun temsil ettigi yapiyla girecektir. farkli cevrelerin degisik beklentileri ise artik sadece olmayacak temennilerdir. su an turk siyasetindeki tek gercek güç recep tayyip erdogan ve liderlik ettigi partisidir. toplum yapısı, sosyal hayat, halkın din önceliği kökten değişmedikçe akp'nin toplum üstündeki gücü devam edecektir.
elde edilen oran ise inanılmaz, bir daha tekrarlanamayacak bir seçim başarısıdır. akp geleneksel olarak en düşük oy oranına sahip olduğu ege bölgesi'nde dahi % 42,5 dolaylarına ulaşmış olup chp'ye (en güçlü olduğu yerde) yaklaşık 7 puan fark atmış, ülkenin her metrekaresinden oy aldığını kanıtlamış, ülkeye adeta mührünü vurmuştur.
bdp ise artık bölgesel bir güç olmaktan çıktığını göstermiş olup seçimin bir diğer kazananı olmuştur.
kaybedenlere gelince; chp ve lideri kemal kılıçdaroğlu ülke genelinde görece oylarını arttırmasına rağmen özellikle güney ve doğu anadolu'da en ufak bir artış yakalayamamıştır. sahillerde ve büyük şehirlerde de beklenen patlama gerçekleşmemiştir. neticede kendilerini uzun, zorlu bir iç hesaplaşma beklemektedir. ama anlamaları gerekenin; sorunun liderlerde değil "bu ülkenin sahibi biziz" zihniyetinde olduğudur.
mhp'nin ise aynı şekilde devam ederse bırakın bir sonraki seçimde %10'u aşmayı, bdp'yi bile geçebileceğine emin değilim. artık pkk, öcalan, terör söylemleri halkı eskisi kadar etkilemiyor ve ne yazık ki ellerinde başka en ufak bir şey yok.
neticede kesin bir hegemonya görüntüsü olacak türk siyasetinde, en az 4-5 sene daha...
o değilde hayallerde yaşanayan bazı yazarların nasıl devekuşundan farksız olduğunu göstermiş seçimlerdir. halbuki bu tablo nisan ayında bile o kadar açık ve netti.
(#11621491)
(#11320604)
çok şaibeli ve muhalefet tarafından araştırılması gereken sonuçlardır. malumunuz dini çıkarlarına alet edenler oy da çalarlar. herşey beklenir bunlardan efenim. (bkz: akp li sandık görevlisinin izmir de mükerrer oy kullanma girişimi).
---alıntı---
oy verdiğim ilde 3 (yazıyla üç) oy almış parti. lan itoğluitler bunun il başkanı var, yardımcısı var, üyesi var... birini zaten ben verdim; hangi partiye oy veriyosunuz lan siz*
---alıntı--- *
demek ki bu ülkede "yoksul" yok,
demek ki bu ülkede "emekli" halinden memnun,
demek ki "işçi" bu ülkede halinden memnun,
demek ki "din sömürüsü" hala prim yapıyor,
demek ki ülkem esir alınmış.atatürk'ün kurduğu ülkemden eser kalmamış.eyvallah.
açıkçası beni şaşırtan seçim sonuçlarıdır. ben oyların biraz dağılacağını düşünüyordum tersi oldu oylar 4 grupta toplandı. insanların "iş yapana" ve "istikrar sağlayana" omuz verdiği seçimler oldu da denilebilir. en azından sokakta söylemler bu minvaldeydi.
memur olarak bulunduğum sandıktan çıkan oylarsa şöyle:
akp iktidarı 3. kez türkiye cumhuriyetinin başına geçti. aslında bu beklenen bir durumdu. bizi üzen hadise chp'nin oylarındaki artışın yeterli olmayışıydı. 2007 seçimlerine göre elbet artış olmuştur. lakin yüzde 25 bizlere yetmeyendir. mhp'de pek değişiklik olmasa da bağımsızlar azımsanmayacak kadar artmışlardır.
kılıçdaroğlu sandıkların yüzde 95'i açıldıktan sonra medyanın karşısına geçmişti. konuşmasında değindiği hususlar önemliydi. akp'yi tebrik etmeyi ihmal etmedi. bu sonuçların yeterli olmadığını "seçim varmış gibi çalışmalara devam edeceğiz." cümlesiyle belirtti. konuşması çok güzeldi lakin başbakanınkine oranla sönük kaldı. çünkü erdoğan balkona çıktığı andan itibaren çoşkuluydu. elbet çoşkulu olacaktı. her iki kişiden birinin akp'ye oy verdiği sonucuna ulaşıldı bu seçimlerde. ama yine kullandığı ses tonuyla etkileyiciydi. zaten erdoğan için bu hep bir artı puan oldu. genel olarak herkese teşekkür eden erdoğan türkiye dışında saydığı ülkelerle orta doğu'nun da lideri olacağım imajı verdi. zaten bu seçimlerde oylarının artması 2023 sözünü seçmeninden aldığının bir göstergesi değil midir? yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır dedi. işte bizleri korkutan da buydu. çünkü muhalifler cezaevinde, eşcinseller hasta olarak görülüyor, heykeller ucube, hopalılar eşkiya, sanatçılar müsfette...
anayasayı değiştireceklerini söyledi. şu an tek başına değiştirebilmesi için yeterli milletvekili çıkaramadığı görülüyor. ama bağımsızları yanına alırsa bunu yapabilir. erdoğan nabza göre şerbet vermeyi çok iyi bilir. tek umudumuz anayasayı istedikleri hala sokmamaları.
sonuç olarak 4 yıl daha bizlerle akp. 4 yıl daha iktidar sahibi. kim bilir daha neler değişecek bu 4 yılda, neler değiştirilecek? hepimiz bekleyip göreceğiz.
Akp nin %49 larda, Chp nin %25 lerde, Mhp nin %13 lerde, bagimsızlarınsa kalanını olusturarak tamamlanan seçim sonucu olmuştur.
Söylemek istediklerime geçersek, akşam -tam da oylarin sayılmaya başladığı saatlerdi- babannemle dedem bize geldiler, oy kullanmak için ta yazlıktan(izmir) buraya(ankara) gelmişlerdi. Bu arada babannem tip olarak şu kadının https://galeri.uludagsozluk.com/r/147559/+ kopyasıdır anlatacaklarımı daha iyi anlamanız için aradım taradım buldum internetten bi benzerini. neyse babannem dedi ki " amanııın yavuruuum egerin esmanın ki başa gelir de benimki gelemez ise yazlığa başım eğik gidecem,aman esmanın çenesi durmaz şimdi yavurum" dedi şakayla. ben de bildiğim halde sordum dedim ki "kimmiş babaanne seninki kime oy verdin?" o da cevap verdi, " ben mi yavuruum..been sarı ampüle oy verdim, parlaak ışşşııl ışşıl ampülüme verdim"...
bu akp ye oy vermiş olan seçmen profillerinden birisi.
babannem, dedem ve onlar gibileri neden akp ye oy veriyorlar? cevabı o kadar basit ki. işte istedikleri hastaneye gidiyorlar, duble yollardan yazlığa rahat rahat gidip geliyorlar, efendind soyleyim işte abdestli namazlı insanlar akp liler, ne güzel eşinin kızının başı örtülü. Kısacası onlar gibiler yani aynen vs vs...
("Senin oyunla benim oyum bir mi vesayet" diyen hadsiz, üniversiteli kadınlar derneği başkanı gibi olmak istemiyorum yanlış anlaşılmasın benim demek istediğim çok başka bir şey, bir realiteden bahsediyorum ben.) Babanneme dedeme desem ki bakın özgürlüklerimiz git gide kısıtlanıyor yapmayın etmeyin, ağzınıza çalınan şu bi parmak ballara kanmayın. Cocukları koruma yalanı adı altında sansür geliyor, sigara alkol alımı tüketimi yaşı 24 e çıktı yuh 30 olsaydı bari desem bana derler ki "e yavrum ne güzel işte içmeyin o pis şeyleri" ve bunu bi gram yobazlık içermeden söylerler ama yaşı daha genç olan akp seçmeni bunu sinsice destekler. Haa bu arada işin ilginci de ben alkol kullanmayı 1,5 sene önce bıraktım bazı nedenlerden ve sigarayı ağzıma koymam yani beni doğrudan olarak zerre kadar etkilemez yasağı serbesti ama bu benim alkol kullanıp kullanmamamla ilgili değil ki... Bu bi farkındalıkdır. Ne alaka lan diyebilmektir.
Ve gelelim beni şoka uğratan anneme. ikiside üniversite mezunu ve oradan sınıf arkadaşıdır. Annem çok modern bir kadındır, babam biraz serttir ama çocuklar duymasındaki haluk un bir kopyası gibidir zaman zaman. Anne tarafım, baba tarafımın tam tersine %95 oranda solcudur. chp lidir, yalnız ecevit döneminde dsp ye vermişlerdir. Hele rahmetli canımın içi anneannem bambaşka bir insandı. Hiç bir ibadetini aksatmaz, kuranını okur, ağzında hep bir dua, vatanını belki hepimizden daha derinden severdi, en önemlisi Atatürk e ve ilkelerine gönülden bağlıydı. Annem böyle bir aileden geldi. Konuşmalarımızda aile bireyleri olarak hepimiz rengimizi ortaya koymuştuk. Babam için akp den başka seçenek yoktu (babamın olayıysa babannemkilerden çok farklıydı. o, yalnızca silahlanma yaşına dair bile tek bir mantıklı açıklama beklediğimde cevap veremeyen hatta boyle bir seyden haberi dahi olmayan, ama başka sebeplerden akp ye oy veren kemik kitlelerdendir.) Babam anneme akp ye oy vermesi yönünde ricalarda bulunuyor, zaten siyasetten bi gram anlamayan ve çabucak kafası karışabilen annemin üzerinde bir etki yaratmaya çalışıyor. Annem babamın yanında yuvarlak konuşuyor-çünkü onu kırmak istemiyordu yani bunu duygusal moda çevirdiler- ama yalnızken chp diyordu kesin ve net bir şekilde. fakat son gece yatarken babam son kez bana sordu kime oy vericeksin kızım dedi. ben de babacım hala kararsızım ya chp ya mhp ama hangisine verirsem vereyim stratejik oy kullanacağım ve bildiğim bir şey varsa o da akp ye asla oy vermeyeceğimdir dedim. babam ısrarcı davrandı, saygı duyuyorum dedi ama ısrarından da vazgeçmedi en son "ölümü gör" dedi işte o zaman annemden de benden de bi "aaaa amaa sen de artık..." feryadı koptu. ben kendimi açıkladım, bunun kişisel olarak algılanmamasını rica ettim ve odama çekildim. muhtemelen o sırada babam annemi ergenekon falan diye razı etti ki annem akp ye oy vermiş.
ben se mhp de karar kılmıştım.
Eve geldiğimizde annem beni mutfağa sokup kapıyı kapattı, bana sarıldı ve dediki "dün seninle gurur duydum, kendin araştırıp bir düşünceye varmışsın ve bunu sonuna kadar savundun kimseyi kırmadan. ben senin kadar bilmiyorum kızım bazı şeylere aklım ermiyor. benim de gördüğüm, her hükümetle çalıştım, mhp baştayken dairede hep iş bilmez cahil adamları başa getirdi. chp desen bi başka alemdi. ama bu hükümet kadar işi hakkıyla yapanını görmedim dairede. hem saygılılar hem iyi yerlerde okumuşlar, mütevazılar. bilmiyorum ben bunlardan memnundum... ama biraz pişman oldum içim pek rahat değil. "
ne dicem bişey diyemedim. bu da bambaşka bi profil.
Akp nin başa geleceği zaten ayan beyan ortadaydı da %50 mi... bunu hiç beklemezdim hatta kendileri de beklemiyordu bence.
Kemel Kılıçdaroğlu nun konuşmasını ise beğendim, hazımsızlık yapmadı, kabullendi, başarılar diledi, pes etmemesi güzeldi ama keşke o ergenekoncuları şu durumda aday göstermeseydi mesela ben o yüzden son anda vazgeçtim onlara oy vermekten.
Recep Tayyip Erdoğan ın konuşmasıysa her zamanki gibiydi. her zamanki gibi herkesi kucakladı falan filan hep aynı naneler.
Sonsuza kadar seçilecek değiller elbette ama şu da bir gerçek ki, bu ülkede Atatürk ve inönü döneminden sonra her kesimdem oy alabilmeyi başarmış tek solcu Ecevit ti. Bu ülke genel olarak muhafazakar bir ülke ve genelde hep böyle partiler başa geldi. Bundan sonra da böyle olacak büyük ihtimal.
oof yazmaktan sıkıldım şimdilik burda bitireyim belki sonra edit büdüt yaparım.
kafamda soru işaretleri bırakmış seçimdir. sandık başındaki bazı tanıdıklar bisürü şeyler söylemiştir oy pusulasını yanında getirenler gibi. ayrıca nüfus oranlaması gibi hesaplar yapıldığındada abuk sonuclar cıkmaktadır.
beni her türlü ulusalcıdan korkutan seçim sonuçlarıdır.
akp'ye ve çizgisinde herhangi bir partiye oy vermeyen birisi olarak söylebilirim ki, akp halkınn tercihidir. ister beğenin, ister beğenmeyin. oturduğumuz yerden internette solculuk oynamak, milliyetçi olmak, atatürkçü gözükmek kolay. kaldı ki uygun gördüğünüz adaylardan birisi kendisi oy kullanmaktan aciz öbürü iki kelimeyi bir araya getirmekten. karnın toksa konuşmak kolay tabi. şimdi eksiye basın ve dağılın davos'a yerleşin.
silivri cezaevi'nden bile akp'nin lehine sonuclar cikmistir. erdogan'in iceri attirdigi adamlar bile erdogani seciyor. nasi bir ulkede yasioruz lan biz.
pkk'lıların meclise girmesiyle sonuçlanan, 30 senedir dağlarda çocuklarımızı öldüren katillerin milletvekili olup şehit ailelerine adeta küfür edercesine ülkenin siyasetinde önemli rol oynayacağı günlerin başlangıcıdır. akp kazanmıştır fakat istediğini alamamıştır, sandalye sayısı düşmüş ve yeni anayasa için avucunu yalamaktadır. mhp kayıpları oynamakta, chp ise eline gelen fırsatı bir güzel tepmiştir, yinede tarihinde alacağı en yüksek oy oranlarından birini almıştır. sonuç olarak 4 sene daha şifreli sınavlara, benzin zamlarına, basın yasaklarına ve gerici yobaz zihniyete yeniden merhaba.
